TC. kazdığı kuyuya düşecektir

Forum Haberleri —

Abdullah Öcalan

Abdullah Öcalan

  • Nerden bakılırsa bakılsın TC’nin Kürtler karşısında başarı şansı kalmamıştır. İmralı kapısını mutlaka açmak ve Önder Öcalan’la demokratik-barışçıl çözüme oturmak zorundadır.

ALİ AKTAŞ

Newroz arifesinde olduğumuz ve yerel seçimlere doğru gittiğimiz bir süreçte sömürgeci-faşist TC devleti büyük bir çıkmazı yaşıyor. Çok umut bağladığı ve ısrar ettiği savaşı kaybetmiştir. Ekonomik kriz derinleşti ve çözüm bulamıyor. ABD ve İngiltere’den getirdiği kadın ve erkekle finansta daha da battı. Euro ve Dolar habire yükseliyor. Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğini altını pisler gibi kabul etti. Karşılığında F-16’ların verileceği bile belirsiz. Gelse bile ağır şartlara bağlanacağı kesindir. Diplomaside de dibe vurmuştur. “Asla” dediği ülke ve devlet başkanlarının ayağına gidip el öptü, yani tükürdüğünü yalladı. Kasım ve Şubat’taki gerilla eylemleri sonrası artık psikolojik savaş ve propaganda şansını da kaybetti. Ekran karşısında elde çubukla pislik kokanlar da artık hiçbir enkazın üstünü örtemiyorlar. Gaz, petrol ve uzay müjdeleri ile yeni Osmanlı hedefleri de hayal oldu.

Hamas-İsrail savaşında en azından bir oyuncu olarak sahneye çıkmak istedi, ama ciddiye alıp masaya bile oturtmadılar. Şimdi de paralı askeri olduğu Abbasi merkezinde umut arıyor. Kendine bile hayrı olmayan Barzani ailesi ve tetikçi Huda-Par’la kuyudan çıkmaya çalışıyor. Oysa Barzani ve Huda-Par’ın ipi kuyudan su çekemeyecek kadar hurda olmuştur. Irak’a gelince, TC’nin işgal peşinde olduğu ve Kürtlerle boş bir savaşa itilmek istendiğini göremeyecek kadar akılsız değil. Devlet geleneği TC’den çok daha eski olan ve yine “Tork”, yani “çingene” dedikleri TC’nin baskısına Irak ve Arapların boyun eğmesi beklenemez.

Kurdistan özgürlük mücadelesi karşısında zayıfladıkça ve uluslararası alanda da yalnızlaştıkça başa-bela gibi oyun bozanlıkta ısrar edip hiç olmazsa günceli kurtarmaya çalışıyor. Kürt katili Fidan’ı kapı-kapı dolaştırarak Kürt soykırımı için destek arıyor. Türkiye’yi satışa çıkararak bunu sağlamaya çalışıyor. Fakat herkes biliyor ve görüyor ki, TC’nin kazanacağı bir savaş yoktur ve battıkça etrafına da zarar veriyor.

Newroz’a daha şimdiden milyonların katılacağı belli olan ve uluslararası alanda başlayan “Önder Öcalan’a Özgürlük ve Kürt sorununa çözüm“ hamlesinin boyutlanarak geliştiği bir süreçte TC bu “yeni” savaş naralarıyla neyin peşindedir? 27 Kasım’dan beridir TC cezaevlerinde başlayan ve kararlılıkla süren bir direniş ve yine dışarda “Barış Anneleri” öncülüğünde aynı kararlılıkla süren Nöbet eylemleri varken, Rojava güçlenerek direniyorken, Rojhilat’ta “Jin Jîyan Azadî” devrimi başlamışken, gerilla kendi tarihinin en güçlü eylemleriyle düşmanı darbelerken ve yine Başûr’da, Mêxmur, Şengal ve Kerkük’te TC amacına ulaşamamışken ve Avrupa’da da Köln eyleminde görüldüğü gibi yüzbinler ayaktayken, kısacası Önder Öcalan’ın İmralı’daki direnişi etrafında Kürtler ve dostları zafer hamlesini başlatmışken TC’nin bu yeni savaş naralarıyla kazanacağı yeni bir sömürgeci-faşist savaş var mıdır?

Kürtler ve dostları kendi tarihinin en güçlü baharını yaşıyorlar. Bu Newroz’la birlikte birlik, direniş ve özgürlük hamlelerini daha da güçlendirip sonuç alacaklardır. Öyle anlaşılıyor ki küresel çapta gelişen özgürlük hamlesine ulusal birliklerini yaratarak cevap vereceklerdir. Savaşta ısrar eden TC’nin büyük bir yenilgiyi yaşaması gerekir. Türk ve bölge halklarının demokratik bir yaşama kavuşması için de buna ihtiyaç vardır. Zira Newrozlar aynı yaman zalimlerin yenildiği gündür. Newroz’la başlayan özgürlük yürüyüşünün yine Newroz’la zafere ulaşacağı bir dönemdeyiz. Ulusal ve uluslararası alanda başlayan bu zafer hamlesinin önüne TC’nin savaşı yayarak-uzatarak geçmesi mümkün olmayacaktır. Bu, kendi kuyusunu veya mezarını kazmak olacaktır.

TC’nin küresel çapta başlayıp gelişen “Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm” kampanyası ile ve yine bu Newroz’la birlikte işaretleri verilen Kürt ulusal birliğinden oldukça korktuğu görülüyor. Böyle bir durumda Rojava statüsünün de resmileşeceği ihtimali büyüktür. Ayrıca Bakur’da da gerilla güçlerinin daha aktif olma ihtimali var. TC çeşitli ülkeler nezdinde yaptığı hummalı mekik dokumalarla tüm bu kuvvetle olası gelişmelerin önüne geçmek istiyor, fakat sonuç alamadığı açıktır. Dışarda bırakın yeni ittifaklara kavuşması, var olanları bile koruması zordur. Dolayısıyla nerden bakılırsa bakılsın TC’nin Kürtler karşısında başarı şansı kalmamıştır. İmralı kapısını mutlaka açmak ve Önder Öcalan’la demokratik-barışçıl çözüme oturmak zorundadır. Ulusal-bölgesel ve küresel nitelik kazanan bir önderliği tecritte ısrar ederse yenilgisini imzalamış olacaktır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.