17 ayda 93 tutsak katledildi

Abdulhalim Kırtay

Abdulhalim Kırtay

  • Türk cezaevlerinde son 17 ayda ölüme terk edilen 93 tutsak yaşamını yitirdi. İHD’nin ağır hasta tutsaklar listesinde yer alan ve 22 Mart'ta tahliye edilen 30 yıllık tutsak 75 yaşındaki Abdulhalim Kırtay, tahliye edilmesinden 51 gün sonra (12 Mayıs) tedavi gördüğü Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. 

AKP iktidarında, baskı, hak ihlalleri ve işkenceye varan sistematik uygulamalarla cezaevlerinde temel insan hakları askıya alındı. Özellikle hasta tutsakların tedavi ve tahliyelerinin engellenmesi, büyük yaşam hakkı ihlallerine neden oluyor. İnsan Hakları Derneği (İHD) verilerine göre; 2022'de 78, 2023'ün ilk 5 ayında ise 15 tutsak cezaevinde yaşamını yitirdi. Tutsaklar, sağlık hakkına erişemeyen ve Adli Tıp Kurumu'nun (ATK) verdiği tartışmalı kararlar nedeniyle ölüme terk edildi. Birçok tutsak da şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. İHD verilerine göre; halen 651'i ağır olmak üzere bin 517 hasta tutsak cezaevinde tutuluyor. Son olarak Bedlîs’te 2014'te yargılandığı dosyadan “Örgüt üyeliği” iddiasıyla 15 yıl hapis cezası verilen ve 9 yıldır da tutuklu bulunan 31 yaşındaki Behçet Kaplan, 15 Mayıs’ta tutulduğu Ahlat T Tipi Cezaevi’nde yaşamını yitirdi. 

İHD’nin ağır hasta tutsaklar listesinde yer alan ve 22 Mart'ta tahliye edilen 30 yıllık tutsak 75 yaşındaki Abdulhalim Kırtay da tüm çağrılara rağmen tahliye edilmedi. Cezaevinde sağlık durumu ağırlaşan Kırtay, cezasının bitimine iki aydan kısa bir süre kala 22 Mart’ta tahliye edildi. Tahliye edilmesinden 51 gün sonra ise (12 Mayıs) tedavi gördüğü Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitirdi. 

Zinarîn açlıktan öldü

Amed’in Farqîn (Silvan) ilçesinde yaşayan Kırtay, 1990’lı yıllarda hem devletin hem Hizbulkontra'nın hedefi haline geldi. Mücadelesinden vazgeçmeyen Kırtay ve oğlu hakkında yakalama kararı çıkarılmasıyla aile evi, üç ay boyunca askerlerce kuşatmaya alındı. Kırtay Ailesi'nin erzak almasının dahi engellenmesiyle evin en küçüğü Zinarîn, açlıktan yaşamını yitirdi. 

 

Abdulhalim Kırtay’ın kızı Herdem Merwanî

 

Kızının ardından tutuklandı

Kırtay’ın kızı Herdem Merwanî, henüz 13 yaşındayken 1992'de tanık ifadesine dayandırılarak gözaltına alındı ve üç aylık gözaltı sürecinden sonra tutuklandı; 13 yıl cezaevinde kaldı. Bir yıl sonra 14 Mayıs 1993’te ise Abdulhalim Kırtay gözaltına alındı. Kırtay’ın nerede olduğunu soran ailesine, uzun süre bilgi verilmedi. Yaklaşık 50 gün boyunca gözaltında tutulan Kırtay, aile ve avukatlarının ısrarlı arayışı sonucu gözaltında olduğu kabul edildi. Devlet Güvenlik Mahkemesi’nde (DGM) yargılanan Kırtay, “Devletin birliği ve bütünlüğünü bozmak” iddiasıyla 36 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bu süreçte Kırtay ailesinden ve akrabalarından 10 kişi, devlet güçleri ve Hizbulkontra tarafından farklı tarihlerde katledildi. 

30 yıl tutuklu kaldı

Kırtay, tutuklu kaldığı süre içinde Rize, Sêrt, Wan, Amed, Êlîh, Kırklareli, Yozgat, Dîlok, İzmir ve Balıkesir olmak üzere birçok kentteki cezaevlerine sürgün edildi. Sağlıklı girdiği cezaevinde 30 yılda birçok hastalığa yakalanan Kırtay, 2017'de Kırklareli Cezaevi’nden Burhaniye T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Tedavi edilmeyen Kırtay’ın durumu ağırlaştı ve tedavi için Şakran 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Burada da sağlık hakkı engellenen Kırtay, 9 Mart 2022’de ailesiyle yaptığı haftalık telefon görüşmesinde, “İki gündür hücredeyim. Çok hastayım. Bana çok baskı kuruyorlar. Bu hafta ölüm haberimi alabilirsiniz. Hazırlıklı olun” dedi. Tüm hastaneler “Cezaevinde kalamaz” raporu vermesine rağmen Kırtay, ATK’nin kararıyla tahliye edilmedi.

Tahliye edilmeyen Kırtay’ın sağlık durumu, zamanla hayatını tek başına idame edemeyecek noktaya geldi. Kırtay, cezasının yatarı olan 30 yılı tamamlamasına iki aydan kısa bir süre kala 22 Mart'ta bulunduğu Balıkesir Burhaniye T Tipi Cezaevi’nden tahliye edildi. Tahliye edilen Kırtay, 51 gün sonra tedavi gördüğü Diyarbakır Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.

Cezaevinde ölmesin diye

MA'ya konuşan Kırtay’ın kızı Herdem Merwanî, şunları paylaştı: "Babam çıktığı gibi hastaneye yatırıldı. Birkaç gün sonra akrabalarımızda kaldıktan sonra Amed’e geldi. Geldiğinde de ne ayakta durabiliyordu ne de konuşabiliyordu. Açık ve net bir şekilde cezaevinde ölmesin, gidip evinde ölsün diye bırakıldı.

Yine de pişmanlık dayatması

Tahliyesinden birkaç gün sonra kendine geldi ve bize neler olduğunu anlattı. Babamın durumu ağırlaşınca savcı ve müdür koğuşa geliyor. Babama pişmanlık dayatmasında bulunuyorlar. Babam kabul etmiyor. Savcıya ‘30 yıldır içerdeyim pişman olacak bir şey yapmadım. 2 ay kaldı tahliyeme. Tedaviyi de kabul etmiyorum, yatağımda öleceğim ama pişman olmayacağım’ diyor. Ona pişmanlık dayatılması çok ağrına gitmişti. Buna işkence ve zulüm desem yetersiz kalıyor. Tahliyesinden sonra hastaneye kaldırdık. Vücudunun tamamı iltihaplanmıştı. Babamın katili bizzat ATK’nin kendisidir.  ‘Devlete inat ellerinde ölmeyeceğim’ dedi, öyle de oldu.”

Kırtay'ın son sözleri

Merwanî, babasının yaşamını yitirmeden önce son sözlerini şu şekilde aktardı: “Ben hasta tutuklu olarak ne ilkim ne de son olacağım. Bugün binlerce hata tutuklu var. Bu tutuklulara yeterince sahiplenme olmadı. Siyaset yapmak istiyorsanız ve Kürtlerin yaşadığının farkına varmak istiyorsanız daha fazla hasta tutuklulara sahip çıkmanız gerekir.” AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.