Beni güzel hatırla

Hicri İZGÖREN yazdı —

  • “Eskiden bir şato bir soyu, bir aşk bir şövalyeyi, bir dava bir aileyi doyururmuş. / Şimdi bir soy bir konağı, bir şövalye bir aşkı, bir aile bir davayı besleyemiyor.”

“Eskiden bir şato bir soyu, bir aşk bir şövalyeyi, bir dava bir aileyi doyururmuş. / Şimdi bir soy bir konağı, bir şövalye bir aşkı, bir aile bir davayı besleyemiyor.”

***

“Saatin kendisi mekân, yürüyüşü zaman, ayarı insandır.” diyordu yazar. Tam da ordan bakmak gerekir belki. Ayar yani insan bozulunca mekan da zaman da bozuluyor.

İnsanın kendine ayar vermesinin bir yolu da sanattır. Şiddetin, kutuplaştırmanın, ötekileştirme ve nefret dilinin, sevgisizliğin her yanı çepe-çevre kuşattığı bir ortamda en iyisi sanatın iyileştirici yanına yaslanmak, şiir ve şarkıların onarıcı sesine kulak vermek gerek belki de.

Ardında nice güzel şiirler bırakan, usta şair Özdemir Asaf’ı tam da bugüne denk gelen ölüm yıldönümünde anmış olalım.

”Her insanın bir öyküsü vardır, ama her insanın bir şiiri yoktur" diyen Özdemir Asaf’ı 40 yıl önce- 28 Ocak 1981'de- yitirdi;

***

"Beni çağırmadınız kalktım ben geldim, / Uzaklardan size bir haber getirdim geldim. / Solarken suladığım, koparırken bağladığım, / Ölürken canlandığım sözler getirdim."

Özdemir Asaf, tüm yaşamı boyunca şiiri olan şeyleri sevdi... Bir süre hukuk, iktisat ve gazetecilik öğrenimi gördüyse de hepsini yarıda bıraktı. Okul-dışı, okulu olmayan, şiire gönül verdi... Şiir okul-dışıdır; öğretisi, örneği olmadığından. Yaşamdaki "Ne değildir"leri seçebilmek için okullarda "Nedir"ler okutulur ve öğretilir. Şiir ise yaşamdan bekler şairini” diyordu.

Genelde paylaşmayı sevse de yalnızlığını kimseyle paylaşmadı. Çünkü onun için, "Yalnızlık paylaşılmaz"dı. Bu izlek şiirinden hiç eksik olmadı:

"Yalnızlık / Müziğin bile seni dinlemesidir."

Özgün ve etkileyici bir dil kullandı. Çağıyla, toplumla ve kendiyle hesaplaşırken çoğu kez özdeyiş tadında insanı saran düşünceyle yoğrulmuş, kısa, az ve öz dizelerde yoğunlaştı. Bunu tercih edişinin ipuçlarını "Yuvarlağın Köşeleri" adlı yapıtındaki bir özdeyişte bulabiliriz;

"Eskiçağ bilgeleri / Neden mi daha az ve kısa konuşur ve söylerlerdi? / Daha çok şeyi daha çok kişiye iletmek için..."

"Çiçekleri Yemeyin" adlı kitabında dörtlüklere yöneldi. Duygunun azaldığı düşünce kefesinin ağır bastığı şiirlerinde yer yer düşüş gözlenir. Dil ile bir takım oyunlara girişir. Bu oyunda şiir tamamen bir özdeyişe dönüşebilir. Bu zaaflarına rağmen, onun şiiri, deyim yerindeyse nevi şahsına münhasır bir şiirdir. Kendisi de bu benzersizliğin farkındadır.

"Benden onlara benzer olmayı beklemeyin,/ Ve onları yineler olmayı beklemeyin / Herkes yeniliğine varır, kendi kalırsa, / Kimseden bana benzer olmayı beklemeyin."

***
   Behçet Necatigil 1960 yılında yaptığı bir değerlendirmede Asaf'ın şiiri için şunları söylüyordu; "Özdemir Asaf"ın şairdeki "ikinci kişi" problemini, ikinci kişiyle kendi arasındaki bağlantıları çeşitli yönlerden derinleştirdiği, yaşayışını dolduran davranışlarını soyutlaştırarak bir düşünme planına yükselttiği, bunu yaparken ayrı, özel bir dil kullandığı görülür."

"Bir kelimeye / Bin anlam yüklediğim zaman / Sana sesleneceğim."

Hayata bakışını, "Benden az bilenlerin önünde onların öğretmeni, bilginiyim. Konusunu iyice bildiklerini bildiklerim karşısında da uslu, suskun bir öğrenci, dikkatli bir dinleyiciyim." Derken hem özgüvenini hem de tevazu sahibi olduğunu dile getirir.

Özdemir Asaf, şiir üzerine yazdığı yazılarda da ilginç görüşler dile getirir;

"... Şairlerin güzeli ararken eriştikleri gerçekler, filozofların gerçeği aramak yolunda eriştikleri güzelliklerden çoktur ki, ne şairler gerçeği bulmak amacındadır ne de filozoflar güzel'i.

- Şiir, kendini çoğaltmak isteyenleri hiç affetmez.

- Şiir, yaratıcısına çırak yetiştirme izni bile vermemiştir.

- Şiir, birinin unuttuğunu öbürüne unutturmayan sözdür.”

“Beni güzel hatırla! / Farzet ki bir rüzgardım, esip geçtim hayatından. / Ya da bir yağmur, sel oldum sokağında. / Sonra toprak çekti suyu, kaybolup gittim.”

Şair gitti ama şiirleri kaldı.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.