Erkek şiir yazar, kadın başrolde oynar

Haberleri —

GÜLİSTAN AZAK / JİNNEWS/AMED

Nezahat Doğan’ın ”Demsalên Şikestî” ve ”Çîroka Emrê Min” isimli şiir kitaplarında, Kürt kadınlarının mücadele tarihine tanıklık ediliyor. Göçe zorlanan Kürt kadınlarının tüm duygularını, kendi deneyim ve hisleri ile sayfalara adeta nakşeden Doğan, kadının göç sırasında muhafaza ettiği ana dili ve kültürünün bugünkü Kürt edebiyatının en önemli faktörü olduğuna vurgu yaparak, şiir kitabındaki şu dizeleri paylaştı: ”Erkek şiir yazdığında şair olabilir. Fakat kadının zaten kendisi sanattır. Erkek şiir yazar, kadın ise başrolde oynar.”

Kitaplarında Kürt kadınının direnişini ve sanata olan bağlılığını konu aldığını vurgulayan Doğan, şiirlerinin kendi yaşamından izler barındırdığını söyledi. Yaşamı boyunca göçe bağlı zorluklar yaşadığını dile getiren Doğan, şiir yazmaya başlama sürecini ise şöyle anlattı: ”Mardin’in Nusaybin ilçesinde doğdum. Küçük yaşlarda evlendirildim ve Rojava’nın Qamişlo kentine yerleştim. 6 yıl Qamişlo’da kaldım ve henüz 22 yaşındayken Binxete’de yaşanan katliamda kızımı kaybettim. Yaşanan katliamdan ve kızımı bu katliam yüzünden kaybedişimden duyduğum derin üzüntü sonrası şiir yazmaya başladım. Yaşamım boyunca göçe ve göçe bağlı zorluklara maruz kaldım. Uzun bir süredir de İsviçre’de yaşıyorum.”

 Kürt kadının maruz kaldığı göç sırasında muhafaza ettiği ana dili ve kültürünün bugünkü Kürt edebiyatının en önemli faktörü olduğunun altını çizen Doğan, Kürt kadınının Kürt edebiyatının mimarı olduğunu kaydetti. Kadınların sanatla olan bağlılığının derin olduğuna vurgu yapan Doğan, şiirin kendisi için önemini ise, ”Şiir benim ruhumdur. Şiir maruz kaldığım tüm zorluklarımın tarihi belgesidir” sözleriyle anlattı.

paylaş

Haberler


   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.