‘Ez gulê nadim malê dinê Li ser gulê têm kuştinê’

Kürt halkı, şarkılarıyla gönüllere kurulan Mihemed Şêxo’yu 30 yıl önce kaybetti. Küçük yaşlarda başladığı müziğinde Kürdistan’a olan özlemini dile getirdi. Kürtçe şarkı söylediği için hayatının büyük bölümünü sürgünde geçirmek zorunda kaldı.
Öğrencilik yıllarında bağlama çalmayı öğrenen Mihemed Şêxo, o dönemde Kürt toplumu içerisinde günah olarak görülen kimi enstrümanların çalınmaması gibi bir tabuyu da büyük ölçüde kırar. Bu dönemde Qamişlo’da birçok müzisyenle tanışan Şêxo, bunlar içerisinden en çok Aramê Tîgran’dan etkilenir ve onun müzik ekolünü kendisine yol edinir.
1969 yılında sanatsal çalışmalarını genişletmek için Lübnan’a gitmeye karar verir. Beyrut’ta iki sene müzik dersi görür. Lübnan’daki çalışmaları ardından Irak’a geçen sanatçı, Bağdat’ta yayın yapan Bağdat Radyosu’nun Kürtçe bölümünde şarkılarını ‘Bısk’ı ile sunar.
İlk albüm ‘Ay Gewrê’
1972 yılında Rojava Kürdistan’ına dönen Şêxo, burada ‘Ay Gewrê’ isimli ilk albümünü çıkarır. Kısa sürede Rojava halkının büyük teveccühünü alır. Sanatında zirveye tırmanmasıyla rejimin baskısı da başlar. Gözaltılar, tutuklamalar ve baskılar alıp başını yürür. Fakat baskılar artık dayanılmaz olunca Güney Kürdistan’a geçmek zorunda kalır. Güney’e vardığında, sanatının namının kendisinden önce buraya vardığını görür.
İdamla yargılanır
O dönemde hemen hemen her Kürt yurtseverinin bir yüzünün dönük olduğu Peşmerge’ye katılır. Burada da sanatını icra eder. Zaten onun için mücadelesiz ve sanatsız bir hayat düşünülemezdi. Fakat peşmergenin yenilgisi ve çekilmesinden sonra, O da peşmergelerle birlikte Doğu Kürdistan’a çekilmek zorunda kalır. Orada da baskı ve sansür peşini bırakmaz. Bir parçasında ”Ey felek/ ji bo çi bextê me hoye/ Em bê dost û bê kesin” ifadesini kullandığı için soruşturma açılır. Tahran radyosunda eserlerinde, ‘Kürdistan’ geçen yerlerin ‘Gülistan’ olarak değiştirilmesi şartıyla yayınlanması teklif edilir fakat o bunu kabul etmez. İran İslam rejimine muhalefetten idamla yargılanır. Bunun üzerine 11 yıllık sürgünün ardından doğduğu yer olan Qamişlo’ya döner.
Müzik ile yurtseverliğini harmanladı
Kürt dengbêjlik geleneğinde çok özgün bir yere sahip olan Mihemed Şêxo, bir ağanın, beyin veya elit kesimin dengbêji olmadı. O, halkın, Kürt halk gerçekliğinin, Kürdistan’ın parçalanmışlığının acısının ve Kürt uluslaşmasının dengbêji oldu. Bütün parçalarındaki ‘gül’ imgesinde Kürdistan’ı nakşetmiştir. ‘Bülbül’ olarak da kendisini ve belki de yurtsever Kürt halkını resmetmiştir. Cegerxwîn’in ‘Ay lê gulê’ şiirini de bu duygularla besteler. Ve ”Ez gulê nadim malê dinê/ Li ser gulê têm kuştinê” derken gerçek sanatçı tavrını ortaya koymuştur. Kürdistan’ın o günkü durumu onun yüreğinde hep kapanmaz bir yara olarak kaldı.
Kürt müziğini aşiret övgüsünden kurtardı
Mihemed Şêxo, Kürt müziğinde şehirli geleneğin öncüsü olarak kabul edilir. Kendisinden önceki geleneksel damarla kendisinden sonraki günümüz müzisyenleri arasında önemli bir halka olmuştur. Cegerxwîn nasıl ki Kürt şiirini sofilikten kurtardıysa, Mihemed Şêxo da Kürt müziğini aşiret övgüsünden çıkartıp Kürtlere mal eder.
51 yıllık kısa ömrüne toplam 14 albüm ve 4 sürgün sığdıran Mihemed Şêxo, 9 Mart 1989’da Qamişlo’da yoksulluk içinde yaşama gözlerini yumdu. Cenazesinde yetmiş bin kişi toplanmış, halk ülkesi için büyük mücadele veren ozanını sahip çıkmıştı.
Qamişlo’da anma
Mihemed Şêxo Qamişlo’da vefatının 30. yıl dönümünde anıldı. Cizre Bölgesi Kültür Sanat Komitesi ve Cizre Bölgesi Sanatçılar Birliği tarafından düzenlenen etkinlik, sanatçının adını taşıyan Kültür Sanat Merkezi’nde yapıldı.
Anmada konuşan Cizre Bölgesi Kültür Sanat Komitesi Eşbaşkan Yardımcısı Ehmed Çetlî, “Onun vefatından 30 yıl geçti ama şarkıları ve bıraktığı eserlerle zihnimizde yaşıyor” dedi.
Sanatçının ailesi adına kanışma yapan Hecî Hemûd Şêxo, “Mihemed Şêxo dürüstlüğü ve ahlakıyla tanınırdı. Onun şarkılarında bu halk için dile getirdiği özlemler bugün birer birer gerçekleşiyor” diye konuştu.
QAMİSLO
