İmralı ve gençlik

Forum Haberleri —

PKK-Öcalan

PKK-Öcalan

  • Kurdistan gençliği İmralı karşısında duruşunu gözden geçirmek zorundadır. Unutmayalım, Apocular bir gençlik hareketi olarak Kurdistan’ı ayağa kaldırdılar ve tarihimizin en büyük örgütünü kurdular.

ZEKİ AKIL

Başta PKK’yi kuran Önder Apo olmak üzere ilk büyük şehidimiz Haki Karer ve ardıllarını büyük bir saygı ve minnetle anıyoruz.

PKK‘nin kuruluşu üzerinden kırk beş yıl geçti. Bu yıllar nefes nefese bir mücadele içinde geçti. On binlerce insan yaşamını feda etti. Milyonlarca insanın emeği, acısı, umudu bu hareketin kimliğini oluşturdu. PKK Kurdistan tarihinde birçok ilkin başlatıcısı oldu. İlk defa sosyalist düşünce ekseninde emekçilere, ezilenlere dayanan bir öncü oldu. İlk defa kırk beş yıl aralıksız direnen, yenilmeyen bir hareket oldu. Bilindiği gibi bütün Kurdistanlı hareketlerin direnmeleri, kalkışmaları genelde yerel kaldı ve kısa sürede bastırıldılar. PKK bu tarihi gidişe de bir müdahale oldu. PKK, Kurdistan’daki bütün halklardan, inançlardan ve bölgelerden insanları kendisine kattı ve yerelliği aştı. Sömürgecilerin çizdiği sınırları düşüncede ve giderek fiilen ortadan kaldırdı. Gerilla Kurdistan’ın dört parçasından gelen kadın-erkek gençlerin buluştuğu ulusal bir kurum oldu. Bu anlamıyla PKK ulus kuran bir hareket oldu.

Önder Apo 1970’li yıllarda arayış ve araştırmalarını ‘’Kurdistan sömürgedir’’ belirlemesiyle somutlaştırdı. Bu belirleme temelinde düşüncelerini paylaşma ve kadro oluşturma çalışmalarına başladı. Bu çalışmalar 27 Kasım 1978’de düzenlenen kongreyle PKK’nin kuruluşuyla yeni bir aşamaya geldi. Mücadeledeki ısrar, sınırsız bir adanma ve engel tanımama uçurumun, yok olmanın eşiğine gelmiş Kürt halkının kaderini değiştirdi. PKK aynı zamanda halkımızın ve bölgenin kaderini değiştiren bir hareket oldu. Bugün Ortadoğu’da ve dünyada oynadığı rol daha fazla görülüyor. DAİŞ, Ortadoğu’yu kasıp kavururken, dünya için bir tehlike haline gelirken önünde duran ve onu yenilgiye götüren güç PKK oldu. Bu konuda insanlığa yaptığı katkı paha biçilemez değerdedir. PKK karşıtları ve emperyalist güçler ne kadar geçiştirmeye ve gündemden çıkarmaya çalışsalar da bu gerçekleri gizleyemezler.

Ortadoğu kaynıyor, İsrail ve Filistin arasındaki çatışmalar büyük insani kayıplara ve yıkımlara yol açıyor. Milliyetçilik ve dine dayanan bağnazlıklar halkların sorunlarını çözmüyor, birbirinden daha fazla uzaklaştırıp çatışmaları derinleştiriyor. Bu sorunların barış ve demokratik yollarla çözülmesi için Önder Apo demokratik ulus projesini geliştirdi. Yüz yıldır Kürt sorunu ve 80 yıldır Filistin sorunu milliyetçilik ve ulus devlet zihniyetiyle çözülmedi. Buna karşı bütün dinlerin, kültürlerin, kimliklerin özgürce bir arada yaşayacağı demokratik ulus projesi ancak kalıcı çözümü getirir. Önderliğin belirlemelerinin ne kadar hayati olduğu şimdi daha iyi görülüyor.

Demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü sistem ancak insanlığın sorunlarına çözüm olabilir. Önder Apo bu konuları derinliğine analiz etti ve vardığı sonuçları kaleme alıp insanlığa sundu. Önder Apo’nun düşünceleri dünya halkları tarafından daha fazla kabul görüyor. Özellikle kadının toplumdaki yerinin özgürlüğün ölçüsü haline getirilmesi dünya sorunlarına yeni bir ufuk, yeni bir bakış getirdi.

PKK’nin en çarpıcı özelliği bir gençlik hareketi olarak örgütlenmeye başlamasıdır. Hiçbir hareketin devamı olmadı. Arkasında bir güç yoktu. Bir grup üniversiteli genç Önder Apo etrafında bir araya geldi ve bugün dünyanın en büyük ve en güçlü örgütlerinden birisi olan bir hareketin temelini attılar. Bu özelliğinden ötürü PKK özünde hep bir gençlik hareketi olarak kaldı. Binlerce genç hep gerillaya aktı, PKK’nin kadro kaynağı oldu. PKK olgunlaştı, büyüdü, büyük bir ideolojik ve siyasi birikim oldu ama hep genç kaldı.

Önder Apo şimdi İmralı’da ve dünyadan koparılmaya, tecrit altında tutulmaya çalışılıyor. Tecridi kırmak ve Önder Apo’yu özgürleştirmek için kesintisiz bir mücadele yürütülüyor. Önder Apo egemen güçler tarafından bir komployla İmralı’ya kapatıldı. Tutsaklığı 25 yılı aştı. Türk devleti onu İmralı’da çürütmek, unutturmak ve ortadan kaldırmak istiyor. Bu niyetlerini gizlemiyorlar.

Türkiye’de en son HEDEP’in çabasıyla Gemlik’e bir yürüyüş düzenlendi. Faşist Erdoğan rejiminin engel çıkaracağı ve baskıyı artıracağı biliniyordu. Buna karşın kararlı bir tutum sergilendi, belli düzeyde halkı katma çalışması yapıldı. Sonuçta faşist yönetim kendisine yaraşanı yaptı, yolları kesti, konvoyların şehirlerden çıkmasına izin vermedi.

Bu çalışmalarda gençlik öncü bir rol oynamadı. Ciddi bir eleştiriyi hak ediyorlar. HEDEP’li milletvekilleri ve yöneticileri sokaklara çıktığında binlerce genç öne çıksaydı polis engeli ve barikatlar aşılırdı. Bir grup parti yöneticisi ortada, yalnız başına kalırsa açık ki, polis engeli karşılarına çıkarılacaktır. Ama gençlik öncülüğünde binler meydanlara, sokaklara inerse polisi de barikatları da önüne katar. Büyük kitle gösterilerinde polisin engelleyici gücü kalmaz. Dar gruplarla eylemler sınırlı olursa açık ki, polisin müdahaleleri etkili olur.

Kurdistan gençliği İmralı karşısında duruşunu gözden geçirmek ve ona göre tutum almak zorundadır. Unutmayalım, Apocular bir gençlik hareketi olarak Kurdistan’ı ayağa kaldırdılar ve tarihimizin en büyük örgütünü kurdular.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.