Ortak ezgilerin dünyası: Yasak Serenat


İlhamını tarihler boyunca birçok topluluğa ev sahipliği yapmış Mezopotamya kültürlerinden ve Ermeni geleneğinden alan Yasak Serenat, korkuların ve yasakların hissedileni engellemediğine vurgu yapmak için bu adı almış. Yasak Serenat'ın solisti Mustafa İlhan, Mezopotamya'nın, sözleri tarihe, güftesi taşlara ait olan notasız bir şarkı olduğunu belirterek, bir zaman sonra bu tınıların ister istemez insanı bulduğunu ve etkisi altına aldığını söylüyor.
Mezopotamya'nın Ermeni ezgileri
Ortak ezgilerin Ermenice orijinini açığa çıkarma düşüncesinden hareketle Ermeni müziğini ve sanatkarlarını tanıtan çeşitli videolar oluşturulduğunu, videoların fotoğraf ve açıklayıcı bilgilerle desteklendiğini belirten İlhan, "Kimi zaman ud, duduk, gitar ve bağlama da videolara eşlik ediyor. Repertuar seçerken Kafkasya'dan daha çok Mezopotamya'daki Ermeni ezgilerine yer vermeye çalışıyorum" dedi.
'Yasaklar engel olamaz'
İsminin Yasak Serenat olmasının nedenini anlatan İlhan, "Serenat aşkın ilanının en melodik ve romantik halidir, kimse size aşık olduğunuzu söylemez, sadece yüreğiniz söyler. Bunu anlatmaktır dilinize düşen, bunu anlatmaya kilit vurmak hissedileni engellemez. Korkuların ve yasakların hissedileni engelleyemediğine vurgu yapmak istediğim için bu adı aldım" diye konuştu. Güneşin sofrasının lezzetlerinden birinin de ortak ezgiler olduğunu ifade eden İlhan, "Dili farklı olsa da aynı şarkıda ağlayabiliyor ya da gülebiliyoruz. İster Ermenice ister Kürtçe ya da başka bir dil olsun ezgiler yolunu bulup yüreğimize ulaşmayı çok iyi biliyor" dedi.
DİHA/AMED
