Pozantı mağduru T.T.: İntikam için gerilladayım


Gerilla İntikam Mamxorî, 1992 yılında Adana’da dünyaya gelmiş. Sadece üç yıl okul okuyabilmiş. Beş çocuklu aile aslen Şirnex-Bêşebab’ın Çığlı köyünden. Köyleri Türk devleti tarafından yakılınca bundan otuz yıl önce Adana’ya göç etmek zorunda kalmış.
Ajanlığı kabul etmeyince dayak yedi
İntikam, 2008 yılında Kürtler için “kara gün” olan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın uluslararası bir komplo sonucu Türkiye’ye teslim edilmesinin yıl dönümünde 15 Şubat’ı protesto eylemine katıldıktan sonra Türk polisleri tarafından gözaltına alınır. İntikam’ın hayat hikayesinde dönüm noktası olan o gözaltı onun için bir daha unutulmayacak sürecin başlangıcı olur. Bir arkadaşıyla birlikte gözaltına alınıp götürüldükleri Adana Terörle Mücadele Şubesi’nde polisler tarafından kendilerine yapılan ajanlık teklifi karşında İntikam da “ben namusumu, şerefimi çöpte bulmadım” diye cevap verince 5 polis tarafından kaba dayakla işkenceye maruz kalır.
Hakim karşısına çıkan İntikam, tutuklanır ve ilk olarak Kürkçüler Cezaevi’ne götürülür. Yaklaşık 30 kişilik bir çocuk grubu bir hafta Kürkçüler Cezaevi’nde kalırlar. Oraya bilinçli gönderildiklerini söyleyen gerilla İntikam, “Kürkçülere ilk gittiğimizde oradaki askerler halay çekerek bize doğru gelip ‘teröristler geldiler’ deyip tekme tokat dövdüler. Sonra bizi soydular, yere yatırdılar. Sonra bizi tek tek odaya alıp çırılçıplak soydular. Amaç onurumuzla oynamaktı.
Askerlerden geçtikten sonra gardiyanlara verdiler. Biz kendi kendimize ‘bunlardan kurtulduk’ dedik ama bu sefer gardiyanlar ellerinde hortumlar ve çek paslarla bizi bekliyorlardı. Hepimiz sıraya dizilmiştik ve sürekli olarak ellerimize ve ayaklarımıza vuruyorlardı. Öyle oldu ki ellerimiz ayaklarımız şişti ve ayakta kalamıyorduk. Uzun bir koridordu ve gelen giden bize vuruyordu. Sayımız kalabalıktı ve hepimiz de çocuktuk. Beş gün kaldık ve bu süre zarfında her gün işkenceye maruz kalıyorduk.”
Pozantı’da her gün işkence
Bir hafta sonrasında çocuklar Pozantı Cezaevi’ne götürülürler. Pozantı’ya gittiklerinde asker dayağı ardından da yine gardiyan dayağı ile karşılanırlar. Her bir çocuk artık koğuşuna sürünerek gider.
Sekiz ay geçen Pozantı sürecinde İntikam, 15 kişilik koğuşta 35 kişi kaldıklarını söylüyor. Sekiz ay boyunca geçen her gün işkence ile doludur. Koğuşlarda her suçtan insan vardır. Politik tutsaklar ile adli tutuklular iç içedir. Tabii adli tutuklular genelde yüz kızartıcı suçlardan alınmış kişilerdir ve bunların çoğu da çocuk yaşını aşmış yetişkin kişilerden oluşmaktadır. Politik tutsakların hepsi de Kürt çocuklarıdır. Gardiyanlar olmadığı zaman da adli tutuklular Kürt çocuklarına işkence yaparlar.
26 yıl ceza verirler
Sekiz ay sonrasında tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen İntikam’a devlet 26 yıl ceza verir. Hem tutukluluk süresinde yaşadıkları hem sonrasında yaşadıkları İntikam’ın psikolojisini olumsuz etkiler. Artık ailesinden bile kaçtığını söyleyen İntikam, “Dışarıda, mezarlıklarda, bahçelerde yatıyordum” diyor. Türk polisleri 2009 yılında İntikam’ı ‘eyleme katılmış‘ diyerek bu sefer evinde gözaltına alır. Yine Adana Emniyeti’ne götürülen İntikam, orada da iki gün boyunca işkence görür. Bu sefer de tutuklanan İntikam yine Kürkçüler Cezaevine götürülür. Kürkçüler Cezaevi’nde kendisini karşılayan başgardiyan üç yüz metrelik koridor boyunca İntikam’ın sırtına biner. Kürkçüler’den sonra yine Pozantı’ya götürülen İntikam 4 ay cezaevinde kalır. Bu dört ay da diğer tutukluluk süresinden farksız olmaz. Yine işkencelerle geçen bir süre olur.
KCK’den tutuklanır
Cezaevinde ikinci defa çıkan İntikam, Pozantı Cezaevi’nin gerçek yüzü basına yansıdıktan sonra Türk devleti 2012’de bu sefer “KCK davası” adıyla İntikam’ı gözaltına alır. Tekrardan Adana Cumhuriyet Savcılığına getirilen İntikam tekrardan tutuklanır. Tekrar girdiği Kürkçüler Cezaevi’nde İntikam’ı “itirafçılar” koğuşunda tutarlar. İntikam’ın yaşadıklarını öğrenen aile bu sefer durumu basına yansıtır. Altı ay cezaevinde kalan İntikam, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılır. Kısa bir süre sonra 7 yıl 8 ay verilen cezası kesinleşir. Yurt dışına çıkmaya karar veren İntikam’a “yurt dışına çıkış yasağı var” diyerek pasaport verilmez.
‘Bana yaşatılanların intikamını alacağım’
Artık Türkiye’de kalamayacağını gören İntikam, daha etkili mücadele yürütmek üzere gerilla saflarına katılmaya karar verir. 2012 sonbaharında gerilla saflarına ulaşan İntikam, “Bir taş attım diye başıma bu kadar şey gelmişti. Eğer kalsaydım onlarca yıl cezaevinde tutulacaktım. Karar verdim dağa çıktım. Adımı da İntikam koydum. Bu benim için anlamlıydı. Bugün buradayım bana yaşatılanların intikamını alacağım” diyor.
Pozantı Cezaevi ve diğer cezaevlerinde kalmış olan Kürt çocuklarının kendisi gibi gerilla sahasında mücadele etmesi gerektiğini ifade eden İntikam, “O yaşadıkları işkenceye ve zulme karşı taş atan her bir Kürt çocuğu gerillaya katılıp intikam almalı. Sadece Kürt çocukları da değil, bütün Kürtler artık Edî Bese diyelim. Ben bugün buradayım ve çok mutluyum. Kendimi sistemin o kirliliklerinden arındırıyorum” diye belirtiyor.
ANF/BEHDİNAN
