'Kitaptan propaganda' davasından vazgeçilmedi

 Delil Zengeralp ve Hakkı Boltan

Delil Zengeralp ve Hakkı Boltan

  • Aram Yayınevi sahibi Hakkı Boltan ve yayınevi çalışanı Delil Zengeralp hakkında yayın evinin çıkardığı iki kitapta "Örgüt propagandası yapıldığı" iddiasıyla açılan davanın duruşması ertelendi. 

Aram Yayınevi sahibi Hakkı Boltan ve yayınevi çalışanı Delil Zengeralp'ın, 30 Kasım-8 Aralık 2024 tarihlerinde Amed'de yapılan Mezopotamya Kitap Fuarı'nda el konulup toplatılan Mahmut Aba'nın, "Dildarê Serkeftinê" ile Hatip Dicle'nin "Efrin Direniş Günlüğü" isimli kitapları gerekçesiyle yargılandığı davanın ilk duruşması görüldü. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, "Örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla yargılanan Boltan ve Zengerlap ile avukatları Resul Tamur hazır bulundu. 

Söz konusu kitapların toplumsal olaylara duyarlılık temasına sahip olduğunu belirten Avukat Resul Tamur, Aram Yayınevi'nin çok fazla yabancı yazarların kitaplarının da bastığını belirtti. Yayınevinin bastığı kitapların sadece mahkemenin önüne getirilen iki kitaptan ibaret olmadığını vurgulayan Tamur, "Söz konusu kitaplar yayıncılık anlayışı içinde basılıyor. Kitabın basılıp, dağıtılması kadar normal bir şey yok. Kitaplar cezaevinde oluşturulduktan sonra ailesi aracılığıyla yayınevine ulaştırılıyor. Murat Aba, kitabında yaşadıkları şeylerden bahsediyor ve yayınlıyor aslında. Delil Zengeralp olay günü stantta görevliydi. Burada olmasının tek sebebi şu: Fuara gittiği gün standa giden polisler ifade vermelerini istiyor. Delil onlarla gidip ifade veriyor. Bir sonraki gün yine geliyorlar. Bu sefer Sevinç Aldar'ın ifadesini alıyorlar. Sevinç hakkında dava açıldı ve beraat kararı verildi" ifadelerini kullandı. 

Yasak kararı yok

Söz konusu kitapların yasa dışı basılmış ve satılmış gibi lanse edildiğini belirten Tamur, şunları söyledi: "Kitaplar basılırken kitapların künyesinde kitaba ilişkin tüm bilgiler bulunuyor. Matbaa her hafta kitapları ve yayınları bastıkları gün dağıtıma çıkarmadan önce birer örneğini cumhuriyet başsavcılığına teslim eder. Cumhuriyet başsavcılığına teslim edilmiş, ondan sonra satışa çıkarılmış. Söz konusu kitaplar, yayınlar bir muhakeme şartı getiriyor. Kitaplar basıldıktan sonra 6 ay içinde iddianamenin tanzimi şarttır. Söz konusu kitaplar açısından da muhakeme şartının sağlanmadığı açıktır. Kitapla alakalı her hangi bir yasak kararı da yok."

Tamur, müvekkilleri açısından suçun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığını belirterek, beraat talebinde bulundu. İddia makamının dosyadaki eksik hususların giderilmesi talebini kabul eden mahkeme, duruşmayı 27 Ocak 2026'ya erteledi. AMED

 

* * *

Hastane yerine cezaevi

Tarsus Kadın Cezaevi’nde tutulan 78 yaşındaki ağır hasta tutsak Bese Ecer'in hastane yerine cezaevinde tutularak ölüme terk edildi.

Tarsus Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutulan 78 yaşındaki ağır hasta tutsak Bese Ecer, ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma geldi. İleri derecede anemi, şeker, tansiyon ve kolesterol hastası olan Bese Ecer’in ayrıca mesanesinde tümör, beyninde pıhtı, omurilikte kırık, bel fıtığı ve rahim bölgesinde virütik bulguların bulunduğu öğrenildi. Kısmi felç geçiren ve ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda olan Bese Ecer, dört gün boyunca revirde bekletilerek, hastaneye sevk edilmedi. Bese Ecer’in durumuna ilişkin Tarsus Kampüs Cezaevi önünde açıklama yapan DEM Parti Mersin Milletvekili Ali Bozan, şunları söyledi: “Bese Anamız 78 yaşında. 9 gün yoğun bakımda, dört gün serviste kaldı. Kendi ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacağı bilinmesine rağmen cezaevine geri getirildi ve burada adeta ölüme terk edildi. 10 gündür bakanlık nezdinde girişimlerde bulunuyoruz. Avukatı da Diyarbakır’daki mahkemeye dilekçe verdi ama 10 gündür hala masada bekliyor. Bese Ecer’in tırnağına dahi zarar gelirse sorumlusu Adalet Bakanlığı, dilekçeyi bekleten mahkeme başkanı ve hastaneye sevkini engelleyen cezaevi idaresidir.” 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.