Bu iktidarı demokratikleşme projesi götürür

Forum Haberleri —

.

.

  • İktidar ekonomik sorunlardan dolayı da yıpranmıştır. Sadece buna dayanarak iktidarın gidici olduğunu söylemek yanlıştır. Bu iktidar esas olarak demokratik olmadığı için iktidardan gitmelidir.

DR. HAYRİ HAZARGÖL
Türkiye seçime doğru ilerliyor. Adil, eşit bir seçim olup olmayacağı yönünde kuşkular var. AKP-MHP ittifakına dayanan bir iktidar koşullarında adil ve eşit bir seçim olacağını beklemek kendini kandırmaktır. AKP-MHP kendilerinin iktidarlarını bir beka konusu olarak görüyorlar. Tüm diktatörler ve faşist iktidarlar böyle yaklaşır. Kendileri iktidardan düşerse her şeyin yitirileceğini düşünürler.

Bu nedenle sonuna kadar iktidarlarını bırakmazlar. İç savaşı göze alırlar ama iktidarı bırakmazlar. AKP-MHP de biz gidersek Türkiye yıkılır, bölünür diyorlar. Zaten şimdiden tüm muhalefeti ihanetle suçluyorlar. Böyle yaklaşanlar iktidarı kolay kolay bırakmazlar.

AKP-MHP ittifakı muhalif olanlara bir siyasi parti olarak bakmıyor. Düşman görüyor. Muhalefete mevcut söylemlerle hitap eden bir iktidarı seçimle yada normal yollardan düşürmek güçlü olmayı gerektirir. Örgütlü ve mücadeleci bir muhalefet olmayı gerektirir.

Yoksa halk bu iktidarı kabul etmiyor, ne yapsalar da paşa paşa gidecekler demek mevcut Türkiye siyasi gerçeğini anlamamak olur.
Türkiye’de siyasi güçlerin yanılgılı yaklaşımlarından biri de ekonomik sorunları çok öne çıkarmalarıdır. Tabi ki ekonomik sorunlar önemlidir. Halkın günlük yaşamını etkilemektedir. Ancak Türkiye gibi ülkelerde temel sorun olarak siyasi sorunları ve demokrasiyi yetersizliğini gerekir. Toplumsal ve siyasal sorunlara çözüm bulmadan Türkiye’de ne istikrar sağlanır ne de ekonomik sorunlar çözülür. Çünkü ekonomide demokrasi, yani eşitlik ve adalet olacaksa toplumsal ve siyasal yaşamın demokratik olması gerekir.

Türkiye’de doğru siyasal mücadele demokratikleşme mücadelesidir. Yoksa Türkiye onlarca yıl, hatta yüz yıldır yaşadığı sorunları yaşamaya devam eder.

Eğer bu seçimde demokrasi, özgürlük, adalet öne çıkarılmaz, sadece ekonomik sorunlarla bu iktidarı alaşağı etmek istenirse bu hem kolay olmaz, hem de doğru değildir. Demirel iktidarın yolu tencereden geçer demiş. Demokrasi ve özgürlük sorununun yakıcı olmadığı zamanda bu belirlemenin haklılık yanı vardır. Ancak şu anda Türkiye böyle bir Türkiye değildir. Esas olarak demokrasi, özgürlük ve adalet sorunları üzerinden bu iktidarı devirmek önemlidir. Ekonomik sorunlar ağırdır; halkın bu nedenle iktidara tepkisi vardır. İktidar bu ekonomik sorunlardan dolayı da yıpranmıştır. Sadece buna dayanarak iktidarın gidici olduğunu söylemek yanlıştır.

Bu iktidar esas olarak demokratik olmadığı için iktidardan gitmelidir. Bu iktidar Türkiye halklarına layık değildir. Türkiye halklarını bu otoriter iktidardan kurtarmak lazım. Faşist ve otoriter yönünü daha fazla gündemleştirip teşhir etmek lazım. Çünkü Türkiye halklarının onlarca yıldır demokratik Türkiye özlemi var. AKP bile halkın bu özlemine seslenerek iktidara geldi. Sadece ekonomik vaatlerle iktidara gelemezdi.

Adalet mülkün temelidir sözü anlamlıdır. Burada mülk devlettir, dolayısıyla iktidardır. AKP-MHP iktidarı şu anda temelsizdir. Yani adaletsizdir. Bu kadar adaletsiz olan bir iktidar zaten ayakta kalamaz, kalmamalıdır. Osmanlının kadıları bugünkü hakim ve savcılardan çok adilmiş. Padişahlar bile bugünkü Erdoğan gibi kadılara, adalet mekanizmasına bu kadar müdahale etmemiştir. Eğer padişahlar Erdoğan gibi adalet sistemine müdahale etseydi halk böyle bir padişaha mutlaka isyan ederdi. Kapitalist modernite ve onun ulus devlet sistemi adaleti bu hale getirmiştir.

Osmanlıda halk ‘paşa paşa zulmünü artır ki bir an önce yıkılasın’, dermiş. Tayyip Erdoğan tam da Osmanlı’da halkın söylediği düzeyde zulmü artırmıştır. Zulmü bu kadar artırması en başta da demokrasi ihtiyacını gösterir. Muhalif güçler halkın yoksullaşmasını da işlesinler ancak esas olarak da demokrasi, özgürlük, adalet sorunları öncelikli gündemde olmalıdır.

Sosyalist güçler de zaman zaman demokrasi ve özgürlükten çok ekonomik sorunlara ağırlık veriyorlar. Ekonomik sorunlar, sömürü, soygun ve yolsuzluk tabi ki halkı, emekçileri ilgilendirir. Önemli olan bunların nasıl ortadan kaldırılacağıdır. Yoksa sadece ekonomik sorunlardan ve sömürüden söz etmek mevcut iktidarı alaşağı etmede yetersiz kalır.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.