Devlet zorbalığına taviz vermiyor

  • Bir çocukları PKK’ye katılan ve diğer fertleri defalarca tutuklanan Kaçar Ailesi, HDP binası önünde oturmaya zorlanıyor. Devleti bile ve yaptıklarının farkında olan aile, baskı ve tahditlere boyun eğmiyor.

Türk İçişleri Bakanlığı tarafından “çocukları dağa kaçırıldığı” iddiasıyla Halkların Demokratik Partisi (HDP) Amed İl Örgütü binası önüne oturtulanların bekleyişi 3 Eylül 2019’dan bu yana sürüyor. Emniyet ve jandarma bünyesinde kurulan özel birimler ise çocukları PKK’ye katılan aileleri parti önünde bekletilen gruba dahil etmeye zorluyor. Söz konusu birimler, telefon üzerinden sık sık aradıkları aileleri karakollara çağırarak, parti binası önüne gitmeleri için tehdit ediyor. Siirt’te yaşayan ve bir çocukları 2009’da PKK’ye katılan Kaçar Ailesi de bu ailelerden birisi.

Yıllardır baskı, gözaltı ve tutuklamalarla karşı kaşıya kalan aile fertlerinden baba Agit Kaçar (59), siyasi gerekçelerle 2005’te tutuklandı ve 3 yıl Amed D Tipi Kapalı Cezaevi’nde kaldı. 2008’de bir kez daha tutuklanan Kaçar, oğlu Teyfik’le birlikte dört ay kaldıktan sonra tahliye oldu. Oğul Teyfik Kaçar ise bugüne kadar 10 kez tutuklandı ve 5 yılını cezaevinde geçirdi. Oğul Kaçar hakkında açılan davaların bazıları halen devam ediyor. Gözaltı ve tutuklamalardan nasibini alan ailenin bir başka ferdi ise Refik. “Örgüt üyesi” iddiasıyla tutuklanan Refik, 6 yıldır Elazığ 2 Nolu Kapalı Cezaevi’nde tutuluyor. Üç çocuk babası Kaçar, yıllardır devam eden baskıları ve HDP binası önüne gitmeleri için yapılan tehditleri, MA’ya anlattı. 

Evlerine 50’den fazla baskın

Devlet şiddetinin üzerlerinden hiç eksik olmadığını ve bugüne kadar evlerine 50’den fazla baskın düzenlendiğini aktaran Kaçar, her baskın sırasında kapılarının kırıldığını ve işkence gördüklerini söyledi. Buna rağmen PKK’ye katılan çocuklarının dönmesi için kendilerinin ikna edilmesini ”trajikomik bir durum” olduğunu kaydeden Kaçar, “Sürekli baskın yapılan evimizin kapıları halen kırık. Ama bize ‘kızınızı geri getirin, İl binası önüne gidin’ diyorlar” dedi. İlk olarak Siirt İl Jandarma Komutanlığı tarafından 2019’da kendilerinin arandığını aktaran Kaçar, ”Sonrasında her üç ayda bir bizi aradılar. ‘Gelin çayımızı için’ diye çağırdılar. Biz de işimizin olduğunu, gelemeyeceğimizi söyledik. 4. kez aradıklarında avukatımızla birlikte gelebileceğimizi söyledik. Bunu söyledikten sonra avukatsız gelmemizi istediler. Biz de gitmedik” diye konuştu.

 Biz gitmeyince onlar geldi

İl Jandarma Komutanlığı’nın en son iki ay önce kendilerini tekrardan aradığını ifade eden Kaçar, şunları söyledi: “Eşim telefona cevap verdi. Eşim onlara Türkçe bilmediğini söyleyince, bir akrabamız konuşmasını tercüme etmiş. Bu sefer eşimin gelmesini istediler. Eşim de gitmeyeceğini söylemiş. Bunun üzerine 3 kişilik bir ekip eve gelip, eşime kızının fotoğrafını gösterip onun getirilmesi için yardımcı olunmasını istemiş. Gabar’da olduğunu söylemişler. Eşim, onlara kızının nerede olduğunu bilmediğini ve yardımcı olamayacağını söylemiş. Ondan sonra gitmişler.”

Yine geldiler, yine kabul etmedik

Aynı ekibin 20 gün önce tekrar telefon açtığını aktaran Kaçar, “Yine çay içmem için beni karakola çağırdılar. Gelemeyeceğimi söyleyince, bu sefer bizim eve geldiler. Sivil giyimli 3 kişi geldi, biri kadındı. Geldiklerinde ‘Sen bize niye yardımcı olmuyorsun? Kızın uzun bir süredir burada. Senin ve eşinin fotoğraflarını çekip büyütelim. Gabar Dağı’na atalım belki kızın görür ve gelir’ dediler. Ben ve eşim dayatmalarını kabul etmedik. Sonra gittiler” dedi.

Operasyon bölgesine git, kızınla iletişime geç!

Aradan üç gün geçtikten sonra bu kez de Şırnak Jandarma Komutanlığı’nın kendilerini aradıklarını ve HDP binası önüne gitmeye zorlandıklarını kaydeden Kaçar, şöyle devam etti: “Onlara, oraya gidenlere para verilerek götürüldüğünü söyledim. Bina önüne giden birinin çocuğunun İstanbul’da inşaatta çalıştığı ortaya çıktı. Oraya gidenlerin çoğuna çocuklarının cenazesi verildi. ‘Beni oraya niye gönderiyorsunuz’ diye sordum. Bunu kabul etmeyince bu seferde operasyon bölgesine gidip kızım ile iletişime geçmemi istediler. Kendilerinin gidemediği, can güvenliğinin olmadığı yere beni göndermek istediler. Bu cinayettir.”

Kaçar, yaşananların hukuk dışı olduğunu vurgulayarak, bu durumun sona ermesini istedi. Kaçar, avukatları aracılığıyla kendilerini rahatsız edenler hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.  ŞIRNAK

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.