Göçmen, yoksul ve kadın

Kadın Haberleri —

Kamberiye Mahallesi

Kamberiye Mahallesi

  • Savaş ve ekonomik krizin ağır yüküyle mücadele etmek zorunda bırakılan kadınların hayatı çalışmak ve yorulmakla geçiyor. Çalıştığı sırada erkek tacizine maruz kaldığı ve devletin unuttuğu kadınlar, her şeye rağmen ayakta duruyor.

Savaşın, yıkımın, göçün ve ekonomik krizin yükü omuzlarına bırakılan kadınlar, yaşama tutunmak için bin bir zorlukla mücadele ediyor. Riha’nın Haliliye ilçesine bağlı tarihi Kamberiye Mahallesi'nde çoğunluğunun mülteci olduğu kadınların yaşadıkları derinleşen yoksulluğu göz önüne seriyor.

Menan Ugla

Hep çalıştı, yoruldu

Menan Ugla, 27 yaşında. Suriye’de krizin başladığı ilk yıllarda Halep’ten Riha’ya göç etti. 5 çocuk annesi ve hem evin hem de çocukların sorumluluklarını sırtlanmak zorunda bırakıldı. MA’dan Ceylan Şahinli’ye her sabah saat 09:00’da çekçeğini alarak akşam geç saatlerine kadar çalıştığını belirten Menan Ugla, hayatının “çalışmak” ve “yorulmak” ile geçtiğini söyledi.

“Dışarıda çalıştığım zamanda büyük kızım (9 yaşında) eve ve çocuklara bakıyor. Sadece bir yardım vakfından para alıyoruz. Ancak bu para elektrik ve su faturalarına dahi yetmiyor. Ayı bakkaldan veresiye bir şeyler alarak geçirmeye çalışıyoruz. 3 senedir küçük çocuğumu da yanıma alarak çekçek işi yapıyoruz. Zaten iş zorlu, bir de her gün sokaklarda erkeklerin tacizlerine maruz kalıyoruz.”

 Aliye Ali Şexo 

DAİŞ, 3 kardeşini katletti

 Aliye Ali Şexo de Menan gibi savaştan dolayı topraklarını terk etmek zorunda kaldı. DAİŞ’in Kuzey ve Doğu Suriye’nin Reqa şehrine yönelik saldırısında 3 kardeşini ve birçok yakınını kaybetti. Bunun üzerine Riha’ya göç etti ve şu anda Kamberiye Mahallesi’nde yaşadığı 2 odalı bir evde yaşıyor.

Devlet beni 9 yıldır unuttu!

Geçirdiği hastalıklar nedeniyle yataktan dahi kalmayan Aliye Ali Şexo, “Reqa’da kimsemiz kalmadı. Bir oğlum yurtdışında, onun gönderdiği para ve bir vakfın arada yaptığı yardımla ayakta kalabiliyoruz. 9 senedir buradayım, devletten bir koli yardım bile almadım. Tek başıma yaşıyordum, ayağımdan ameliyat olduğum için kızım gelip yanımda kalıyor. Her hastaneye gidiş, gelişim bir eziyet. Komşularımın yardımıyla hastaneye gidebiliyorum. Kalp, tansiyon ve şeker gibi bir sürü hastalığım mevcut. Son 15 gündür de ilaç alamadım. İlaç desteğimiz sadece 150 TL” dedi.

Hatice Gülmen Ertaş

Soframda her şey eksildi

56 yaşındaki Hatice Gülmen Ertaş, çeşitli hastalıkları ve yaşı sebebiyle çalışamıyor. İki kişi yaşadıkları derme çatma evlerinde eşinin emekli maaşıyla geçiniyor, özellikle son 10 yılda ciddi bir yoksullaşma yaşandığını dile getirdi. Bacası kırık sobalı bir evde kaldıklarını ve başka eve taşınma imkanlarının olmadığını belirten Ertaş, geliniyle görüşmek dışında sosyal bir yaşantısının olmadığına dikkat çekti.

Emekli maaşıyla ancak faturaları ödeyebildiklerini, alışveriş dahi yapmakta zorlandıklarının altını çizen Ertaş, “Bazen zamlar sebebiyle bir hafta boyunca hiç alışveriş yapmadığımız oluyor. Soframda her şey eksildi. Eskiden et yerdik, şimdi peynir bile alamıyoruz” şeklinde konuştu. RIHA

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.