KDP hariç herkes işgale karşı

• CÎK Başkanı Hafız Ahmet Turhallı, Güney Kürdistan’da KDP hariç Goran, Komünist ve Zahmetkêşan partileri başta olmak üzere çok sayıda siyasi hareket ile halkın Türk işgaline karşı olduğunu söyledi. 

MURAT MANG

“Kürdistan’ı Savunmak İçin Barış Heyeti”, Türk devletinin işgal saldırılarının durdurulması için 6 Haziran’da Almanya’dan Güney Kürdistan’a giderek bir hafta boyunca temaslarda bulundu. 7 kişilik heyet içerisinde yer alan Kürdistan İslam Toplumu (CÎK) Başkanı Hafız Ahmet Turhallı ve gazeteci Yılmaz Pêşkevin Kaba ile görüşmelerine dair detayları gazetemize anlattı. Süleymani’ye giderek hızla görüşmelere başladıklarını belirten CÎK Başkanı Hafız Ahmet Turhallı, Kürdistan Demokrasi ve Özgürlükler Partisi, Kürdistan Komünist Partisi, Zahmetkêşan Partisi, Yekgirtu İslami, Komala İslami, parlamentoda grupları bulunan Goran, KDP ve YNK yetkilileri gibi birçok çevreyle görüşme yaparak Türk devletinin işgal saldırılarına karşı tutumlarını sorduklarını aktardı. Goran’ın işgale karşı olduğunu, YNK’nin net bir tutum sergilemediğini belirten Turhallı, KDP’nin ise Türk işgali nedeniyle PKK’yi suçladığını vurguladı. 

Irak hava sahasını kapamalı

Turhallı, işgale karşı çıkan Komünist Parti yetkililerinin de “Güney Kürdistan federal bir devlettir ve Irak’a bağlıdır. Bu nedenle asıl olarak Bağdat üzerinde baskı oluşturulmalı. Irak işgal saldırılarına karşı savunma yapmalı ve hava sahasını kapatmalı” dediğini aktardı.

Hükümeti 3-5 kişi yönetiyor

Turhallı, Zahmetkêşan Partisi yetkililerinin ise “Federal hükümet Talabani ve Barzani ailesinin tahakkümü altında. Parlamentoda diğerlerinin gücü yok, Talabani ve Barzani ailesinden üç-beş kişi yönetiyor” dediklerini söyledi.

KDP ve YNK yanaşmıyor 

CÎK Başkanı, işgale karşı birlikte hareket etme çağrısında bulundukları partilerin tutumlarına dair ise şunları söyledi: “Goran ile diğer partiler birlikte eylemler ve açıklamalar yapmaya sıcak bakıyor. Fakat YNK ile KDP gibi büyük partiler buna sıcak bakmıyor ve kesinlikle yanaşmıyorlar. Durumdan iki parti de rahatsız değil. Bireyler bazından rahatsızlıklar var ama genel bir rahatsızlık yok.”

HDP’lilere ajanlık dayatılıyor

HDP temsilciliğiyle de görüştüklerini ve buradaki siyasetçilerin ciddi baskı altında oldukları bilgisini kendisiyle paylaştıklarını ifade eden Turhallı, “Çalışanlar asayiş tarafından sorgulanıyor, ajanlık dayatması yapılıyor, Türkiye’ye gönderilmekle tehdit ediliyorlar” dedi. 

BM’nin işi değilmiş

Turhallı, “Neden Türk devletinin işgal saldırılarına ve kimyasal kullanımına karşı sessizsiniz” sorusunu yönelttikleri BM yetkilisinden ise “Biz tespitlerimizi merkeze rapor ediyoruz, onlar gerekirse tavır geliştirir. Bizim işimiz değil” yanıtını aldıklarını ifade etti. 

Aydınların tutumu net

Son gün ise Süleymaniye’de 100 kişilik aydın grubu ile bir araya geldiklerini aktaran Turhallı, “Aydınların tutumu net. İran ve Türkiye’nin planlarını anlamış durumdalar. Bir şeyler yapılması gerektiğini düşüncesindeler” dedi.

Barış sudan daha mühim 

Gazeteci Yılmaz Pêşkevin Kaba ise görüştüklerin kimi parti temsilcilerinin kendilerine “Barış bizim için ekmek ve sudan daha önemli” dediklerini paylaştı. 

Güney halkının işgale ve KDP’nin ortaklığına tepkili olduğunu belirten Kaba, “Güney’de korku atmosferi hissediliyor. Ama bu rağmen işgal saldırılarına tepki de var. Gözaltı ve baskılara rağmen işgale karşı tepki gösteriliyor ve eylem yapılıyor” diye konuştu.

Zaman sınırından kaynaklı Şengal’e gidemediklerini belirten Kaba, “Heyet olarak temaslarımıza dair görüşlerimizi raporlaştıracağız ve kamuoyuna açıklayacağız” dedi.