Planlı kontra saldırısı

Mêrdîn’de katledilen 5 kişi

Mêrdîn’de katledilen 5 kişi

  • HPG, Mêrdîn’de katledilen 5 kişinin, Türk devletinin hedefinde bulunan Rêkanî aşiretinin mensubu yurtseverler olduğuna dikkat çekerek, Kürtleri sindirme planı çerçevesinde planlı bir kontra saldırısı olabileceğini vurguladı.

Mêrdîn’de 5 kişinin katledildiği saldırıya dair gözaltına alınan şüphelilerden A.K., saldırıyı kendilerinin gerçekleştirdiğini söylese de tetiği çektiği iddia edilen ve katledilenlerin ikamet ettiği Dihok’taki sitede çalıştığı tespit edilen kişi, saldırıyla alakası olmadığını belirtti. HPG BİM ise katledilenlerin mensubu olduğu aşirete işaret ederek, planlı bir Türk kontra saldırısı ihtimalinin altını çizdi. 

Mêrdîn’de Nisêbîn (Nusaybin) ve Qoser (Kızıltepe) ilçeleri arasındaki Qesra Serçixan (Durakbaşı) mevkiinde 19 Ocak günü gece 00.30 civarında Irak plakalı bir araca gerçekleştirilen saldırıda başlarına aldıkları kurşunlarla Federe Kurdistan nüfusuna kayıtlı Hindirin Abdullah Salih (39), Wahida Haydar Casim (63), Abdullah Saleh Mustafa (69), Çimen Şahin Halid (75) ve Ahmed Celaleddin İbrahim (45) yaşamını yitirdi. Saldırının ardından başlatılan soruşturma kapsamında 6 kişi gözaltına alınırken, ifadeleri alınan A.Y. ile Z.K. işlemlerinin ardından olayla ilişkileri olmadığı gerekçesiyle Jandarma karakolundan serbest bırakıldı. 4 kişinin ise ifade işlemleri tamamlanarak, savcılık sorgusu için Mardin Adliyesi’ne sevk edilmeleri bekleniyordu. 

Soygun amacının belirtisi yok

Saldırganların amacının her ne kadar “soygun” olduğu bizzat Mardin Cumhuriyet Savcısı Ekrem Yıldız tarafından dile getirilse de amaçlanının bu olduğuna dair bir ize rastlanmadı. Nitekim saldırının ardından araçtan değerli eşyaların alınmamış olması ve katledilenlerin valizlerine dahi dokunulmamış olması saldırının farklı bir amaçla mı yapıldığı yönünde soru işaretlerine sebep oldu. 

MA ifadelere ulaştı

MA'dan Ahmet Kanbal, şüpheli olarak gözaltına alınanların ifadelerine ulaştı. Gözaltına alınanlardan sadece bir tanesi saldırıyı kendilerinin yaptığını kabul ederken, tetiği çeken kişi olduğu belirtilen isim de saldırıyla alakaları olmadığını dile getirdi. MA’nın ulaştığı şüphelilerin ifadelerine göre; gözaltına alınan Ö.M. olay saatinde evinde olduğunu ve uyuduğunu dile getirdi. Sabah saat 04.00 sıralarında babasının kendisini aradığını ve “Oğlum seni Jandarma arıyor” dediğini dile getiren Ö.M., bunun üzerine kendisinin jandarmayı arayarak, neden kendisini aradıklarını söylediğini belirtti. Jandarmanın istemesi üzerine konum gönderdiğini kaydeden Ö.M., ardından jandarmaların bulunduğu yere gelerek kendisini gözaltına aldıklarını anlattı. 

Şüpheli olarak gözaltına alınan, daha sonra serbest bırakılan A.Y. de, ifadesinde olayla alakası olmadığını, aracın kendisine ait olduğunu, ancak bir süre önce kardeşine verdiğini, kardeşinin de tanımadığı kişilere kiraya verdiğini söyledi. 

Dosyada “asıl şüpheliler” olarak gözaltına alınan F.A ile A.K.’nin beyanları da bir biriyle örtüşmedi. Beyanlara göre; saldırıda kullanıldığı iddia edilen aracı olay gecesi A.K. kullandı. 5 kişiyi öldüren tetiği çeken ismin ise F.A. olduğu üzerinde duruldu. 

A.K: F.A. planladı

Şüpheli A.K. ifadesinde, saldırıyı F.A. ile birlikte kendisinin gerçekleştirdikleri yönünde beyan verirken, saldırıyı F.A.’nın planladığını öne sürdü. A.K. ifadesinde “F.A., ‘sana olan borcumu ödeyeceğim. Sen bir şeye karışma, sadece yanımda bulun’ dedi. Birlikte Aydınlar Tesislerinin olduğu yere doğru gittik. Kendisi Irak’ta çalıştığı için Irak’tan gelen lüks araçtaki şahısların paralı geldiğini, Aydınlar Tesislerinde bekleyeceklerini, gelen lüks arabaları takip edeceklerini, araçlar Aydınlar Tesislerinden ayrıldığında, araçları takip edeceklerini, şahısların üzerinde bulunan paraları alıp, kaçacaklarını söyledi” dedi. Ardından kendilerinin tesiste beklediğini ve siyah cipin tesisten çıkmasının ardından takip ettiklerini söyleyen A.K., yerleşim yerinin olmadığı bir yere vardıklarında araca yanaştıklarını anlatarak, “F.A. camı açarak ‘lastiğin patlamış’ diye bağırdı. Şahıslar bunun üzerine durdular. F.A. üzerinde bulunan silahla siyah cipe gitti. Ben F.A.’ya ilk silahı verdiğimde silahı tam dolduruşa getirmişti. F.A., araçtan inip, siyah cipin yanına gittikten sonra silah sesleri geldi. Önce iki el silah sesi duydum, daha sonra çığlık sesleri geldi” ifadelerini kullandı. 

Kendisinin araçtaki kadınları hiç görmediğini, sadece öldürülen iki erkeği gördüğünü belirten A.K., ifadesinin devamında erkeklerden birinin bedenini yol kenarına çektiğini belirterek, ardından olay yerinden uzaklaştıklarını söyledi. Araçtan sadece küçük bir çanta ve elbise aldıklarını ifadesinde belirten A.K., çantada para olmadığını dile getirdi. Önce Qoser (Kızıltepe) ardından Artuklu ve Mîdyad ilçelerine gittiklerini, oradan da Nisêbîn’e geçtiklerini dile getiren A.K., “Benim gasp yapmak, adam öldürmek gibi bir niyetim yoktu” savunması yaptı. 

Dihok'taki sitede görevli

A.K.’nin ifadesine rağmen F.A., olayla alakası olmadığı yönünde ifade verdi. Öldürülenlerin yaşadığı Dihok’ta yine öldürülenlerin ikamet ettiği Avru City isimli bir sitede çalıştığı ortaya çıkan F.A., tesislere şanzıman ısınmasından kaynaklı girdiklerini, tesislere girip çıkan araçların dikkatini çekmediğini söyledi. Araçlarıyla önce Qoser, ardından Artuklu ve Midyat ilçelerine giderek, Beyazsu üzerinden Nisêbîn’e döndüklerini anlatan F.A., saldırıyla ilgisi olmadığını belirtti.

F.A., sorgusunda “Öldürülen Irak uyruklu Dihok şehrinde yaşayan şahıslar sizin çalıştığınız özel sitenin içinde ikamet ediyorlar, bu şahısları tanıyor musunuz” sorusuna, “Ben ölen şahısları tanımıyorum, kim olduklarını da bilmiyorum. Benim çalıştığım özel sitede ikamet edip, etmediklerini de bilmiyorum. Bu sitede 4 bin 500 daire vardır. Benim meydana gelen öldürme olayıyla ilgili bir alakam yoktur” cevabını verdi. 

HPG BİM'in açıklaması

HPG Basın İrtibat Merkezi (BİM) ise dünkü açıklamasına başka bir noktaya dikkat çekti. BİM'in açıklaması şöyle: "19 Ocak gecesi Başûrê Kurdistanlı 5 yurttaşımız Mêrdîn’de hunharca katledildi. Öncelikle fertlerini yitiren ailelere, Rêkanîlilere ve tüm Kurdistan halkına başsağlığı diliyoruz. Hedeflenen insanlarımız Rêkanî aşiretine mensup, ülkesine bağlı yurtsever insanlar olup bulundukları köy ve bölgeler birçok sefer Türk devleti tarafından hedeflenmiş, bu saldırılarda birçok şehit vermişlerdir. Bu insanlarımız Türk devletinin hedefinde olduğu için Mêrdîn’de gerçekleşen son olayın karanlık bir olay olduğu görülmektedir. Türk devletinin bu olayı sıradan adli bir vakaymış gibi göstermeye çalışıp, savcılık eliyle gizlilik kararı getirmesi dikkat çekicidir. Bu yüzden gerçekleştirilen vahşi katliamın Kürtleri sindirme planı çerçevesinde yapılan planlı bir kontra saldırısı olabileceği ihtimalini güçlendirmektedir. Halk Savunma Güçleri olarak bu olayın takipçisi olacağımızı ve hesabını soracağımızı belirtiyor, tekrardan yurtsever halkımıza başsağlığı diliyoruz.”  MARDİN

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.