Silaha değil halka yatırım

•  Almanya’da son aylarda alım gücünün düştüğüne dikkat çeken Berlinli esnaf Raşit Düzgün, “Devlet 100 milyon euroluk silah yatırımı yapmak yerine halka yardım etmeli” dedi.

 

HAKAN TÜRKMEN/BERLİN

Almanya’da enerji fiyatlarındaki artışın etkisiyle Haziran’da yüzde 7,6 olan enflasyon, Temmuz’da yüzde 7,5 olarak ölçüldü. Böylece ülkede enflasyon, son yılların en yüksek seviyesinde kalmaya devam etti. 

Yüksek enflasyon etkiliyor

Enflasyonun yükselmesi ülkede hayat pahalılığına yol açıyor. Zamlanan fiyatlarlar da vatandaşların geçimini zorlaştırıyor. Başkent Berlin’deki esnaflarla enflasyonun artışından nasıl etkilendiklerini konuştuk. 

Alım gücü sürekli düşüyor

Esnaflardan Raşit Düzgün, 1997’den beri Almanya’da yaşıyor, 16 yıldır gıda sektöründe ve bir market işletiyor. Son zamlarla Almanya’da alım gücünün sürekli düştüğünü belirten Düzgün “Özellikle son 1 yıldır hemen her gün fiyat değiştiriyoruz. Gelen her faturada fiyat değişiklikleri ile karşılaşıyoruz” dedi. 

Sıvı yağ 5 euroya çıktı

“Mazot fiyatlarının yükselmesi ile taşımacılık ücretleri de yükseldi ama bu yükselişi işçilere yansıtamıyoruz” diyen Düzgün yaşadıklarını şu şekilde anlattı: “Gelen tüketiciler de bu fiyat değişikliklerinden ve zamlardan şikayet ediyorlar. Mesela 1 euroya aldıkları sıvı yağ şimdi 5 euro. Bu yükseliş ile birlikte bizlerin de tüketicilerin de alım gücü düştü.”

Teşvik planları artmalı

Düzgün, Alman hükümetinin bu gidişata karşı vatandaşı esas alan bir ekonomi politikası yürütmesi gerektiğine vurgu yaparak, “Sosyal devlet olarak Almanya, alım gücündeki düşüşü durduramazsa halk açlık sınırına gelebilir. Almanya devleti 100 milyon euroluk silah yatırımı yapmak yerine, teşvik planları açıklayarak, alım gücünü yükseltebilir. Savaşa veya savunmaya daha fazla harcama yapmak, demokratik ve sosyal devlet anlayışına ters düşüyor.”

İnsanlar kuaföre gidemiyor

Recep Çanak ise 2017’de politik nedenlerden dolayı Amed’den Almanya’ya sürgün gelmiş, kuaförde çalışıyor. Her şeyin pahalandığını belirten Çanak, “Ayda 2 defa kuaföre gelen müşterilerimiz daha az gelmeye başladı. Bu politikalar ile mağdur olan, çalışan ve ezilen halktır” diyor. 

Kazancımız eriyor

Berlin’de büfe işleten Mehmet Kar da fiyatların artmasıyla alım gücünün düştüğünün altını çizerek, “Aldığımız ürünlere neredeyse yüzde 30 zam geldi. Fiyatları yükseltmemeye çalışıyoruz ama kazancımız düşüyor” dedi.

Et almak artık lüks oldu

Haydar Temel ise 2005 yılından itibaren Almanya’da kasap olarak çalışıyor. Gıda ürünlerine yapılan zamlara dikkat çeken Temel, “Et fiyatlarında da yükseliş oldu. Ben bu yükselişin salgın veya savaştan kaynaklandığını düşünmüyorum, devlet politikası olarak ele alıyorum. Mesela geçen sene salgından dolayı yardım dağıtıldı ama aynı zamanda trafik cezaları da yükseltildi. Ancak buna karşın maaşlar aynı kaldı ve her şeyin fiyatı ikiye katlandı. Geçen sene 3.500 euroya aldığımız bir ton etin fiyatı şimdi 6.500 euro oldu. Et almak da artık lüks oldu” sözleriyle duruma tepki gösterdi.