Sinan’ın yoldaşı olmanın onuruyla dövüşeceğiz

Forum Haberleri —

Dalokay Şanlı (Sinan Dersim)

Dalokay Şanlı (Sinan Dersim)

  • Sinan Dersim yoldaş, devrimci, komünist parti ve örgütlerle ilişkilerde ciddi, saygılı, içten ve eleştireldi. “Parti çıkarı” adı altındaki ideolojik bozulmalara asla izin vermeyendi. Birleşik Devrim Hareketi’mizin ruhuna, amacına sımsıkı bağlı kaldı.

FERZAD CAN*

“Ölüm nereden ve ne zaman gelirse gelsin. Savaş sloganlarımız kulaktan kulağa yayılacaksa, ve başkaları mitralyöz ve de zafer naralarıyla cenazelerimize ağıt yakacaksa, ölüm hoş geldi sefa geldi.” Ernesto Che GUEVARA

Ömrünün büyük bir kısmını sömürgeci, soykırımcı faşist Türk devletine karşı savaşarak geçiren, başta Kürt halkı olmak üzere ezilen ve sömürülen halklara derin bir sevgi ile bağlı kalan, onların kurtuluşu için canı da dahil olmak üzere her türlü bedeli göze alarak gerilla mücadelesi yürüten, son nefesine kadar PKK Önderliğine ve PKK’nin görüş ve çizgisine bağlı kalan, Birleşik Devrim Hareketimizin gelişimine aklıyla, bilgi ve birikimiyle, yüreğiyle, emeğiyle güç katan, Birleşik Devrim ve Özgür Kürdistan düşünü hep canlı tutan, bunun gerçekleşmesi için gece gündüz çaba sarf eden Birleşik Devrim Hareketi’mizin Konsey üyesi ve Komutanı Sinan Dersim yoldaşımızı sömürgeci faşist Türk burjuva devletinin düzenlemiş olduğu hava saldırısında şehit verdik. İyi bir örgütçümüzün, iyi bir yöneticimizin, feda ruhu yüksek bir komutanımızın aramızdan fizikken ayrılmasından dolayı Birleşik Devrim Hareketi’mizin ağır bir yara aldığı doğrudur. Düşmanın yüreğimizde açtığı bu keskin sancıyı tıpkı şehit Sinan Dersim yoldaşımız gibi metanetle göğüs germesini bileceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın.

Faşist sömürgeci düşmanın bu katliamla stratejik kazançlar elde etmeyi, Birleşik Devrim Hareketi’mizi durdurmayı umduğuna da şüphe yok. Fakat sömürgeci, faşist Türk burjuva devleti, Sinan Dersim yoldaşımızı katlederek Birleşik Devrim Hareketi’mizi asla durduramayacağını er veya geç anlayacaktır. Tıpkı tüm şehitlerimiz gibi şehit Sinan Dersim Yoldaş’ımızda dün olduğu gibi anısı, yarattığı değerler ve idealleri onur ve savaşım gücümüz olmaya, düşmandan hesap sorma cesaret ve irademiz olmaya, Birleşik Devrim Hareketi’mizi zafere taşımamıza ışık olacak, yol göstermeye devam edecektir!

Şehitlerimizin ardından onlara dair anlatımlar hep zor gelir, geride kalanlara. Çünkü bilirsiniz ki, şehitlere dair ne kadar objektif bir değerlendirme yapsanız da, hep eksik bıraktığınız bir şeylerin olduğu hissine kapılırsınız, bu duyguyu hep yaşarsınız. Şu anda benzer bir duyguyu yaşadığımı belirtmeliyim. Çünkü, biliyorum ki, onu benden çok daha iyi tanıyan, onunla daha fazla bir arada olma fırsatı bulan yoldaşlar anlatımlarımda mutlaka eksiklikler bulacaklardır. Şimdiden eksik bırakacaklarımdan dolayı yoldaşlarımdan özür diliyor, beni bağışlamalarını istiyorum. Şehitlerimizi yaşatmanın onları ve eylemlerini yeni genç savaşçılara, Onları tanımayan, tanıma fırsatı bulmamış yoldaşlara, halklarımıza ve insanlara anlatmanın devrimci sorumluluğumuzun ve de şehitlerimize vefa borcumuzun bir parçasıdır. Onları idealleri olan Özgür Kürdistan ve Birleşik Devrimimizi zafere taşımadığımız koşullarda O’na ve Onlara hep borçlu kalacağımızın da bilincindeyiz.

Yaratıcı, üretken bir devrimciydi

Öncelikle şunu belirtmek gerekir ki; tüm enerjisini, yeteneklerini, aklını, düş gücünü, zamanını en büyük titizlikle Kürt Özgürlük hareketine, özgür Kürdistan’a ve ezilenlerin kurtuluşuna, Birleşik Devrim Hareketimize adama ve son nefesine değin bu çizgide hareket etme Sinan yoldaşımızın devrimciliğinin temeli olduğunu belirtmem gerekir. Militanlık Sinan yoldaşımızın devrimcilik tarzının özüydü. Göreviyle ilişkide; üstün körülük, yarım yamalaklık, yapmış olmak için yapmak, sorumluluğunun anlamına yabancılaşmak, ruhsuz, bürokratik biçimsellik, hiçbir zaman ve hiçbir koşulda onun tarzı olmadı. Yerine getirdiği göreve, bir parçası olduğu çalışmaya, tüm birikimini, tüm ruhunu katan bir yoldaşımızdı. En iyisine ulaşmak için; hem kafa emekçiliğinin, hem de pratik emekçiliğinin sınırlarını sonuna kadar zorlayandı. Bu bakımdan hem düşünüş tarzı bakımından hem de pratiği bakımından iyi bir Apocu militandı. O Eğitlerle, Erdallarla, Atakanlarla, Delallerle, Nudemlerle, Çiçeklerle, Yılmazlarla, Zilan ve Beritanlarla ve de daha nice öncü ve önder komutan yaratan bir hareketin hamuruyla yoğrulanlardandı. Kendinden önce ölümsüzleşen komutan yoldaşlarından devraldığı Apocu feda ruhuyla devrimciliğini çelikleştirenlerdendi.

Yaratıcı, üretken bir devrimciydi. Politika örgüt ilişkisini kavrayışı da bu temeldeydi. O, Birleşik Devrim Hareketi’mizin önümüze koyduğu politik görevleri güce göre ele alma iddiasızlığından hep uzak durdu, gücü politik görevlere göre düzenleme çizgisinde hareket etti. Kuvvetlere hakimiyet, onların en doğru biçimde konumlandırılması, sınırlı bir güçle en etkin hareketi, duruşu örgütlemek, potansiyel gücü açığa çıkarmayı zorlamak, O’nun politik gelişmelerle ilişkilenişteki zihniyet ve pratiğinin en öne çıkan yönüydü. Örgüt ve kadro sorunlarının saptanmasında, çözümünde etkin, örgütsel gelişim stratejileri temelinde çalışma iradiliği güçlü, politik kararların uygulanması çıtası yüksek bir devrimciydi. Her bir yoldaşının, partisinin deney ve birikimleriyle donanmasını, önemli hatalara düşmemelerini, özgüven ve irade kazanmalarını sağlamak için ter dökmek onun gelişkin özelliklerinden biriydi. 

İnsanın değişimine güven, girişkenlik, insana emek verme coşkusu onun diğer bir öne çıkan yanıydı. Sömürge boyunduruğu altında tutulan ve inkar edilen halkına derin ve güçlü bir sevgiyle bağlıydı. Faşist inkarcı sömürgeciliğe öfkesi, bir volkanın öfkesiydi. Kolektivizm gücü yüksek bir devrimci olduğu kadar aynı zamanda mütevazı bir devrimciydi. Çok hareketli bir yoldaştı. Hani derler ya: “cıva gibi yerinde durmayan” diye, işte Sinan yoldaş tam da böyle biriydi. Durmak ve dinlenmek bilmeyen bir enerjiye sahipti. 

Sevgi ve güven yüklüydü

O bulunduğu alanlarda salt bir yönetici değil aynı zamanda bir önderdi, yol gösterendi. Bulunduğu çalışma alanlarında gerilla yaşamının her aşamasında onun emeği ve teri vardı. Onu elinde kazma kürekle görmek, hiçbir savaşçıyı şaşırtmazdı. Çünkü nerede yapılacak bir iş, bir görev varsa o mutlaka oradaydı. Bir yönetici, bir komutan olmasını hiçbir zaman bir ayrıcalık olarak görmedi. Bir devrimcinin, hangi görev ve sorumluluğa sahip olursa olsun, esas özelliklerinden birinin mütevazılık ve alçakgönüllülük olduğunun resmiydi. Fakat yoldaş, mütevazılığı kadar, eylemde ve savaşta da bir o kadar iddialıydı. İddiasız devrimcilik onun için zayıf devrimcilikti. Savaşçı kuvvetini hazırlayan, onun savaştaki en büyük silahı olan moral değerlerini yüksek tutmayı bilendi. Bu bakımdan PKK’in yarattığı koparıp alma kültürünü en iyi özümseyen yoldaşlardandı. Yoldaşlarıyla, siper yoldaşlarıyla ilişkilerinde ferahtı, sevgi ve güven yüklüydü. Kadın yoldaşlarıyla ilişkilerinde saygı ve devrimci ilişkileniş içerisindeydi. Savaşın politik askeri cephesi dahil, tüm cephelerde kadın yoldaşlarına her daim güven duyardı. Kadın yoldaşlarından öğrenme çabası olumlu bir yerde dururdu. Savaşın ve devrimin ihtiyaçlarına yanıt olma konusunda okuyan ve araştırandı.

O, devrimci, komünist parti ve örgütlerle ilişkilerde ciddi, saygılı, içten ve eleştireldi. “Parti çıkarı” adı altındaki ideolojik bozulmalara asla izin vermeyendi. Birleşik Devrim Hareketi’mizin ruhuna, amacına sımsıkı bağlı kaldı. Bu ruh ve amaçla bağdaşmayan her türlü düşünce ve pratiklerle uzlaşmaz bir pratik içerisinde oldu. Savaşan, ter döken, devrimi ileri taşımak için her şeyini ortaya koyan değişik parti ve gruplardan devrimci kadrolara büyük değer verdi. Şehit düşenlerin acısını derinden yaşayandı. O’nu tanıma fırsatı bulan her MLKP’li savaşçı O’ndan hep saygı ve sevgiyle söz etti. Bu Birleşik Devrim Hareketi’mizin tüm savaşçıları içinde geçerlidir.

HBDH olarak siyasi, örgütsel, ideolojik ve politik askeri varoluşumuzda Sinan Dersim yoldaşımızın emeği ve çabası büyüktür. Birleşik Devrim Hareketi’mizin bundan sonraki savaşımına fiziki olarak katılamayacak oluşundan doğan boşluğun bilincindeyiz. Fakat biz yoldaşlarına miras olarak bıraktığı anısı, yarattığı değerler ve idealleri onur ve savaşım gücümüz olmaya, bize yol göstermeye devam edecektir. Önemli olan O’nun şehit düşmesi değildir, önemli olan birçok değerli özelliği kendinde var eden Sinan yoldaşımızın bu yeryüzünde yaşamış olmasıdır. Her devrimci gibi O da kendi tarihini yazdı. Bu tarih partisinin ve biz yoldaşlarının yüz akıdır. Ve bizler O’nun yoldaşları olmanın mutluluğuyla savaşımlarından öğreneceğiz. Yoldaşları olmanın onuruyla dövüşeceğiz. Yoldaşları olmanın bilinciyle birleşik devrimimizi ve özgür Kürdistan’ı örgütlemek için tüm güç ve yeteneklerimizi adayacağız. Faşist düşman iyice duysun diye bir kez daha haykırıyoruz: ya zafer ya ölüm!

Dersim’in asi ve asil yüreği: Sanma ki meşe ağaçları ve kır çiçekleri sensiz açacak! Sanma ki, halkın ve yoldaşların seni unutacak! Daima bizimle, daima seninle olacağız!

* HBDH- Yürütme Komitesi üyesi 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.