Su içmeyi bile unutuyor

Hasta tutsak Sıddık Güler

Hasta tutsak Sıddık Güler

  • Menemen R Tipi Cezaevi'ndeki 27 yıllık ağır hasta tutsak Sıddık Güler'in eşi Hasine Güler, "Sıddık'ın hastalığı ilerliyor, unutkanlık baş gösterdi. Su içmeyi bile unutuyor” dedi.

Adalet Bakanlığının genelgesine rağmen hasta tutsaklar arasında ayrım yapılıyor. 

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın imzasıyla 3 Ocak’ta "Sürekli Hastalık, Sakatlık ve Kocama Sebebiyle Kişilerin Cezalarının Hafifletilmesi veya Kaldırılması Hakkında İşlemler" başlıklı genelge yayımlandı. Genelge sonrası gözler, İnsan Hakları Derneği'nin (İHD) listesinde bulunan 651'i ağır toplam bin 517 hasta tutsağın durumuna çevrildi. Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk olarak 28 Şubat davasında müebbet hapis cezasına çarptırılan 87 yaşındaki İlhan Kılıç ve 75 yaşındaki Kenan Deniz için af yetkisini kullandı. Erdoğan, adli hükümlü Mustafa Kartal’ın 9 yıl 46 ay 24'lük cezasını da “sürekli hastalık” sebebiyle kaldırdı. Karar Resmi Gazete’de yayımlanırken, sağlık durumları daha ağır olan politik tutsakların tahliye edilmemesi tepkiyle karşılandı.

Menemen R Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki 27 yıllık tutsak 81 yaşındaki Sıddık Güler de sağlık durumu her geçen gün daha da kötüye gidenlerden. Güler’in ihtiyaçları koğuş arkadaşları tarafından karşılanıyor. İHD’nin ağır hasta tutsak listesinde bulunan Güler’in (87) eşi Hasine Güler, tutsaklar arasında ayrım yapılmamasını istiyor. 

Ameliyatı bekletiliyor

Eşinin Amed’in Bismil ilçesine bağlı Kerha (Göksu) kırsal mahallesinde 1994’te gözaltına alınarak tutuklandığını aktaran Güler, eşinin cezaevinde 2 defa anjiyo olduğunu, hipertansiyon, kalp ve iltihaplı eklem romatizması başta olmak üzere birçok hastalığının bulunduğunu ifade etti. Eşinin tedavi edilmek üzere 9 ay önce İskenderun Cezaevi’nden Menemen Cezaevi’ne sevk edildiğini söyleyen Güler, "Tedavi için hastaneye götürülüyor ancak tam anlamıyla tedavi edilmiyor. 1 ay önce doktorlar safra kesesinden ameliyat edilmesi gerektiğini söyledi, fakat hala ameliyat edilmedi. Ne zaman ameliyat olacağı da belli değil. Sıddık'ın hastalığı ilerliyor, unutkanlığı baş gösterdi. Su içmeyi bile unutuyor” şeklinde konuştu.

Güler, eşinin görüşlere tekerlekli sandalyede getirildiğini ve yaşamını tek başına sürdüremediğini ifade etti. Güler, "Eşim uzak bir şehirde ben de yaşlı ve hastayım. Uzun yolculuk yapamıyorum. Uzakta olduğu için de sürekli görüşe gidemiyorum. Tahliye edilmezse bile Amed’e getirilmesini ve görüşlerinin burada sağlanmasını istiyorum” dedi.

Katili, hırsızı bırakıyor

Adalet Bakanlığının genelgesine rağmen eşinin tahliye edilmemesine tepki gösteren Güler, şunları söyledi: “3 Ocak’ta yayımlanan genelgeye göre Adalet Bakanlığı hasta tutuklular için rapor istiyor. Raporu veren de Adalet Bakanlığına bağlı Adli Tıp Kurumu (ATK). ATK, tutuklular arasında ayrım yapıyor. Mafyaya, katile, madde bağımlısına, hırsıza rapor veriyor. Söz konusu siyasi tutsaklar oldu mu ‘cezaevinde kalamaz’ raporu verilmiyor. Bunun en büyük örneği ise eşim Sıddık ve Dedo (Mehmet Emin Özkan). Kendi başına yaşamı idame edemeyecek kadar ağır hasta tutuklular tahliye edilmiyor. Bu durum adaletin olmadığını gösteriyor.” 

Kendi yasalarına uymuyorlar

Hasta ve infazı yakılan tutsakların serbest bırakılması için 13 ay boyunca Adalet Nöbeti tuttuklarını anımsatan Güler, "Taleplerimiz netti, ancak görmezden gelindi. Kendi hukuk ve yasalarına uysalardı, hasta tutuklular tahliye edilecekti. Kendi yasalarına dahi uyumuyorlar. Türkiye’de adalet yok. Hasta tutuklular biran önce bırakılsın ve gerekirse ev hapsinde kalsınlar" şeklinde konuştu. AMED

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.