Ünye köylüsü toprağını savunuyor

  • Maden sondaj çalışmalarına karşı çıktıkları için üç gün boyunca saldırıya uğrayıp gözatına alınan Ünye köylüleri, dün de oturma eylemi yaptı. Jandar ve polis ablukası altında konuşan köylüler, topraklarını ve sularını savunmakta kararlı olduklarını söyledi.

TOLGA GÜNEY - MA/ORDU

Ordu’nun Ünye ilçesinde üç gündü süren sondaj çalışmalarına tepki gösteren köylüler, Fatsa’da kurulan madenden sonra yaşananların Ünye’de yaşanmasını istemediklerini söyledi. 

Ordu’nun Ünye ilçesine bağlı Üçpınar Mahallesi’nde yapılmak istenen sondaj çalışmalarına tepki gösteren köylüler, üç gündü oturma eylemi yapıyor. Sondaj çalışmalarının başladığı 27 Ekim’de iş makinalarının bulunduğu alana girmek isteyen köylülere saldıran jandarma ve polis ekipleri, 10 köylüyü gözaltına aldı. Önceki gün de sondajın devam ettiği alanın dışında oturma eylemine başlayan köylülerden 20’si gözaltına alındı. 40 ayrı noktada yapılacak sondaj çalışmaları sürerken, köylüler dün de oturma eylemlerine devam etti. Jandarma ise köyün tüm giriş ve çıkışlarını kapattı. 

Toprağımızın mücadelesidir

 Üçpınarlı yurttaş Cemal Çatal, Yeşilkent Mahallesinde yapılan sondaj çalışmaları bittikten sonra sıranın Üçpınar’a geldiğini söyledi. Üçpınar’a gelirken jandarma karakol komutanına kadar büyük bir güçle gelindiğini ifade eden Çatal, “Biz sadece fındık bahçelerimize yaptığımız yoldan, bizim topraklarımızdan geçmeyin, eşmeyin kazımayın dedik. Kadınlar yolların içerisinde oturuyordu. Kadınlara şiddet uyguladılar, çevik kuvvet öldürücü gazlar kullandı, coplarla saldırdılar. Kadınlar ve çocuklar yaralandı. Bizim eylemlerimiz sürecek, topraklarımızın mücadelesini vereceğiz” dedi.

 Fındık yetişmiyor, arı olmuyor

 Sondaj çalışmasının yapılmasını istemediklerini aktaran Çatal, Fatsa’da 2 bin dönümlük alanın harap olduğunu kaydetti. Bölgede kestane ağaçları sayesinde arıcılık yaptıklarını dile getiren Çatal, şöyle devam etti: “Fatsa’da artık fındık bitmiyor, arı olmuyor. Biz de Fatsa’ya dönüşeceğiz korkusundan bu sondajları yaptırmamaya çalışıyoruz. Bu sondaj çalışmaları başlarsa önünü alamayacağız korkusu var. Bize ‘Siz karışmayın. Güç kullanırız, tabur yetmezse alay çağırırız. Biz bu sondajı yaptıracağız’ diyorlar.”

Başaramazsak 500 hane olmayacak

 Türkiye’nin diğer bölgelerinde yaşayan insanlara da seslenen Çatal, “Biz burada maden arıyoruz diyenler, ırmaklarınızda HES, ormanlarınızda sondaj yapacaklar. Buna kesinlikle izin vermeyin. Köylü halkı birleşsin, dirensin. Biz direnerek bir şeyleri kazanacağız. Türkiye’nin zaten büyük bir kısmı satılmış, köylerimizi de yok edecekler. İnanın biz direnmeye çalışıyoruz eğer başarılı olamazsak buradaki 500 hane olmayacak” şeklinde konuştu.

Havamızı, suyumuzu zehirleyecekler

Yiğitler köylülerinden Yüksel Dedi ise köylülerin yapılan sondaj çalışmasına dair suyu, havayı zehirleyecek tedirginliğinin olduğunu dile getirdi. Köylülerin olası bir maden çalışmasına karşı sessiz oturma eylemlerine geçtiğini belirten Dedi, şunları söyledi: “Burada güvenlik güçleri buna müdahale etti, üç gündür yaşananların özeti bu. Mesela biz Fatsa tarafından gördük, fındıklarda küf oluştu, meyveler çürüdü, sular zehirlendi. Televizyonlarda falan da açıklıyorlar gördük. Havanın zehirlendiğine dair, herkesin kanser hastalığının bundan dolayı daha çok yayıldığına dair bir kaygı oluştu. İnsanlarda buraları terk etmek zorunda olacağız kaygısı var. Toprağımızı, köyümüzü, fındığımızı koruma çabası içerisindeyiz. Diğer insanlarında bizim bu kaygılarımızı ve çabamızı anlaması umudu içerisindeyiz, bizi desteklemelerini bekliyoruz.” 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.