Artık önüne geçilmeli

Hüseyin Arasan

Hüseyin Arasan

  •  Başûrê Kurdistan'ın Silêmanî (Süleymaniye) kentinde Türk devletinin suikast saldırısı sonucu şehit düşen Kürt siyasetçi Hüseyin Arasan'ın kardeşleri, bu şekilde 6 kişinin katledildiğini hatırlatarak, artık önüne geçilmesi gerektiğini söyledi.

 

Süleymaniye'de suikast sonucu katledilen Hüseyin Arasan, 16 yıl cezaevinde kalmasına rağmen mücadeleden vazgeçmedi. Arasan'ın ailesi,sorumluların açığa çıkarılmasını istedi. 

Süleymaniye'deki Mezopotamya İşçiler Derneği önünde 9 Haziran’da suikaste uğrayan DBP eski PMM Üyesi Hüseyin Arasan, ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Arasan’ın katledilmesinden MİT ile KDP'nin istihbarat örgütü Parastin sorumlu tutuluyor. Son iki yıldır bu tür saldırılar sonucu 6 kişi katledildi. Bu saldırıların ardından katillerin Hewlêr’e kaçması dikkat çekiyor.

İlk saldırı, 16 Eylül 2021’de Kuzey Kurdistanlı Ferhat Bağışkondu'nun hedef alınmasıyla başladı. Bağışkondu ağır yaralandı.

PKK Şehit Aileleri Komitesi Üyesi Şükrü Serhed (Yasin Bulut), 17 Eylül 2021’de Süleymaniye’de hedef alınarak şehit edildi. Saldırının 4 kişi tarafından organize edildiği, saldırganların Toyota marka bir otomobille Hewlêr’e kaçtığı belirtiliyor. Süleymaniye’de birçok noktada güvenlik kameraları ve kontrol noktaları olmasına rağmen katiller hiçbir engele takılmadan Hewlêr’e gidebildi. Katledilenlere ilişkin gerçekleştirilen protestolarla ilgili olarak aynı gün (17 Eylül) YNK Anti-Terör Genel Müdürlüğü bir açıklama yaparak, önemli bilgilere ulaşıldığını, netleştirilip teyit edilmesinin ardından gerekli tüm bilgileri kamuoyu ile paylaşacaklarını belirtti. Aradan geçen zamana rağmen herhangi bir açıklama yapılmadı. 

Herkesin Şükrü Serhed’in katillerinin tutuklanmasını beklediği bir dönemde Mehmet Zeki Çelebi’ye yönelik gerçekleştirilen saldırının haberi geldi. 17 Mayıs 2022 gecesi geç saatlerde Süleymaniye’nin Bextiyarî semtinde saldırıya uğrayan Zeki Çelebi, 18 Mayıs’ta Şar hastanesinde şehit düştü. 

Türk devleti, 17 Haziran’da Kelar’da bombaladığı araçta Kuzey-Doğu Suriye Özerk Yönetimi Yürütme Konseyi Eşbaşkan Yardımcısı Ferhad Şibli ve üç arkadaşını şehit etti. Bu saldırının üzerinden bir ay geçmeden bir yurttaş daha katledildi. 28 Ağustos 2022’de Germiyan'ın Kifri kasabasında Mamoste Şemal olarak bilinen Tevgera Azadî Yönetim Kurulu Üyesi Suheyl Xurşid Eziz evinin önünde katledildi.

Bu saldırıdan bir gün sonra Mexmûr Kampı'nda 6 çocuk babası Ebuzed Derhini, Türk devletine ait SİHA saldırısı sonucu evinin önünde şehit düştü. Birleşmiş Milletler her zaman olduğu gibi bu saldırı karşısında da sessizliğini korudu.

Jineolojî Dergisi Editörü ve Jineolojî Araştırma Merkezi Üyesi Nagihan Akarsel, 4 Ekim’de Süleymaniye’nin Bextiyarî ilçesinde düzenlenen silahlı suikast sonucu katledildi. Süleymaniye asayişi yaptığı bir açıklamayla Koye asayişinin iş birliğiyle Nagihan Akarsel’in katilini Koye’de yakaladıklarını bildirdi, ancak akıbetiyle ilgili herhangi bir bir bilgi verilmiyor.

Hüseyin Türeli, 17 Nisan 2023'te Dihok’ta kendisine yönelik gerçekleşen terör saldırısında katledildi. Türeli’ye yönelik daha önce de silahlı saldırı düzenlenmişti.

Saldırıların üssü Hewlêr

Başûrê Kurdistan’daki her sokak, mahalle, cadde ve bölgede güvenlik kameraları bulunuyor. KDP ve Federe Kurdistan Hükümeti, tüm kamera ve kontrol noktalarına rağmen katilleri yakalamıyor ve katiller ortadan kayboluyor. Saldırılar Süleymaniye’de gerçekleşiyor, ancak katiller Hewlêr’den gelip Hewlêr'e gidebiliyor. Türk devletinin Şengal, Mexmûr ve diğer bölgelere SİHA'larla gerçekleştirdiği tüm saldırılarda MİT yerine KDP Anti-Terör Birimi açıklama yapıyor. KDP Anti-Terör, birçok kez saldırıyı kendisi gerçekleştirmiş gibi saldırının yapıldığı yerlerin koordinatlarını ve isimleri doğrudan paylaşıyor, ancak KDP, Süleymaniye’de gerçekleşen terör saldırılarında sessiz kalıyor. KDP medyası da Kürt yurtseverlerin katledildiği her saldırıyı görmezden geliyor ve saldırının üzerinden birkaç gün geçtikten sonra sıradan bir olaymış gibi yayınlıyor.

Arasan sonrası da sessizlik

Son suikastın kurbanı Hüseyin Arasan’ın katilleri de henüz yakalanmadı. Süleymaniye Asayişi, YNK, KDP ve Federe Kurdistan Hükümeti, saldırıyla ilgili sessizliğini koruyor. Katilin Süleymaniye’de yakalanmaması, Hewlêr’e geçtiğinin işareti olarak görülüyor. 

Artık yeter 

Arasan’ın naaşı dün sabah Adli Tıp morgundan alınarak Süleymaniye’deki Ahmedi Hacı Ali Camii’ne ulaştı. Cenaze merasiminde konuşan Musa Çitfçi, "Her saldırının faili bellidir, ancak önüne geçilmesi için hiçbir tedbir alınmadı. Artık yeter, diyoruz. Syısız açıklama yaptık. Kim olduğumuzu herkes biliyor. Kürt siyasetçileriz, siyasi mültecileriz. Kurdistan’ın bir kentinde böyle bir durum yaşanıyor; Kürtler katlediliyor ve kimse yakalanmıyor. Katiller katlediyor, kaçıp başkentleri Hewlêr’e gidiyor. Süleymaniye’de onca kamera var. Ne işe yarıyor bu kameralar? Burada bir koyunun kanı aksa onlarca Kuzey Kurdistanlı yurttaşı gözaltına alıyorlar. İki gündür bu kentin yöneticileri, bu ülkenin hükümeti hiçbir açıklama yapmıyor. Bu katiller yakalanana kadar kimse bize Kürtlük ve Kurdistan dersi vermeye kalkışmasın.”

Şehit Hüseyin Arasan’ın naaşı Kandil’deki Mehmet Karasungur Şehitliğinde defnedilmek üzere yola çıkarıldı. Haber hazırlanırken cenazeye onlarca araç ve yüzlerce yurttaş eşlik ediyordu.

Bir yurtseverin hikayesi

Arasan'ın ailesi, ekonomik nedenlerden dolayı 1974'te Mêrdin’nin Stewr (Savur) ilçesine bağlı Dengiza kırsal mahallesinden İzmir'e göç etti. Arasan, 4 Nisan 1978'de İzmir’de dünyaya geldi. Gençlik yıllarını İzmir’de geçiren Arasan, kimi zaman pazarlarda kimi zaman da inşaat işlerinde çalışarak ailesine katkı sağladı. Diğer yandan siyasi parti çalışmalarında yer aldı. Ağabeyi Hasan Arasan’ın 1992'de PKK’ye katılması sonrası Arasan, siyasi parti çalışmalarında daha da aktifleşti. 

16 yıl tutsak kaldı

Yürüttüğü siyasi faaliyetler nedeniyle 1999'da “Örgüt üyesi olma” iddiasıyla Aydın’da gözaltına alınan Arasan, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Türk Ceza Kanunu’nda yapılan değişiklikle 2006'da serbest bırakılan Arasan, mücadelesine devam etti. Bu kez “KCK Ana Davası” kapsamında 2009'da Sêrt’te gözaltına alınan Arasan, 5 yıl cezaevinde tutulduktan sonra tekrar serbest bırakıldı. Ardından tekrar tutuklanan Arasan, Siirt Cezaevi’nde iki yıl kaldıktan sonra Ordu Cezaevi’ne sürgün edildi ve burada da 2 buçuk yıl kaldıktan sonra tahliye oldu. Çeşitli tarihlerde toplam 16 yıl cezaevinde kalan Arasan, 2019'da Yunanistan’a oradan da Başûrê Kurdistan'a geçti. Burada Mezopotamya İşçiler Derneği üyesi olan Arasan, 9 Haziran'da suikasta uğrayana kadar çalışmalarını sürdürüyordu. 

Sistematik suikastler 

Arasan’ın İzmir’de yaşayan kardeşleri Hatice ve Mahsun Arasan, MA'ya konuştu. Ağabeyinden son iki yıldır haber alamadıklarını belirten Hatice Arasan, şehadetinin kendilerini derinden sarstığını ifade etti. Arasan, “Ağabeyimin bu şekilde yaşamını yitirmesi çok kötü oldu. Son dönemde ağabeyimle birlikte 6 kişi suikast sonucu yaşamını yitirdi. Artık bunun önüne geçilmesi gerekiyor. Orada sistematik bir şekilde insanlar suikasta uğruyor. Bu durum böyle devam ederse daha çok insan yaşamını yitirecek. Siyasetçilerin bu konuya bir şekilde ‘dur’ demesi gerekiyor. Artık insanlar bu acıları yaşamasın. 40 yıldır birçok insan katledildi. Yerinden, yurdundan edildi. Artık bu ölümler olmasın” dedi. 

Sorumluların açığa çıkarılmasını isteyen Arasan, şunları ekledi: “Eğer burada insan katlediliyorsa her yere saldırı gerçekleşir. Ne olursa olsun orada canice katledildi, arkasından vuruldu. Artık bunun önlemi alınsın ve insanlar ölmesin.” 

Mahsun Arasan de suikastlere tepki göstererek, bunlara karşı birlik olunması gerektiğinin altını çizdi. Ağabeyinin ölümünün son olmasını ve başka ailelerinin canının yanmaması temennisinde bulunan Arasan, ölümlerin durdurulması çağrısında bulundu. Arasan'ın vasiyeti üzerine Kandil'de toprağa verileceğini belirten aile, Buca ilçesindeki evlerinde taziyeleri kabul edecek.  HABER MERKEZİ

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.