Bu ihanete "dur" denilmeli

• Bakurê Kurdistan halkının ise KDP’nin Türk devletiyle iş birliğine tepkileri büyüyor. Riha Barış Anneleri Meclisi üyesi Meyaser Korkmaz (52), "Bu ihanete bir dur denmesi gerekiyor. Başûr halkının bu ihanete karşı ayaklanması şart. Barzaniler, Kürtlerin kanı üzerinden kendisini var etmeye çalışıyor" dedi. 

Türk Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın 24 Ağustos'ta Başûrê Kurdistan’ı ziyaretinin ardından bölgedeki askeri hareketlilik arttı. KDP’ye bağlı özel güçler, 14 Eylül’de yaklaşık 200 zırhlı aracı Deşta Heyatê ile Deşta Herîrê’den Bradost bölgesine bağlı Sîdekan’a sevk edildi. Doçka ve top gibi askeri teçhizatlarla donatılan tank, panzer, TIR ve zırhlı araçlar, Bradost alanında yer alan Sîdekan ilçesine konuşlandı. KDP'ye bağlı özel güçlerin ağır silahlarla Sîdekan bölgesine sevk edilmesinin ardından çatışma yaşandı. KDP'ye bağlı güçler, Goşîne alanındaki Gewriya Zîne'de HPG mevzilerine saldırı düzenledi ve sonrasında çatışma çıktı.

Bakurê Kurdistan halkının ise KDP’nin Türk devletiyle iş birliğine tepkileri çığ gibi büyüyor. Yüzlerce kişi saldırılara dikkat çekmek için 16 Eylül’de Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) öncülüğünde Şirnex’in Silopiya (Silopi) ilçesine bağlı Tilqebîn beldesinde yürüyüş düzenledi.

"Em xiyanetê qebûl nakin, Em ê destkeftiyên xwe biparêzin" pankartını açan yüzlerce kişi, "Bimre îxanet" sloganıyla Habur Sınır Kapısına doğru yürüyüşe geçmek isterken, asker ve polislerin saldırısıyla karşı karşıya geldi. Plastik mermi, gaz bombası ve tazyikli suyla gerçekleştirilen saldırıda birçok kişi yaralandı. Askerler aynı zamanda milletvekillerini ölümle tehdit etti.

Yaşananlara tepki gösteren Riha Barış Anneleri Meclisi üyeleri, MA’ya konuştu.

Tüm Kürtlere ihanet

KDP'nin daha önce birçok kez benzer saldırılar içinde yer aldığını hatırlatan Meyaser Korkmaz (52), “Gözümüzü açtığımız günden bu yana Barzanilerin ihanetiyle karşı karşıyayız. Bu ihanet Kürtlerin tamamına yapılmıştır. Bu ihanete bir dur denmesi gerekiyor. Başûr halkının bu ihanete karşı ayaklanması şart. Barzani Kürtlerin kanı üzerinden kendisini var etmeye çalışıyor. Barzani’ye çağrımdır; bu saldırıları sonlandır” ifadelerini kullandı. 

Çözüm Öcalan’la diyalogda

Adalet Çay (63), saldırıların Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a uygulanan tecrit politikasından bağımsız olmadığını belirtti.

“Sayın Öcalan’la görüş sağlanmasıyla bu sorunların birçoğu çözülecek, bu kan durur” diyen Çay, “Türkiye Başûr’u sömürüyor. Giremedikleri alanlara KDP tankları, toplarıyla girmeye çalışıyor. PKK’lileri öldürmek için Türkiye’nin giremediği yerlere KDP yol açmaya çalışıyor. Kullanılan kimyasallar sebebiyle Başûr’da ağaç kalmadı. Unutmasınlar; Türkiye, toplarının ve tanklarının ucunu bir gün kendilerine yardım edenlere de çevirecek. Aynı saldırılarla onlar da karşı karşıya kalacak” şeklinde konuştu.

Öldürülenler kim?

Başûrê Kurdistan’da yaşananlardan Barzani ailesinin sorumlu olduğunu vurgulayan Fatma Akbaş (59), “KDP’nin orada öldürdükleri kimler, kardeşlerimiz, çocuklarımız. KDP de tıpkı Türkiye’nin yaptığı gibi Kürtleri Kürtlere kırdırıyor. Elinde Kürt kanı olan Barzani ailesini hiçbir şekilde tanımıyoruz. Tüm şeylerini Türkiye’ye teslim etmişler. Kendi ailesinin çıkarlarını her şeyin üzerinde tutuyor. Biz Kürtler olarak varlık mücadelesi veriyoruz. ‘Buradayız’ diye haykırıyoruz. O yüzden Kürtlerin bu saldırılara karşı ses çıkarması gerek. Ağlamakla, yakarmakla bu saldırılar durmaz” dedi.

Söz konusu saldırıların “Kürt düşmanlığı” olarak tanımlayan Emine Yaşar (73) ise “Başûr’da ne zaman bir Kürt öldürülse altından KDP çıkıyor.  Buna karşı barış anneleri olarak elimizden ne geliyorsa yapacağız” diye konuştu.

RIHA