Bunlar Kürt’e düşman

Dünya Haberleri —

Resmî Gazete

Resmî Gazete

  • Japonya’da kendisiyle birlikte 6 kişinin listede yer aldığını belirten akademisyen Vakkas Çolak, “Türkiye diplomatik alanda Kürtleri kriminalize etmeye çalışıyor. İleriye dönük hukuki taşlar döşüyor. Ancak bu adımın ne Japonya’da ne uluslararası alanda bir karşılığı, etkisi yok” dedi.
  • İngiltere’den listeye eklenenler Heyva Sor çalışanı Arzu Peşmen ile birlikte en az 5 kişi daha listede. Türk devletinin kriminalizasyon ile korku yaratmak istediğin söyleyen Peşmen, “Listede ismi geçen kurumların, kişilerin Türkiye’de herhangi bir mal varlığı yok. Kürtlere yönelik siyasi bir operasyon” dedi.
  • Listede merkezi Almanya’da bulunan Kürdistan İslam Topluluğu (CÎK) de var. CÎK Genel Başkanı Hafız Turhallı: “Türk devleti Kürde ait ne varsa yok etmek istiyor. Kürt’ü aç, susuz bırakmak istiyor. Ticaret yapan Kürt varsa, gelişiyorsa onun önünü kesmek istiyor.”

Türk Hazine ve Maliye Bakanlığı aralarında 20 dernek, vakfın bulunduğu tüzel kişiliklerin ve 62 kişinin Türkiye’deki malvarlıklarına dönük dondurma kararı aldı.

REWŞAN DENİZ/FRANKFURT

Türk devleti Hazine ve Maliye Bakanlığının 27 Kasım’da 62 kişi ile 20 vakıf ve derneğin Türkiye’deki mal varlıklarının dondurulmasına ilişkin aldığı kararı Resmi Gazetesinde yayınladı. "PKK’ye finansman sağlamak” iddiasıyla alınan kararda Kürtlerin insani yardım kurumları ve inanç merkezi hedef alınıyor.

Türk Resmi Gazetesinde yayımlanarak yürürlüğe giren Türkiye’deki mal varlıklarının dondurulması kararında İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in imzası bulunuyor. Resmi gazetenin yayınında kararın uygulanmasının Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından yapılacağı, Ankara Ceza Mahkemelerine itiraz edilebileceği belirtildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı bu kararı, 6415 sayılı Türk kanununun 7 maddesinin 3. fıkrasına istinaden “makul gerekçelerin varlığına” diyerek gerekçelendirdi.

NATO hesabı da listede

Listede, Kürtlerin yurt dışında yoğun bir nüfus halinde yaşadığı Almanya ve İsviçre'den üçer kuruluş ve Avustralya, Japonya ve İtalya'dan ikişer kuruluş yer alıyor. Diğer vakıf ve dernekler ise Rojava ile Başûrê Kurdistan’ın yanı sıra Avusturya, Belçika, Birleşik Krallık, Danimarka, Fransa, İsveç, Norveç, Irak ve Suriye’yi de kapsıyor.

Türk devletinin hedef aldığı insani yardım kuruluşlarından biri de İsveç’te. NATO’ya girebilmek için Erdoğan’a her türlü tavizi veren İsveç’te faaliyet yürüten insani yardım kuruluşu "Insamlingsstiftelsen Kurdiska Roda Solen”da listede bulunuyor.   

Asya’nın en uç noktasını da atlamayan Türk devleti Japonya’daki Kurdistan Kızılayı “Kurdistan Red Moon”’u da listesine ekledi. Japonya iç istihbarat servisi Kamu Güvenliği İstihbarat Ajansı (PSIA) resmi internet sitesinde dün yayınladığı açıklamada PKK’yi terörist olarak tanımlamadığını ve listeden çıkarttığını duyurmuştu.

İnsani yardım kurumları hedef alındı

Türk devletinin toplumsal yardımlaşma kurumlarını özel hedef aldığı ve Kurdistan’da insani dayanışmayı baltalamaya çalıştığı anlaşılan listede neredeyse Kurdistan Kızılayının tüm yapıları bulunuyor. Devletin fiili yoksullaştırma, sivillere dönük askeri saldırılarında zarar görenler ile doğal afet durumlarında harekete geçen insani yardım kurumlarının yanı sıra Kurdistanlı inananların Yurt dışındaki en büyük örgütü Civaka Îslamiya Kurdistan’ın da Türkiye’de olmayan mal varlığına çökülmeye çalışılıyor.

Türkiye kendisine gol atıyor

Resmi Gazetede yer alan listede ismi geçenler arasında Japonya’dan Kürt akademisyen Vakkas Çolak ile birlikte 6 Kürt ile hem Kurdistan hem de Japonya’daki yardım çalışmalarıyla bilinen Kurdistan Kızılayı “Kurdistan Red Moon” da var. Gazetemize konuşan Çolak, ne kendisinin de listede yer alan Kurdistan Kızılayının Türkiye’de ne bir faaliyetinin ne de mal varlığının olmadığını belirterek, “Türkiye diplomatik alanda Kürtleri kriminalize etmeye çalışıyor. İleriye dönük hukuki taşlar döşüyor. Popülist bir propaganda aracı olarak kullanmak istiyor. Ancak bu adımın ne Japonya’da ne uluslararası alanda bir karşılığı, etkisi yok. Aksine Türkiye açısından olumsuz bir imaj yaratıyor” dedi.

Kızılhaç’ın alt kurumu

Kurdistan Kızılayının, Uluslararası Kızılhaçın alt kategorisinde, uluslararası kurallar çerçevesinde faaliyet yürüttüğünün altını çizen Çolak, “Türkiye, diplomatik ilişkilerinin olduğu ülkelerde Kürtler nezdinde bir algı operasyonu yürütüyor. Bu bir diplomatik operasyon ancak içi boş” ifadesini kullandı. PKK’nin Japonya’da hem de kuruluş yıl dönümünde “yasaklı örgütler listesinden” çıkartıldığını hatırlatan Çolak, “Ülkelerin güvenlik ajansları PKK’nin ‘terör örgütü’ olmadığına yönelik kararlar alırken, Türkiye’de diplomatik temaslarının olduğu ülkeleri bu kararlarla etkilemeye çalışıyor. Ancak bir etki yaratması söz konusu değil” diye ekledi.

Bu listeye sadece gülünür

Kendisinin de Japonya’da Kürtçe dersler veren, Kürt Kültür Derneği’ndeki çalışmalarıyla tanındığını belirten Çolak, “Bu çok doğal çalışmalarımız maalesef Türkiye’yi rahatsız ediyor. Benimle birlikte listede Japonya’da yaşayan 6 Kürt var. Bu kişiler de dernek, Heyva Sor çalışmalarında, yönetimlerinde yer alan arkadaşlarımız. Hiçbirimizin Türkiye’de mal varlığı yok. Doğal olarak da böyle bi listeye koyulmamızın da bir karşılığı yok. Böylesi bir listeyi Japon makamları da dikkate almıyor. Yani sonuç olarak biz bu duruma sadece arkadaşlarımızla birlikte gülüyoruz” dedi.

Heyva Sor yöneticileri seçilmiş

İngiltere’den listeye eklenenler arasında ise Arzu Peşmen var. O da Kürt derneklerinde, Heyva Sor çalışmalarında aktif olarak yer almış isimlerden birisi. Mal varlığı dondurulan Kurdisch Red Moon’un (Kürt Kızılayı) bir dönem de yöneticiliğini yapmış. Peşmen, listede sadece kendisinin değil, kendisiyle aynı dönemde ve bir sonraki dönemde Kürt Kızılayında yöneticilik yapmış en az 5 kişinin daha listede isminin olduğunu söyledi. Peşmen’in de Türkiye’de herhangi bir mal varlığı yok.

Rojava yardımları rahatsız etti

Bu kararla özellikle Kürt Kızılayının çalışmalarının sekteye uğratılmaya çalışıldığını söyleyen Peşmen, “Heyva Sor, Kobanê’den bu yana Rojava için yardım kampanyalarıyla gündemde. Listede gördüğüm isimlerin çoğu da bu çalışmalarda yer alan isimler. Buna sekte vurmak da istiyorlar” dedi. Yöneticilerin isimlerine vakıfların, derneklerin kayıtlı olduğu kurullardan rahatlıkla ulaşılabildiğinin altını çizen Peşmen, “Mal varlıkları gözeterek hazırlanmış bir liste değil. Ki listede ismi geçen kurumların, kişilerin Türkiye’de herhangi bir mal varlığı da yok. Dolayısıyla bu gözetilerek yapılmışsa çok acemice yapılmış. Ki bize göre bu Kürtlere yönelik siyasi bir operasyon. Hem Kürtleri kriminalize etmeye hem çalışmalarına sekte vurmaya hem de bir korku ortamı yaratmayı hedefliyorlar” diye ekledi.

Kendisinin de birçok Kürt kurumunda yöneticilik yaptığı için listede adının olduğunu ifade eden Peşmen, Türk devletinin diplomatik girişimlerine de dikkat çekerek, “Dışişleri Bakanı’nın bir MİT geçmişi var. Daha buna benzer başka operasyonlar da planlayabilirler. Bu ilk değil” diyerek, bu tür girişimlerin sonuçsuz kalacağını söyledi.

Kürte ait ne varsa bitirmek istiyor!

Listede merkezi Almanya’da bulunan Kürdistan İslam Topluluğu (CÎK) de var. CÎK Genel Başkanı Hafız Turhallı, “Türk devleti Kürt'e ait ne varsa yok etmek istiyor. Kürdü aç, susuz bırakmak istiyor. Ticaret yapan Kürt varsa, gelişiyorsa onun önünü kesmek istiyor. Siyaset yapan bir Kürt varsa onun önünü kesmek istiyor. Örnekleri çoğaltabiliriz. İslamı da bunun için kullanıyor. Devletleri de bunun için kullanıyor. Askeriyeyi, ekonomisini, diplomasisini bunun için kullanıyor. Bundan sonuç almaya çalışıyor ama alamayacaktır” dedi.

Bu elin kesilmesini istiyorlar

Hedef alınanların yardım kuruluşları ve bunun için çalışanlar olduğuna işaret eden Turhallı, “Biz depremde hayatını kaybedenlerin ailelerine yardım eden bir kuruluşuz. Avrupa devletlerinin yasalarına göre kurulmuşuz. Türkiye’nin Kürt'e de Kürt'ün kurumuna da tahammülü yok. Depremde insanlara yardım ettiğimizi görüyorlar ve bu elin kesilmesini istiyorlar. Fikre ve zekatlarla dört parça Kurdistan’da insanlara yardım etmeye çalışıyoruz, bunun önünü kesmeye çalışıyorlar” diye konuştu.

Nafile bir çaba

Bununla aynı zamanda Avrupa’daki Kürtlere de “‘Siz yardıma ihtiyacı olanlara yardım edemezsiniz’ mesajı verilmeye çalışılıyor” diyen Turhallı, “Yaptığımız işler onları rahatsız ediyor. Ama yardım etmek isteyen Kürtler bir yolunu bulacak ve dayanışmalarını sürdürmeye devam edecektir. Bu çabaları da boşa çıkacaktır. Asla halkımızı yalnız bırakmayacak ve her ne olursa olsun onlara ulaşacağız” diye konuştu. “Halkla bağımızı koparıp onlara muhtaç olmalarını istiyorlar. Ancak nafile” diye ekledi.

Türkiye’nin şantaj kartı

Hamas, El-Kaide gibi örgütlerin Türkiye tarafından finanse edildiğinin herkes tarafından bilindiğini vurgulayan Turhallı, “Hükümete bağlı cemaatler topladıkları yardımların yüzde 70’ini ceplerine indirseler de yüzde 30’unu da bunlara ulaştırmaya çalışıyorlar, İdlib’e, Efrîn’e gönderiyorlar. Türk devleti terörün yuvası. ABD, bunların malvarlıklarına el konulması yönünde açıklama yapıyor. Önümüzdeki günlerde ABD Ekonomi Bakanı Türkiye’ye gidecek. Muhtemeldir ki Türk devleti stratejik olarak düşündü, bizimde elimizde bir dosya olsun istedi. Bizim de listemiz var, siz buna karşı ne yapacaksınız diyerek, Avrupa’yı dünyayı bu çizgiye çekmeye çalışıyorlar. Sonuç alabilirler mi, olsa ne olur, bizim kaybedecek neyimiz var ki. Zaten elimizde bir mal varlığı da yok. Gelen de direkt ihtiyaç sahibi halkımıza ulaştırılıyor” diye konuştu.

Hak galip gelecektir

Bu karara karşı hukuki yollara başvuracaklarını da ifade eden Turhallı, “Yaptığımız tüm işler yasaldır. Şeffafız, şeffaf çalışıyoruz. Yardım ettiğimiz için bunlara maruz kalıyoruz. Biz iyilik üzerine yardımlaşmaya, dayanışmaya devam edeceğiz. Onlar da kötülükte dayanışmaya devam etsinler. Bakalım. Hak galip elecektir” mesajı verdi. Listede yer alan kişilerin de yardım çalışmalarında aktif olan kişiler olduğunun altını çizen Turhallı, “Bunları korkutmaya, sindirmeye çalışıyorlar. Toplumumuzun bunu görmesi, korkmaması gerekiyor. İyilik üzerine dayanışanlar kazanacaktır” mesajı verdi.

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.