DEM Parti uyardı: Bu operasyonlar çözüm değil, demokratik Türkiye’ye giden yolu tıkamaktır

• AKP iktidarının, devam eden süreci dikkate almayan siyasi operasyonları sürüyor. Türkiye'nin birinci partisi konumundaki CHP'nin İstanbul'daki belediyeleri ile 19 Mart'ta başlatılan saldırılar, hafta sonunda Adana, Semsûr ve Antalya ile devam etti.

CHP'li belediyelere Cumartesi sabahı düzenlenen yeni bir operasyonda Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve tutuklanan Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün'ün yerine seçilen Başkanvekili Ahmet Şahin gözaltına alındı. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Böcek, aşnı akşam tutuklandı. Belediyelerde başkanların yanı sıra çeşitli meclis üyeleri ve belediye görevlileri de operasyon kapsamında gözaltına alındı.

Zeydan Karalar, Muhittin Böcek ve Abdurrahman Tutdere'nin, etkin pişmanlıktan yararlanarak serbest kalan AKP'li ihaleci Aziz İhsan Aktaş'ın elebaşı olduğu öne sürülen suç örgütü soruşturması kapsamında gözaltına alındığı açıklandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamada Zeydan Karalar ve Abdurrahman Tutdere, belediyeye iş yapan şirket yöneticilerinden haksız maddi menfaatte bulunmakla suçlanıyor. DHA'nın haberine göre bu soruşturmada 15 kişi hakkında gözaltı kararı verildi, 11 kişi gözaltına alınırken bir kişinin yurt dışında olduğu tespit edildi. Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının açıklamasına göre Muhittin Böcek de rüşvet soruşturması kapsamında gözaltına alındı. Böcek'in eski gelini de gözaltına alınırken, gözaltı kararı çıkarılan üçüncü kişi olan oğlunun yurt dışında olduğu aktarılıyor. Böcek, ifadesinin tamamlanmasının ardından akşam saatlerinde çıkarıldığı mahkemede tutuklandı.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, sosyal medya hesabından paylaştığı videoda "Tüm dünya bilir ki, benim parayla, pulla, rüşvet ile işim yok. Bu bir süreç, gönlünüz rahat olsun. Mücadeleye devam edeceğiz" dedi. Daha sonra polis aracından indirilirken bir gazetecinin "Neden gözaltına alındınız?" sorusuna "Valla niçin olduğunu biliyorsunuz. Etkili basın, etkili siyasetçi kim varsa susturacaklar" dedi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan açıklamaya göre Büyükçekmece Belediye Başkanvekili Ahmet Şahin de "etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen bazı şüphelilerin beyanları" üzerine, İstanbul Büyükşehir Belediye Spor Kulübü Başkanı F.K'nin belirlediği kişilere para verilmesi sırasında bu paraları teslim almakla suçlanıyor.

Antalya Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara da önceki gün gözaltına alınmıştı.

Seçim için hodri meydan

Operasyonların ardından CHP Genel Özgür Özel, partisinin MYK'sını olağanüstü topladı. Özgür Özel, oCHP Genel Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında "Artık bu ülkeyi milletin rızasıyla yönetmek istemedikleri çok açık. Milletin elinde kalan tek şey olan sandığı ortadan kaldırmak istiyorlar ve bunun provalarını yapıyorlar" dedi ve şunları ekledi: "Sandığın olmadığı otoriter bir yönetimi millete dayatıyorlar. Biz bu kötülüğe karşı 108 gündür meydanlarda direniyoruz. 108 günde toplam 150 milyar dolar harcadılar, yani 6 trilyon liraya mal oldu bu yaptıkları. 108 gündür millet daha da fakirleşti, ülkemizin dünyadaki itibarı daha da zedelendi, iç barışımız git gide zayıfladı ve geriledi."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "CHP'nin birinci parti olması diye bir durum söz konusu değil. Şu anda Türkiye'de birinci parti AK Parti'dir" sözlerinede basın toplantısında yanıt veren CHP lideri Özel, "Hodri meydan, 2 Kasım Pazar. Madem birinci partisin gel. Allah'ın korkağı, sen birinci parti olsan parande atarak sandığa gidersin" diye seslendi.

Amasya mitingi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin önceki akşam Amasya’da düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinginde de konuştu. Özel, "Bir ülkede iktidarı kazanmanın yolu halkın rızasını almaktan geçer, öyle olmalıdır. Geçmezse orada kimse dönüp kimse milletin derdiniz dinlemez, işini görmez. Son dönem halkla bağını koparmış, artık halkın gözünden de gönlünden de düşmüş bir iktidar var. 19 Mart darbesini yapmak, İmamoğlu'nu görevinden uzaklaştırmak ve bunun karşılığında düşen borsayı toplamak, çıldıran dolar kurunu düzeltmek için bize bunun maliyeti 6 trilyon lira oldu” dedi. 

Özel: Arkadaşlarımız esir

Özgür Özel, dünkü bir kabulde yaptığı konuşmada da iktidarın düşman hukuku uyguladığını söyledi. Özel, şunları ifade etti: "Arkadaşlarımız için üzgünüz ama mesele düşman hukukudur, mesele artık, esirdir onlar. Cumhuriyet Halk Partisi iktidarına, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinin, Atatürkçülerin iktidarına karşı girişilen darbede esir düştü arkadaşlar. Günü gelince esirlerimizi geri alacağız, ne yapalım.”

DEM Parti'den tepki

DEM Parti Eşbaşkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, Semsûr Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in gözaltına alınmasına hemen tepki gösterdi. Eşbaşkanlar, sanal medya hesaplarından yaptıkları açıklamada, halkın iradesine saygı duyulması gerektiği vurgulandı. 

Tuncer Bakırhan, "Gözaltı operasyonları, halkın iradesine ve demokratik siyasetin temel ilkelerine yönelik kabul edilemez müdahalelerdir. Bu uygulamaları kınıyor ve reddediyorum. Yerel yönetimlere yönelik sürdürülen bu saldırı ve gözaltı dalgası, hukuksuzlukları derinleştirerek en büyük zararı toplumsal barış umuduna vermektedir. Türkiye’nin bugün ihtiyacı olan şey, artan baskı ve antidemokratik uygulamalar değil, aksine demokratikleşme adımlarının kararlılıkla atılmasıdır. Gerçek toplumsal barış, ancak diyalogun güçlendirilmesi ve hukukun üstünlüğü ilkesinin her alanda egemen kılınmasıyla sağlanabilir. Barış ve demokratik toplumu inşa etme sürecinin bu hukuksuzluklarla tartışılır hale getirilmesi kabul edilemez. Bu hassas süreç, tüm toplumsal kesimlerin katılımı ve ortak akıl ile yürütülmelidir. Demokratik değerlerin korunması ve toplumsal barışın tesisi için seçilmiş iradeye yönelik her türlü saldırının derhal son bulmasını talep ediyoruz" dedi.

Tülay Hatimoğulları ise şunları ifade etti: "Seçilmişlere, Türkiye halklarına yapılan bu eziyetten vazgeçilmelidir. Adıyaman Belediye Başkanı Abdurrahman Tutdere, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in gözaltına alınmasını kabul etmiyoruz. Halkın sandıkta verdiği kararlara saygı gösterilmemesi, halkın iradesinin tanınmaması toplumda derin yarılmalara neden oldu/oluyor. Bu operasyonlar çözüm değil, demokratik Türkiye’ye giden yolu tıkamaktır. Bir kez daha demokratik siyasetin önünün açılması çağrısı yapıyoruz."

Masayı daraltmayın

DEM Parti Eşbaşkanı Tuncer Bakırhan, Bodrum'da düzenlenen "Barış ve Demokratik Toplum Buluşması"nda bu konunun üzerinde durdu. Sürecin ruhuna uygun olmayan gelişmelerin yaşandığına dikkat çeken Bakırhan, "Kürt meselesi konuşulurken demokratik muhalefet yürütenleri baskılarsanız sürece zarar verirsiniz. Gözaltılarla ve saldırılarla hukuku rafa kaldırarak, masayı daraltarak süreci toplumsallaştıramazsınız. Sürecin ruhuna uymayan bu yanlışları kınıyoruz. Mağdur olan dinamiklerin yanında olacağız. Biz yıllardır demokrasi mücadelesinde yolumuza devam ettik. İstanbul'da 16 milyonun iradesi aynı zamanda bizim de irademiz. Herkes için hukuk diyoruz. Biz direnç ve kararlılıkla adım atarken bu tür adımlar halkın güvenini sarsıyor. Türkiye ne çektiyse demokrasinin olmamasından çekti. Bu anlamada iktidarı antidemokratik adımlardan vazgeçmeye çağırıyoruz. Kürt meselesini demokratik yollarla çözmeye davet ediyoruz. Silahların bırakılmasının tartışıldığı bu süreçte insanların umutlu olması lazım. Son dönemde haksız yere tutuklanan belediye başkanlarının tutuksuz yargılanması lazım" dedi.

Demokratik akla davet

Bakırhan'da Muğla'daki buluşmada da bu konunun üzerinde durdu. İktidarın politikaları nedeniyle insanların sürece karşı kaygılarının olduğunu ifade eden Bakırhan, geçmiş hataların yenilenmemesi gerektiğini vurguladı. Bakırhan, CHP'li başkanların serbest bırakılmasını isteyerek, "Demokrasi ve hukukun olmadığı bir sistem kimseye kazandırmamıştır. Toplumun tüm kesimleri tedirgin. Madem usulsüzlük ve yolsuzluk aranıyorsa gidilsin kayyum ile yönetilen belediyelere baksınlar. İktidara sesleniyorum; bu tarihi dönemde bu tür uygulamalara tenezzül etmeyin. Biz parti olarak bu hukuksuzlukların karşısında dururuz. Barış iklimini hep birlikte sağlamalıyız. Bu sürece kimseyi dışlamadan katkı sağlamalıyız. İktidarı demokratik akla davet ediyoruz. Herkes ikna olsun diye lafları süzerek söylüyoruz" şeklinde konuştu. 

CHP'yi ziyaret

DEM Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Eşbaşkanlar Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan başkanlığında partinin Genel Merkezi’nde olağanüstü toplandı. MYK toplantısında, “Barış ve Demokratik Toplum Süreci” ve CHP belediyelerine yönelik operasyonu ile DEM Parti İmralı Heyeti’nin Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşme ve bir grup gerillanın silahları imha töreni konuşuldu. Eşbaşkan Tülay Hatimoğulları ve beraberindeki heyetin dün saat 15.00’te CHP Genel Merkezi’ne giderek Özgür Özel ile bir görüşme gerçekleştirmesi bekleniyordu.

 

* * *

Tunç Soyer de tutuklandı 

İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik soruşturmada en az 35 kişi için tutuklama kararı çıktı. Tutuklananlar arasında İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin eski başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve eski İzbeton Genel Müdürü Heval Savaş Kaya da bulunuyor. Soyer'in avukatı Murat Sayın,  siyaseten verilmiş bir kararla tutuklandığını vurguladı. 1 Temmuz'da başlayan soruşturma kapsamında toplam 138 kişi gözaltına alınmıştı. Bunlardan 99'u, 4 Temmuz'da tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmişti.

 

* * *

Timur Soykan gözaltına alındı

Gazeteci Timur Soykan Cumartesi günü gözaltına alındı. Avukatı Ener Ermaner, Soykan'ın Cumartesi günü CHP'li belediye başkanlarının gözaltına alınmalarının ardından yazdığı üç sosyal medya paylaşımı nedeniyle gözaltına alındığını söyledi. Ermaner, müvekkiline "sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayma" suçlaması yöneltildiğini söyledi. Türk Ceza Kanunu'na göre bu suçu işleyenlere bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası veriliyor.