Herkese barış Kürtlere savaş

Tülay Hatimoğulları

Tülay Hatimoğulları

  • HEDEP Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, Türk Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK), Filistin’den Ukrayna’ya kadar ateşkes ve barış lafazanlığı yapıp Kürtlere karşı savaşa devam kararı almasına tepki gösterdi.
  • Hatimoğulları, sözüm ona Filistinli çocuklara sahip çıkarken Rojava’da Kürt çocuklarını katletmeyi sürdürdüğünü belirterek, böyle bir rejimin başka bölgede barış talep etme ne hakkı ne hukuku ne de meşruiyeti olduğunu vurguladı.

HEDEP Eşbaşkanı Tülay Hatimoğulları, Türk devletine bir an önce Rojava’da devam eden saldırılara son vermesi çağrısında bulunarak, “Kürt halkının Suriye'de elde etmiş olduğu statü, bir an önce hukuksal bir zemine kavuşmalı” dedi. 

Eşbaşkan Hatimoğulları, temaslarda bulunmak üzere dün Dîlok'a geldi. Riha-Dîlok karayolu çıkışında bulunan otoyol gişe çıkışında karşılanan Hatimoğulları ve beraberindekiler, ardından merkez Şahinbey ilçesine geçti. Hatimoğulları, partisinin İlçe binası önünde gerçekleşen halk buluşmasına katıldı. Dîlok’un özel uygulamaların merkezine dönüştürüldüğünü belirterek, kentte partilerine yönelik baskıları hatırlattı. Dîlok’ta devrimci yurtseverliğin gelişmesine büyük katkıları olan şehitler Burhanettin Bolu, Vakkas Dalkılıç ve Abdulsamet Sakık’ı anan Hatimoğulları, “Mücadeleyi bugüne taşıdılar. Devrimci mücadele ve emek mücadelesinde Mustafa Yılmaz, köylü yoldaş Mehmet Ayık, Mustafa Kırmızı’yı sizlerin huzurunda saygıyla anıyorum. Antep ödemiş bütün bedellerin üzerinde bugüne kadar mücadele ede ede gelmiş bir örgütümüz oldu. Evet zaman zaman eksiğimiz olmuştur. Zaman zaman duraksamalarımız olmuştur ama hiçbir zaman mücadele burada kesintiye uğramadı, bundan sonra da yine sorunlarımızı aşa aşa bu kesintilere de yol vermeyecek şekilde sürdüreceğiz” dedi.

7 maddede Kürt düşmanlığı

Barış hakkını savunmaya, savaşa karşı çıkmaya devame ttikmlerini belirten Hatimoğulları, Türk Milli Güvenlik Kurulu’nun (MGK) son toplantısından sonra yayınlanan 7 maddelik bildiriye dikkat çekti. Hatimoğulları, “Bu 7 maddenin içinde 3 madde var ki Azerbaycan-Ermenistan sorununa, Rusya-Ukrayna savaşına, İsrail-HAMAS çatışmasına değiniyor. MGK, 7 maddelik kararında, bu üç yerdeki savaş ve çatışmaların bir an önce bitmesi, acil ateşkes ilan edilmesi isteniyor. MGK, aldığı kararda Gazze’deki ateşkesin tamamen bir sürece yayılarak devam etmesini istiyor fakat aynı MGK’nın 7 maddelik belgesinde de Rojava’ya saldırıya devam, Kürt halkına saldırıya devam, diyor. Orada ağlayan Filistinli kadınlara, ölen çocuklara sözüm ona sahip çıkarken Rojava’da Kürt çocuklarının katledilmesine, sivil alanların İHA ve SİHA’larla bombalanmasına devam, diyor. Bunu kabul etmemiz mümkün değil. Zaten kendi evinde barışı sağlayamayan bir rejimin bölgede barış talep etme ne hakkı ne hukuku ne de meşruiyeti vardır. Bir an önce Rojava’da devam eden saldırılar son bulmalı. Kürt halkının Suriye'de elde etmiş olduğu statü, hukuksal bir zemine bir ana önce kavuşmalı” şeklinde konuştu.  

Tecrit, artık kabul edilemez

Cezaevlerinde "Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm" talebiyle açlık grevi başlatıldığını hatırlatan Hatimoğulları, şöyle devam etti: “Kürt sorununu bölgede devam eden savaş ve çatışmalarla ifade ediyoruz. Bugün Sayın Öcalan üzerindeki tecrit devam ediyor. Yıllardır uygulanan ağır tecrit kabul edilemez seviyeye ulaşmıştır. Biraz önce bir annemizle konuştuk, yüzde 90 engelli bir çocuğunun cezaevinde neler çektiğini bizlere anlattı. Yüzde 90 engeli olan bir insanı cezaevinde tutan bir vicdansızlık Filistin halkıyla dayanışacakmış. Yalanın daniskası bu. Cezaevinde insanların içinde bulunduğu koşullar çok ağır. Bir kere Türkiye’nin yasalarına göre; cezaevlerinde hiçbir ağır hasta tutsak kalmamalıdır. Raporlar ortadadır, ATK yanlı davranmaktadır. Derhal hasta tutsaklar serbest bırakılmalıdır. Sayın Öcalan’ın üzerindeki ağırlaştırılmış tecridin ortadan kalkması ve fiziki özgürlüğüne kavuşması için ayın 27’sinde cezaevlerinde açlık grevleri başladı. Şubat’a kadar dönüşümlü olarak sürdüreceklerini ifade ettikleri açlık grevlerinde amaç Sayın Öcalan’ın üzerindeki tecridin kalkması ve onun fiziki özgürlüğüne kavuşmasıdır. Bunun bir diğer anlamı şudur; Kürt sorunun barışçıl ve demokratik çözümünü istiyorlar. Yani insanlar bedenlerini açlığa bu nedenle yatırdılar. Umut ediyoruz ki; bu açlık grevleri ağır tablolarla sonuçlanmadan taleplerinin yaşama geçmesiyle birlikte son bulur.” 

Hatimoğulları ve beraberindekiler, buluşmanın ardından Şahinbey ilçesi Karayılan Mahallesi esnafını ziyaret etti. Esnafın sorun ve taleplerini dinleyen Hatimoğulları, yaşanan olumsuzluklara karşı çözümün demokratik siyasette olduğunu belirtti. Hatimoğulları, Dîlok temaslarını aile ziyaretleri ile sonlandırdı. ANTEP

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.