Önümüze-yolumuza bakmak

Figen YÜKSEKDAĞ yazdı —

  • Bütün politik göstergeler, muhalefeti önünü göremez hale getirmek isteyen zorbalara karşı her durumda önümüze bakmamızı koşulluyor. Önümüz 8 Mart, Newroz ve kendini tazeleyerek yeni bir güne uyanış. Hapishanelerde ise tecride ve zulme karşı özgürlük halayları kuruluyor. 

Böyle zamanlarda en son söyleyeceğinizi en başta söylemek en iyisidir. Hiçbir kafa karışıklığına, belirsizliğe, tereddüte düşmeden yürümek böyle mümkün olur. Demokratik siyasete inananlar, haklılığından şüphe etmeyenler, tavrını en baştan belirleyenler, yol açarak yürümeyi de belirler. Zulüm ne kadar ağır ve ahlaksız, basınç ne kadar güçlü olursa olsun anı kazanarak geleceğe yürüyebilirsiniz.

Bugün her şeyden önemli olan, tam da bu anı faşizmin kazanmasına izin vermemektir. Siyasi iktidar bütün varlık-yokluk mücadelesini HDP’ye bağlamış durumda. Aylardır bir dizi başarısızlık, yenilgi, toplumsal dayanaklardaki dibe vuruş durumundan kurtulmanın çaresini yine HDP’ye, Kürtlere, demokrasi güçlerine saldırıda görüyor. Böyle kazanabileceğini sanıyor. Aynı hesapları yapıp farklı sonuç elde edeceğini sanan müflis tüccarlar gibi. Daha önce çok kereler parti de kapattılar, dokunulmazlık kaldırıp, kayyum atayıp, siyasetçileri hapse de attılar. Sonuç ortada: 5 yıldır memleket daha çok kaybetti ama kendileri de kaybetti. Bütün anlam ve değerlerini tüketip, iktidara sülük gibi yapışmış zararlı bir organizmaya dönüştüler sadece.

Bizlere her vurduklarında geri sayımları ilerliyor. En son hepsini toplasan yüzde 40’lardaydılar, şimdi 30’lardan geriye sayıyorlar. Emin olun daha gerisi ve dibi de var. HDP’nin ve bizlerin tek suçu ise dipsiz ve uçsuz-bucaksız sayılan, aşılmaz, yenilmez görülen bir iktidarın fani olduğunu ve sonunun geldiğini kanıtlamak. Bununla da sınırlı kalmayıp, kaybettirmeye yazgılı sayılan halklara, kazanabileceğini ve en gözü dönmüş saldırılar karşısında yıkılmayacağını göstermek. Çağımızın yeni direniş ve varoluş çizgisi bu koşullar içinde ortaya çıktı ve gelişimini sürdürüyor. Türkiye’de demokrasi, özgürlükler, adalet ve bu temeldeki Kürt sorunu olduğu müddetçe de kendini sürdürecek.

Meclis’e gönderilen yeni fezlekeler, halk iradesinin bir kez daha gasp edilmesine yönelik hazırlıklar, HDP’yi kıpırdayamaz hale getirme operasyonları, tam da bu nedenle başarılı olamayacak. Aksine sistemi daha zayıflatan, güvenilmez, kuralsız, çivisi çıkmış yanını merkeze yerleştiren bir rol oynayacak. Siyasi iktidar ve malum kamuoyu, HDP’yi ve milyonlarca seçmenini nesneleştirerek tepeden, dışarıdan akıl yürütürken, asıl önemli olan bizlerin, halklarımızın aklı ve iradesinin yönüdür.

Çok açık ki son saldırı paketi de demokratik siyasetin saflarında dikkat dağılması, tereddüt, karmaşa ve gündem önceliklerini değiştirme basıncı yaratmayı hedefliyor. Aynı zamanda savunmaya itme amacı taşıyor. Siyasetin boynuna dolanan zincirin kırılıp atılacağı zayıf halka tam da burasıdır işte. Halk muhalefetini önünü göremez hale getirmek, siyaset sahasında sürekli bir darbe, OHAL havası estirip doğrultu kırılması yaratmak ve dağıtmak için düzenlenen saldırıları bir duruş netliği ve kendi gündeminde ısrarla püskürtmek mümkündür.

HDP’ye yeni bir dokunulmazlıkların kaldırılması, kapatma tehditi ve kriminalize etme operasyonu düzenlenmesi elbette önemlidir ve bir sınavdır. Ama artık bizim sınavımız değildir. Sistem siyasetinin kucağına bırakılmış, durmadan ateş oyunları oynayan iktidarın cephaneliğine yığılmış tahrip gücü yüksek bir bombadır, sözkonusu olan. Bugüne kadar hep demokratik siyasetin bağrında patlatıldı ve HDP bu şiddete dayanıklılık geliştirerek var oldu. Her seferinde dayanma çatısı yükseldi. Bugün de elinde haklılığı berhava edecek etkili silah kalmayan, olan silahlarıyla da kendini tahrip ve tehdit eden iktidar karşısında otokontrolünü yükselterek başarı sağlayabilir. Eldeki olanakların, reel politik dayanakların durumu parlak değilse de plana, hedeflere, ilkelere bağlılık, gelişim ve başarı için en önemli güvencedir.

Halk denilen hakikat, yani bizim çoğul kimliğimiz, bu bağlılığın değerini ve gücünü bilir. Reel politiğin canavarca düzeninin sayısız tezgahından, hücumundan bu değer ve güçle çıkmadık mı? Bu düzenin geçer akçe kuralları, bizim varolduğumuz halk hakikatinin gözünde beş para etmez. Haysiyet, siyaset pazarının yağmalanacak hammaddesi değildir. Zorla, zulümle, hileyle, darbeyle işgal edilebilen tek bir insan aklı ve vicdanı yoktur. İşte HDP ve onda simgeleşen halkların bilinci hakkında hala öğrenemedikleri de bunlardır.

Çok uzağa gitmeye gerek yok; son 5 yıla bakın. Ateş ve zulüm sağanağı altında ne yapıldıysa, neredeyse partisiz, örgütsüz, dayanaksız yapılmıştır. Belediye eşbaşkanlarının hapsedildiği, yerel yönetimlerin kayyumlarla gasp edildiği, sayısız kez parti örgütlerinin içinin boşaltıldığı, sokağın cehenneme çevrilip insanların parti binalarına giremez hale getirildiği şartlarda siyaset tarihinin en özgün başarıları elde edildi. Bugün HDP’nin en kıpırdayamaz hale geldiğinde dahi eriyip gerilemediğini gördüklerinde, öfke ve çaresizlikle halka lanet edip beddua okuyorlar. Kibir ve küstahlıktan sıyrılıp o halkı bir parça anlasalardı, bedduanın dönüp dolaşıp sahibini bulduğunu da bilirlerdi. Ama onlar için ne yazık ki, en iyi bildikleri şey küfretmek ve lanet etmek.

Bütün politik göstergeler, muhalefeti önünü göremez hale getirmek isteyen zorbalara karşı her durumda önümüze bakmamızı koşulluyor. Önümüz 8 Mart, Newroz ve kendini tazeleyerek yeni bir güne uyanış. Hapishanelerde ise tecride ve zulme karşı özgürlük halayları kuruluyor. Kadınlar, Kürt halkı ve tüm emek, özgürlük, barış güçleri, hareketin bağrından gerçeği ve yaşamsal taleplerini haykıracaktır. Siyasi iktidar ve zulüm baronlarının HDP’yi kapatma saldırısı, tekçi faşist sistemi güvenceye almak için Anayasa’yla oynama operasyonları, kara mizah örneği uzay ve insan hakları kumpanyaları süredursun, halklarımızın özgür bilinci ve iradesi süreci belirleyecektir. Başaracağız; bir kez daha… Başında da sonunda da bu hikayeyi direnenler yazacak.

* Kandıra F Tipi Cezaevi, 03.03.2021

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.