Sözümüzü ortaklaştıralım

Kadın Haberleri —

TJA

TJA

  • Kadın ve Anayasa Komisyonu: “Yeni anayasa tartışmasına kadınların sözünü taşımak, barışın toplumsallaşması için ortak mücadeleye çağırıyoruz. Gelin, tartışmalarla güçlenerek sözümüzü ortaklaştıralım”

Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) tarafından kurulan Kadın ve Anayasa Komisyonu, yeni anayasanın hazırlanması sürecinde kadınların da komisyonda yer alması için çağrıda bulunmak amacıyla Cemil Paşa Konağı'nda basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya TJA aktivistleri, Rosa Kadın Derneği, ekoloji aktivistleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM), Demokratik Bölgeler Partisi (DEM), Amed Barosu Kadın Hakları Merkezi, Özgürlük için Hukukçular Derneği, İnsan Hakları Derneği (İHD) Kadın Komisyonu katıldı. Açıklamanın Türkçesini TJA aktivisti Ayla Akat Ata, MED-DER Eğitmeni Dilan Şeveşoğlu Kürtçesini okudu.

Barış toplumsallaşmalı

Türkiye’nin son 40 yılına Kürt meselesinin çözümsüzlüğü nedeniyle yaşanan çatışmanın damga vurduğunu belirten Ayla Akat Ata, siyasal, toplumsal ve kültürel yapının tamamının bu çatışmanın zikzaklarıyla şekillendiğini söyledi. Son Kürt isyanının Türkiye’deki tüm politik mücadeleleri, toplumsal hareketleri ve ittifak ilişkilerini köklü biçimde etkilediğini dile getiren Ayla Akat Ata, “Türkiye kadın kurtuluş hareketi, pek çok farklı bileşeniyle birlikte Kürt meselesi ekseninde barış sözünü kurmak, yaygınlaştırmak, barışın sadece tepede konuşulan bir güvenlik meselesi olarak değil, politik ve toplumsal bir mesele olarak, inşa edilecek bir süreç olarak kavranması yolunda önemli kazanımlar elde etti” diye belirtti.

Başarı sağlanmazsa milliyetçilik yükselir

Bugün barışın toplumsallaşması ve aşağıdan inşa edilmesi mücadelesi her zamankinden daha elzem olduğuna vurgu yapan Ayla Akat Ata, “Barışın toplumsallaşması süreci, tek bir taleple ve bir seferde yapılacak bir hamleden çok sürekli, ısrarlı, ittifaklar örerek ve ittifak ağlarını genişleterek yürütülecek, uzun soluklu bir mücadeleyi ve çalışmayı gerektiriyor. Yaşadığımız coğrafyadaki kadınlar, erkek egemen zihniyetin, kapitalizmin, militarizmin, şovenizmin ve dinciliğin birbirine eklemlenmiş işleyişinden çok büyük şiddet görmüş ve buna karşı çok mücadele etmiştir. Kadın cinayetlerinden yoksulluğa, nefret saldırılarından yok sayılmaya, kadın emeğine el konulmasından her alanda şiddetlenen cinsiyetçiliğe çok zor bir 10 yıl geçirdik. Zira başarılamayan, yeşertilemeyen her barış sürecinden sonra daha güçlü bir militarizm, savaş, şiddet, şovenizm ve milliyetçilik dalgası yükselir” şeklinde belirtti.

İnşanın somut talepleri

Ayla Akat Ata, açıklamanın devamında şu ifadelere yer verdi: “Barış inşası için çok somut, kimi temel taleplerimiz var; tüm kayyumların geri çekilerek kayyum uygulamasına son verilmesinden, Terörle Mücadele Kanunu’nun yürürlükten kaldırılmasına, başta hasta tutsaklar olmak üzere tüm siyasi tutsakların özgürlüğünden siyasetin suç olmaktan çıkarılmasına ve İstanbul Sözleşmesine geri dönülmesine bu talepler ortak mücadelemizle şekillenmiş taleplerdir.

Amacımız sesleri ortaklaştırmaktır

Özgür kadın hareketi hem bu taleplerin taşıyıcısı hem de barış sürecinin esas öznelerinden biridir. Barış inşasının sadece Türkiye ile sınırlı değil, Rojava dahil 4 parçada Kürtlerin yaşamıyla, siyasi iradesiyle ve bilhassa güvenliğiyle ilişkili olduğunu biliyoruz. Bu bağlamda hem Türkiye içinde hem sınır ötesindeki tüm militarist girişimlerin, askeri operasyonların karşısında, enternasyonalist bir perspektifle diğer tüm müttefiklerimizle birlikte bir barış koalisyonu örmek için mücadele edeceğiz. Amacımız sesleri ortaklaştırmaktır.

Herkesin barışa ihtiyacı var

Bugün Türkiye’de; kadınlardan geniş işçi ve emekçi kesimlere, Alevilerden Kürt toplumuna, siyasi tutsaklardan gençlere, LGBTİ+lardan azınlıklaştırılmış gruplara kadar herkesin barışa ve demokrasiye ihtiyacı var. Barışın, demokratik toplumun ve yeni bir demokratik zemin oluşmasının mümkün olduğunu, pek çok kesimin farklı biçimlerde bunu talep ettiğini biliyoruz, amacımız bu sesleri ortaklaştırmaktır.

82 anayasası değişmeli

Öte yandan cunta döneminde darbeciler tarafından hazırlanmış ve Türkiye’nin son 40 yıllık dönemindeki bütün anti-demokratik uygulamalara temel teşkil etmiş 82 anayasasını değiştirmek sadece Kürt özgürlük hareketinin değil pek çok politik hareketin, çok uzun yılladır temel taleplerindendir.  

Kadınların sesi ve sözü olmak istiyoruz.” 

Ortak mücadele çağrısı

Açıklamada, barışa inanan tüm kadınlara seslenilerek şunlar ifade edildi: “Çağrımız barışa inanan tüm kadınlaradır; inancınızla, kaygılarınızla, barışa dair beklediklerinizle, eleştirilerinizle gelin, tartışmalarla güçlenerek sözümüzü ortaklaştıralım. Kürt kadın hareketi bu tartışmayı yürütecek birikime sahiptir, yeni anayasa tartışmasına kadınların sözünü taşımak için kararlıdır, bugünün kritik politik ikliminde barışın toplumsallaşması için yaşadığımız coğrafyadaki tüm kadınları ortak mücadeleye çağırıyoruz. Bu topraklarda, tüm ezilenlerin, sömürülenlerin ve mücadele edenlerin eşit ortak yaşamını, kadınların öncülüğünde kuracağımıza inancımız tamdır. Çağrımız bu inancı paylaşan tüm kadınlaradır.” AMED

 

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.