30 yıldır çiçek açıyor

• Melek Turay, hobiden geçim kaynağına dönüştüğü çiçekçilik işiyle hem ekonomik krizle mücadele ediyor hem de kadınların kendi ayakları üstünde durması gerektiğinin mesajını veriyor.

En kısıtlı imkanlarla dahi dokundukları her şeyi güzelleştiriyor, yeniliklerin kapısını aralıyorlar. Öz yeterliliği biliyor, yoktan yaratıyor ve en olmazı dahi olur kılıyorlar. Bunların sonucunda ise tüm hayatı felç eden koşullara karşı ayakta kalabiliyorlar.

56 yaşındaki Melek Turay da emeği ve üretimiyle şu anki ağır ekonomik krize karşı ayakta duran kadınlardan.

Turay, Mêrdîn’in (Mardin) Stewrê (Savur) ilçesine bağlı Bakûstan (Bağyaka) köyünde dünyaya geldi. Henüz 20’sinde evlendirildikten sonra, 1991 yılında 24 yaşındayken, Amed’eyerleşti. Amed’e taşındığında çiçek yetiştiriciliğini öğrendi, kısa bir süre sonra ise yetiştirdiği çiçekleri satarak geçimini sağlamaya başladı. Turay, her Perşembe günü Sûr ilçesinde tezgahını açıyor.

Doğa sevgisi ekmek kapısına dönüştü

Bu işe nasıl başladığını ve ne gibi sorunlarla karşılaştığına ilişkin Jinnews’e konuşan Turay, öncelikle toplumsal cinsiyet rollerini eleştiriyor ve erkeği kadından daha üstün kılacak bir özelliğinin olmadığını söylüyor.

30 yıldır çiçekçilik yapan Turay, “Kadınların erkeğin baskısı altında kalmaması gerektiğinin, kadınların ekonomik açıdan kalkınmasının zor olmadığının” altını çiziyor. Öte yandan, kadın olarak hayata tutunma amacının yanı sıra doğayı çok sevdiği için de çiçekçilik yaptığını paylaşıyor.

 

 

Hobiden geçim kaynağına

Turay, çiçekçilik yapmaya başladığı süreci şöyle anlatıyor: “32 yıl önce Amed’e taşındık. Burada çiçek ekiciliğinin olduğunu gördüm ve ben de çiçek ekmeye karar verdim. Başlarda satmıyordum, süs olsun diye çiçek yetiştiriyordum ve bu beni çok mutlu ediyordu. Komşularım, eşimin babası evime geldiklerinde çiçeklerimden alıyorlardı. Sonra çiçekçilik yapmaya karar verdim ve her perşembe buraya gelip çiçek satıyorum.”

Kadının iradesine baskı

Konuşmasının devamında ataerkil zihniyetin kadınlar üzerinde baskı kurarak iradelerini yok etmeye çalıştığını kaydeden Turay, kadınlara ekonomik özgürlüklerini ellerine alma, okuma, çalışma ve dışarı çıkma çağrısı yaptı.  

‘Ağaçlarımızı neden yakıyorlar?’

Özellikle her yaz Kurdistan ve Türkiye’de bilinçli olarak çıkarılan orman yangınlara dikkat çeken Turay, “Doğayı, ağaçları ve toprağı çok seviyorum. Doğanın olduğu yerde her şey vardır. Suyun, toprağın, ağacın olmadığı yerde insan da olamaz. Doğa yakılıyor ve biz de yanıyoruz. Ağaçlarımızı neden yakıyorlar? Biz fakir ve baskı altında olan bir halkız. Ellerini ağaçlarımızdan çeksinler” sözleriyle yangınlara dair üzüntüsünü ifade ediyor. AMED