Alman basını: Edepsiz Erdoğan

Dünya Haberleri —

Erdoğan ve Olaf Scholz / Foto:AFP

Erdoğan ve Olaf Scholz / Foto:AFP

  • Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya ziyaretine ilişkin yankılar sürüyor. Alman basını, Erdoğan’ın Türkiye’de İsrail konusundaki tutumu nedeniyle kendisini alkışlatırken, Berlin’de hiç de öyle konuşmadığına dikkat çekiyor. 

Erdoğan’ın Mayıs’ta düzenlenen seçimlerden sonraki ilk Almanya ziyareti basında hala yorumlanıyor. Bunun temel nedeni, Erdoğan’ın Almanya dönüşü yaptığı açıklamalardaki tutarsızlık ve küstahlık. 

Frankfurter Allgemeine Zeitung (FAZ) “Erdoğan’dan edepsizlik” başlığı altında yayımladığı yorumda Türk cumhurbaşkanının Almanya dönüşü yaptığı açıklamaları eleştirdi. Gazete editörlerinden Eckart Lohse kaleme aldığı yorumda Erdoğan’ın Berlin’de iken İsrail konusunda sözlerine dikkat ettiği, ancak döner dönmez sözlü saldırılarını sürdürdüğüne vurgu yaptı. Türk cumhurbaşkanının Milli Türk Talebe Birliği’nin genel kurulunda yaptığı konuşmayı kast eden Lohse, Erdoğan’ın burada Alman başbakanından “diğeri” şeklinde bahsetmesini “gereksiz küstahlık” olarak değerlendirdi. 

‘Önce görüş, sonra çekiştir’

Erdoğan’ın Berlin’de farklı, Türkiye’de farklı konuştuğuna taz gazetesi de dikkat çekti. Cem-Odos Güler tarafından kaleme alınan “Önce görüş, sonra çekiştir” başlıklı yorumda Alman Başbakan Olaf Scholz ile görüşmesinin ardından yapılan ortak basın toplantısında Erdoğan’ın Filistin’deki durumla ilgili ılımlı bir üslup kullanırken, İstanbul’da Alman hükümetine hitaben suçlayıcı sözler sarf ettiğine dikkat çekildi. Scholz ile görüşmenin Erdoğan’ın yansıttığından yapıcı geçtiği belirtilen yorumda, Türk cumhurbaşkanının ekonomik durum nedeniyle AB ile yeniden yakınlaşmaya çalıştığı belirtildi.

Makalede Federal Hükümetin görüşme sonrası açıklamasına da yer verildi. Gazze’deki savaş bağlamında İsrail ve Hamas hakkında yaptığı açıklamalar nedeniyle Erdoğan’ı bu süreçte ağırlaması yoğun eleştirilen Alman hükümeti, tepkiler karşısında görüşmenin yapıcı boyutlarını öne çıkardı. Buna göre Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarının sonlandırılması, Ankara’nın AB üyelik sürecinin ilerletilmesi, AB-Türkiye Mülteci Anlaşması’nın canlandırılması ve camilerde görevli imamların Almanya’da eğitilmesi, üzerinde hemfikir olunan gündemlerdi. 

‘Erdoğan taktik yaptı’

İkinci Alman Televizyonu (ZDF) ise Erdoğan’ın Berlin’de taktik yaptığı yorumuna yer verdi. ZDF İstanbul temsilcisi Carsten Rüger makalesinde, Türkiye-Almanya maçına atıfta bulunarak Ankara’nın iki “deplasman zaferi” sağladığını belirtti. Erdoğan’ın gençliğinde Kasımpaşa’da top koşturduğunu hatırlatılan yorumda, Scholz ile ortak basın toplantısında İsrail’e dönük ‘terör devleti’ ve ‘faşizm’ suçlamalarını tekrar etmemesini taktik savunma olarak değerlendirildi. Zira Erdoğan, dönüş yolunda uçaktaki gazetecilere Almanya’daki görüşmelerine ilişkin “İsrail’in bir terör devleti olduğunu açık net olarak söyledik” dedi. ZDF, Erdoğan’ın Almanya’nın hem siyaset hem spor bakımından memnun bir şekilde ayrıldığı yorumunu yaptı. 

Erdoğan’ın Almanya dönüşü açıklamaları Rheinische Post gazetesinde de yorumlandı. Susanne Güsten yorumunda şu değerlendirmeyi yaptı: “Recep Tayyip Erdoğan Berlin’den Türkiye’ye döndüğü gibi retorik kadife eldivenleri çıkardı. Federal Başbakan Olaf Scholz ile görüşmesinde Türk Cumhurbaşkanı Gazze savaşına ilişkin nispeten ihtiyatlı bir dil kullandı. Bir gün sonra İstanbul’daki bir konuşmasında ‘Bütün Batı dünyası, haçlı emperyalist yapı bir arada’ dedi. Türk medyası Erdoğan’ı Almanya ziyareti sonrası dünya yöneticisi olarak kutlayıp bayram yapıyor.”

Berlin’in Türkiye politikası başarısız

Tagesspiegel gazetesinde Stephan-Andreas Casdorff imzasıyla yayımlanan yorumda Almanya’nın Türkiye politikasındaki başarısızlık vurgulandı. “Erdoğan’ın ziyareti kanıtladı: Alman Türkiye politikası başarısızlığa uğradı” başlığı ile yayımlanan yorumda “Yaklaşım değişikliği uyarısında bulunan mevcut demokratik Türk sivil toplumuna kulak vermek yerine Erdoğan’ın korkunçluklarına göz yumuluyor. Mülteci anlaşmaları için çok önemli olduğu için mi? Bu, uzun vadede zavallı düzeyde oportünist bir gerekçedir” denildi. 

Yorumda sırf bu yıl 50 bin insanın Türkiye’yi terk edip Almanya’ya geldiğine dikkat çekilip, buna rağmen Ankara’nın AB üyelik sürecinin görüşülmesi eleştirildi. Erdoğan’ın reformist, AKP’nin ise bir çeşit Müslüman CDU’su olmadığının altı çizilen yorumda, “Şimdi gerekli olan, birleştirmek yerine parçalayan bir siyasi İslam’a karşı direniştir” çağrısı yapıldı. Yorumun devamında Almanya’da yaşayan üçüncü kuşak Türkiyelilerin Erdoğan’ın ideolojisine terk edilmemesi için net bir tutumun şart olduğu vurgulandı. HABER MERKEZİ

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.