Ava Reş’in öteki tarafı: Hamayak ve Hamazaz
Kültür/Sanat Haberleri —
- İki kardeş; Hamayak ve Hamazaz. 1915 Ermeni soykırımından kaçmak için Digor’dan Erivan’a geçmeden önce topraklarını ve hayvanlarını Kürt komşularına emanet ettiler. “Dönersek mallarımız bizim, dönmezsek sizin” dediler ve gittiler. Bir daha hiç dönmediler.
FELEKXAN SERHAT
Tozlu yollardan Digor’un tek Azeri köyü olan Halıkışlak’ı geçip Kars’a doğru giderken, arabanın camından dışarıya bakıyorum. Sınır sayılan bir nehir, yola eşlik ediyor. Yolun her iki yakasına dikenli teller çekilmiş, nöbetçi kulübeleri dikilmiş. Kimse birbirinin sınırını geçmesine izin vermiyor. Yol yükseldikçe, nehrin karşısındaki bölge daha net görülüyor. Bagaran adında bir Ermeni köyü…
Katledip, Ava Reş’e attılar
Toprakları ayıran suya ‘Ava Reş’ diyor bizim köylüler. Aslında bu su, herkesin bildiği adıyla Aras Nehri. Köylerin, yolların, nehirlerin, toprakların ve taşların bile hikayesinin olduğu bu coğrafyada elbette ‘Ava Reş’in de bir hikayesi var. Çocukluğumda anlatılan iki rivayetten birine göre, suyun altındaki taşların rengi siyah olduğu için nehre bu isim verilmiş. Diğer rivayet de: Yaklaşık bir buçuk milyon insanın katledildiği 1915 Soykırımı’nda Ermeniler katledilerek nehre atılmış, nehir çok insana mezar olmuş. Anlatımlardan hangisi doğru bilinmez ama taşın, suyun, dağın, yolun sesi geçmişe ve tanıklığa götürüyor.
Ani Harabeleri’ni ve nehrin karşısını bir kez daha görmek için çıktığım yolculukta Kesko, Sorxwilî, Bacelî, Pekran ve Elem köylerini geçerken Gomidas Vartabed’in ‘Vay En Azkin’ şarkısını dinliyorum. Ani’ye yaklaştıkça 25 km güneybatısında talan edilen Beş Kiliseler’den Aziz Karapet, Meryem Ana (Surp Astvatsatzin), Aziz Stefanos, Aziz Krikor ve Aziz Sarkis dışında ayakta kalan tek manastır olan Aziz Sarkis’i görüyorum.
Harabelere geldiğimde ise kazılan yerler, zarar gören yapılar, yıkılan mabetler karşılıyor beni. Burası her ne kadar 2012'de UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınmış, 2016'da Dünya Mirası olarak tescil edilmiş olsa da karşılaştığımız manzara endişe verici. Ani Katedrali, Amenaprgiç Kilisesi, Menüçehr Camii ve Aziz Krikor Kilisesi gibi yapılar restorasyon adı altında özünden koparılmış, Ermenilere dair iz bırakılmamış. Ani’nin dili olsa da konuşsa…