Baskını üstlenen yok

Rêdûr Dîjle

Rêdûr Dîjle

  • Kürt Edebiyatçılar Derneği Eşbaşkanı Rêdûr Dîjle, derneklerine yapılan baskının, devlet birimleri tarafından üstlenilmediğini söyledi. 

Amed'in Peyas (Kayapınar) ilçesinde bulunan Kürt Edebiyatçılar Derneği'nin (Komeleya Wêjekarên Kurd) binasına 18 Ocak'ta saat 04.00 sıralarında Türk polisleri tarafından baskın düzenlendi. 6 saatlik aramanın ardından dernekten 150 kitap ve bin 500 gazete sayısına el konuldu. Polis, değiştirdiği anahtarı da Fırat Mahallesi muhtarına bıraktı. Dernek yöneticileri, baskından haberdar edilmedi. 

Dernek Eşbaşkanı Rêdûr Dîjle, baskının korsanvari olduğunu belirtti. Baskına dair herhangi bir tutanağın muhtara verilmediğini aktaran Dîjle, "Baskına ilişkin Diyarbakır İl Emniyeti’ne gittik. Emniyet bizi TEM Şube'ye yönlendirdi. TEM Şube de bize 'böyle bir baskınımız olmadı. Güvenlik Şube'ye gidin' dedi. Oraya gittiğimizde onlar da ‘işimiz değil ve böyle bir baskın yapmadık. Derneklerle biz ilgilenmiyoruz. Valiliğe bağlı Dernekler Masası’nın sorumluluğu’ dedi. Dernekler Masası’na gittiğimizde ise onlar da ‘bizim işimiz değil’ dedi. Baskını kimse üstlenmedi” diye konuştu.

Hukuksuz ve korsan baskın

Emniyet birimlerinin baskını üstlenmemesinin durumun hukuksuz ve korsanvari bir şekilde yapıldığının göstergesi olduğunu kaydeden Dîjle, “Devlet derneğe baskın düzenlemiş ama bunu sahiplenmiyor. Bu da şu manaya geliyor ki; bu baskın korsandır. Bu nedenle bizlerin baskına ilişkin sorabileceğimiz bir kurum kalmadı. Dolayısıyla bu durumu açığa çıkartmak için şikayette bulunacağız. Kısa süre önce müfettişler 10-15 gün dernek binasında yıllık denetim yaptı. Dernekte herhangi bir usulsüzlük görmediler ve her şeyi yasaya uygun, eksiksiz yaptığımız için teşekkür ettiler. Bu niye oldu anlamadık” dedi. 

Yaşananların Kürt diline yönelik baskılardan bağımsız olmadığını vurgulayan Dîjle, şunları söyledi: “Kürtçe ile ilgilenen alanlara dönük bir tahammülsüzlük var. Böyle yaparak bunun önünü kapatmak istiyorlar. Kitap Fuarı’nda baskınlar oldu, kitaplar toplatıldı, çalışanlar gözaltına alındı. Kürt diline, Kürt edebiyatına dönük bu hukuksuz ve korsanvari baskıları hiçbir şekilde kabul etmiyoruz." AMED

 

* * *

ESP'lilere gözaltı

Aralarında ESP Eşbaşkanı Deniz Aktaş ve SGDF Eşbaşkanı Berfin Polat'ın da bulunduğu 20 kişi gözaltına alındı. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında dün İstanbul, İzmir, Ankara, Eskişehir, Yalova ve Diyarbakır'da, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Sosyalist Kadın Meclisleri (SKM), Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu (SGDF) ile Bilim Eğitim Kültür Sanat Araştırmaları Vakfı’nın (BEKSAV) üye ve yöneticilerinin evlerine baskın yapılarak 20 kişi gözaltına alındı. Soruşturma dosyasına gizlilik kararı getirildiği ve 24 saat avukat görüşme kısıtlaması uygulandığı açıklandı.

Aynı soruşturma kapsamında Bilim Eğitim Estetik Kültür Sanat Araştırmaları Vakfı (BEKSAV) binasına da baskın düzenlendi. Vakıf yöneticileri ve avukatlarına bilgi verilmeden yapılan baskında, BEKSAV’ın kapıları kırıldı. Müzik grubu Grup Vardiya’nın da enstrümanlarına el konuldu.

Gözaltına alınan ESP, SKM, SGDF ve BEKSAV üyelerinin isimleri şöyle: ESP Eşbaşkanı Deniz Aktaş, ESP MYK Üyesi Okan Danacı, SKM Genel Sözcüsü Tanya Kara, SKM Genel Meclis Üyesi Senem Nur Pektaş, SGDF Eşbaşkanı Berfin Polat, sendikacılar Meliha Kayacı ve Serpil Topal, ETHA muhabiri Züleyha Müldür, ESP üyeleri Ezgi Gürbüz, Emrah Topaloğlu, Cafer Erözsoy, ESP Sultangazi İlçe Eşbaşkanı Gamze Toprak, Sezgin Zevkibol, Leyla Can, Simay Ada Kart, Erol Tunç, Eylül Öztürk, İbrahim Akbay, Berkan Deveci ve Beyza Nur Samancı. İSTANBUL

 

* * *

Gazeteciler için karar verilmişti

Mesleki faaliyetlerinden dolayı "Örgü üyeliği" suçlamasıyla tutuklanan 6 gazetecinin avukatı Elif Taşdöğen, “Karar önceden verilmişti” dedi. 

İstanbul merkezli yürütülen soruşturma kapsamında 17 Ocak’ta gözaltına alınan gazeteciler Necla Demir, Rahime Karvar, Ahmet Güneş, Welat Ekin, Reyhan Hacıoğlu ve Vedat Örüç, savcılık ifadeleri alınmadan mahkeme tarafından “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklandı. Gazetecilerin tutuklanmasına yaptıkları haber ve tartışma programları gerekçe gösterildi. 

Gazeteci Rahime Karvar’ın hakimlik sorgusunda yer alan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi Elif Taşdöğen, polise ifade vermeyen müvekkilin savcılık ifadesi alınmadan hakimliğe sevk edildiğini anımsatarak, hakimliğin, müvekkiline “Bir şey söylemek istiyor musun, zaten üç avukatın var istersen onlar savunma yapsın” dediğini belirtti. Gazetecilerin tutuklanma kararının önceden verildiğine dikkat çeken avukat Taşdöğen, “Herhangi bir savunma durumu söz konusu olmadı. Kolluk ve savcılık ifadesi alınmadan ceza hakimliğinin müvekkille bu söylemde bulunması hukukun geldiği aşamayı gösteriyor. Kararın önceden hazır olduğunu ya da önceden verilmiş bir karar olduğunun; aynı zamanda savunmanın dikkate alınmadığının göstergesidir. ‘Örgüt üyeliği’ isnadını anlamak için normalde soru sormanız gerekiyor. Hakim oralı bile olmadı” şeklinde konuştu. İSTANBUL

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2025 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.