Bu sınırlar kaldırılmalı
Yurt Dışı Haberleri —
- İsviçre’nin Lozan kentinde KNK ile birçok aydın, sanatçı, siyasetçi ve aktivistin katıldığı “Yeni Dünya Büyükelçiliği: Kurdistan” etkinliği devletsiz toplumu tartıştı. Kürt Halk Önderi Öcalan’ın insanlığa sınır konulamayacağı düşüncesi etkinliğin başlıca tartışma konusuydu.
- “Vatansız sömürgecilik” çalıştayında konuşan Avukat ve Siyasi Danışman Varsha Gandikota, “Her şey sınırlarla belirlenmiş, bu sınırlar açılmalıdır. Kapitalizm sınır tanımıyor. Bizim hayallerimizin de sınırları olmamalıdır. Rojava’da sınırsız bir dünya için bir mücadele sürüyor.
İsviçre’nin köklü Tiyatrosu olan Vidy Tiyatrosu (Théâtre Vidy-Lausanne) öncülüğünde Kurdistan Ulusal Kongresi (KNK) ve Hollandalı sanatçı Jonas Staal’ın projelendirdiği etkinlikler dizisi İsviçre’nin Lozan kentinde yapıldı. “Yeni Dünya Büyükelçiliği: Kurdistan” sloganı ile yola çıkan onlarca aydın, yazar, akademisyen ve sanatçı etkinliğin ilk gününde Vidy Tiyatrosunda sabah 2 ayrı Workshop - Atölye çalışması yaptı, öğleden sonra konser düzenledi.
KNK Üyesi Nilüfer Koç, Amerikalı Ekonomist David Adler ve İsviçreli İnsan Hakları Aktivisti Elisabeth Decrey Warner’in “Devletsiz Demokrasi” başlığıyla gerçekleştirdiği birinci atölye çalışmasının moderatörlüğünü Sanatçı Jonas Staal yaptı.
Keşke Öcalan bize burada anlatsaydı
Düzenlenen atölye çalışmasında konuşan Nilüfer Koç, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın paradigmasını Öcalan’sız konuştuklarını hatırlattı. Koç: “Keşke Abdullah Öcalan burada olsaydı, kendi paradigmasını kendisi anlatsaydı. Maalesef yıllar önce korsanca kaçırılıp tutsak edildi. Bize baskı yapanları anlamalıyız, çünkü biz onların sahip oldukları her şeyi değiştirmeye çalışıyoruz. Devleti reddediyoruz; çünkü devlet güç demek. Eğer biz Kurdistan’ı kurmuş olsak Türk devletinden ne farkımız olabilir ki?” diyerek devletin Kürt halkı için yeni bir baskı sistemi oluşturacağını anlattı. Devletin özgürlük anlamına gelmediğini anlatan Koç: “Devlet dediğimiz kurum, bize özgürlüğü vermez. Demokratik sistemin varlığı birlikteliğe dayanıyor. Sorun sistem sorunudur. Mevcut sistemle sorunları çözemiyoruz.”
Koç: Ayaktayız ve direniyoruz
Sistem olarak Demokratik Konfederalizm’in en doğru seçenek olduğunu vurgulayan Nilüfer Koç, “Biz bir arada yaşamayı seçtik. Her şeye rağmen ayaktayız ve direniyoruz. Kadınların direnişi devam ediyor. Ulus devletler bugün en büyük krizini yaşıyor. Eğer bazı şeyleri iyileştirmek istiyorsanız, iyileştirmeye dönük adımlar atarsınız. Türk devletinin yaptıklarını yaparak farklı bir şey isteyemeyiz” dedi.
Adler: Kürt devirimi umut veriyor
Amerikalı ekonomist David Adler, burada olmaktan onur duyduğunu dile getirerek başladığı konuşmasında; “Bir araştırmacı olarak uluslararası siyaseti araştırma ve üzerine çalışma fırsatım oldu. Amerika’da doğdum ama Meksika’da büyüdüm. Chipas’da feminizmin varlığını görmek benim için büyük bir gururdu. Kürt devrimi bugün dünyaya umut veriyor” dedi.
Warner: Rojava ulusları bir arada tutuyor
İsviçreli İnsan Hakları Aktivisti Elisabeth Decrey Warner de Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik gözlemlerini aktardığı sunumunda “Rojava, birçok ulusu bir arada tutmayı başardı. Afrika’da birçok grupla karşılaştım; onlar kendilerine karşı mücadele eden yapılara karşı savaşıyordu. Ama gücü eline aldıktan sonra savundukları birçok değeri kısa sürede kaybediyordu. Rojava’da şimdiye kadar buna rastlamadık. Beni en çok etkileyen ise, kadınların sistem içerisindeki varlığıydı. Sistemin hep merkezinde olması” dedi ve “Ben onlara, ‘Benim eşimi de alın değiştirin’ dedim” diye ekledi.
Vatansız sömürgecilik
İkinci çalıştay “Vatansız Sömürgecilik” başlığıyla gerçekleştirildi. Bu başlık altında Jineoloji Akademisi Üyesi ve Gazeteci Necîbe Qeredaxî, Hindistan’da avukat ve siyasi danışman olan Varsha Gandikota ve Fransalı Yazar Fatima Ouassak sunumlar yaptı.
Qeredaxî: Jineoloji bilime radikal müdahaledir
Necîbe Qeredaxî, Agirî Direnişi ardınan Türk devletinin Kürtleri ölmüş kabul ettiğini anlatıp; “Türk devleti bizi öldürüp mezara gömdüğünü söyledi. Ancak şu an dört parça Kurdistan’da mücadele sürüyor. Biz hem direniyoruz hem de inşa ediyoruz” dedi. Jineolojinin bilimciliğe radikal bir müdahale olduğunu söyleyen Qeredaxî, “Bilim, yaşamın anlamını çözmelidir. Jineoloji bilime karşı radikal bir müdahaledir.”
Gandikota: Bu sınırlar kaldırılmalı
Ardından söz alan Avukat ve Siyasi Danışman Varsha Gandikota şunları belirtti. “Her şey sınırlarla belirlenmiş, bu sınırlar açılmalıdır. Kapitalizm sınır tanımıyor. Bizim hayallerimizin de sınırları olmamalıdır. Rojava’ya bakıyoruz; sınırsız bir dünya için bir mücadele sürüyor. Devrim, sadece silahla yapılan bir şey değildir. Doğrudan demokrasi, kadın devriminden bahsedildi. Kürt kadınların öncülüğünde yapılan devrim önemlidir. Önce devrim yapalım, sonra kadın haklarını konuşuruz, deniliyor. Bu yanlış. Radikal bir devrim olarak Rojava devrimi, bir kadın devrimidir.”
Quassak: Kadınlar çocukları için mücadelede
Fransa’da beyaz olmayan annelerin örgütlendiği bir çalışmanın içerisine yer aldığını belirten yazar Fatima Ouassak, Fransa’daki kadın mücadelesine dair sunum yaptı. Ouassak, “27 Haziran‘da polis bir siyah çocuğu katletti. Bu bir çocuktu. Maalesef bu, Fransa’da doğal görüldü. Beyaz olmayan kadınlar, çocuklar için mücadele ediyorlar. Fransa’da, özellikle beyaz olmayan insanlar, Rojava’daki kadın mücadelesine farklı bakıyor. Fransa beyazların olduğu kadar, beyaz olmayanların da ülkesidir” dedi.
İlk günün programı, Marva Arsanios’un “İdeolojiden Kim Korkar” adlı filminin gösterimi ve onu takiben Med-Der sanatçılarının verdiği konser ile sona erdi.
Yoğun tartışma ve renkli etkinlikler
Pazar günkü etkinlikler, 3 ayrı atölye çalışması ile devam edecek. 14.00 ila 16.00 saatleri arasında ise Rojhilat Özgür Kadın Topluluğu (KJAR) adına Rojin Mûkriyan, Sahra’dan aktivist Ahmedna Abdi M’barek ve Lübnan’dan Sanatçı ve Araştırmacı Marwa Arsanios’un katılacağı “Dayanışma Kültürleri” başlık program olacak.
İkinci günün son etkinliği ise, “Dünya Demokratik Konfedaralizmi” başlıklı atölye olacak. Bu bölümde Kongra Star Üyesi Rûxweş Şêxo, Bangladeş’ten Tekstil İşçileri Sendikası Başkanı Nazma Akter ve İsviçre Ensemble (Sol ittifak) Federal Meclis Üyesi Stéfanie Prezioso sunumlar gerçekleştirecek.
Etkinlik kapsamında sanatçı Jonas Staal’ın 8 Eylül günü Vidy Tiyatrosunda açtığı “Devletsiz Devletler” temalı sergi ise 22 Ekim’e kadar gezilebilecek. Sergide, yeni dünya çalışmaları, alternatif parlamento modelleri ve ulusların kaderini tayin etme hakkındaki görüş ve önerilerin olduğu video ve resimler yer alıyor. LOZAN