Devlet zırhıyla cinayet

• İdil’in Turgut Özal Mahallesi’nde sağlık ocağından dönüştürülen karakolda görevli zırhlı polis aracının çarptığı 7 yaşındaki Mihraç Miroğlu yaşamını yitirdi. Son 13 yılda 20’si çocuk en az 40 kişi, devlet güçlerinin zırhlı araçlarıyla çarpması sonucu katledildi.

 

Şırnak’ın İdil ilçesine bağlı Turgut Özal Mahallesi’nde zırhlı aracın çarptığı Mihraç Miroğlu (7) İdil Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı, ancak kurtarılamadı.

7 yaşındaki Mihraç Miroğlu, 3 Eylül günü akşam üzere Şırnak’ın İdil ilçesine bağlı Turgut Özal Mahallesi’nde bulunan evlerinin sokağında bisiklet sürdüğü esnada aşırı hızlı gittiği belirtilen zırhlı araç tarafından ezildi. Mihraç, yaralı olarak kaldırıldığı hastanede kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. Mihraç’ın cenazesi İdil Devlet Hastanesi’nde yapılan otopsinin ardından Şêx Hesan Mezarlığı’na götürülerek defnedildi. Miroğlu’nun cenazesine Halkların Demokratik Partisi (HDP) ilçe yöneticileri ve yüzlerce kişi katıldı.

Evladını toprağa veren anne Nazife Miroğlu, zırhlı araçların sokaklarda estirdiği teröre ”Her defasında canımızı yakıyorlar” diyerek isyan etti. Evde olduğu sırada komşularının sesleniş ve yakarışlarıyla aşağıya indiğini belirten anne Miroğlu, “Çocuğuna zırhlı araç çarpmış” denilmesiyle olay yerine gittiğini söyledi. Evlerinin hemen altındaki sokağa inen anne, olay yerinin zırhlı araçlarla ablukaya alındığını ve çocuğunu göremediğini ifade etti. Anne Miroğlu, “Ben onlara ‘oğluma kim bunu yaptı‘ diye soramadan taksiyle beni hastaneye götürdüler. Orada da çocuğumu bana göstermediler” dedi. Zırhlı araçların sokak aralarında aşırı hız yapması ve keyfi hareket etmelerine tepki gösteren anne Miroğlu, “Çocukları ezmesinler. Bunu yapmaya hakları yok. Her defasında içimizi yakıyorlar” diye konuştu. Olay yerinde sadece zırhlı araç kalabalığını görebildiğini belirten anne Miroğlu, “Ben oradaki polislere oğluma niye bunu yaptınız diye dahi soramadım. Keşke onu sorabilseydim” dedi.

Sağlık ocağı karakol yapıldı

Sokaklarda 24 saat devriye gezen zırhlı araçların aşırı süratli olduğunu dile getiren mahalle sakinleri, cadde ve sokak başlarında büyük harflerle ‘DUR’ yazılı tabelalar bulunmasına rağmen, zırhlı araçların bu uyarıya uymadığını belirtti. Öyle ki mahalleli bu tabelaların sanki zırhlı araçların hızlı geçmesi için asıldığı düşüncesinde. Zırhlı araçların oluşturduğu tehlikeye dair yurttaşların işaret ettiği yer ise mahalledeki Bener Cordan İlköğretim Okulu’nun yanı başında bulunan karakol. 500 haneli mahallede bulunan tek sağlık ocağı, ilçede 2016’da ilan edilen sokağa çıkma yasakları sırasında karakola dönüştürüldü. Zırhlı araçların bu karakola gidip gelirken cadde ve sokaklarda uyarıları dikkate almadan süratli şekilde yol aldığı kaydedildi. 

Hepimizin hayatı risk altında

Bu duruma tepki gösteren mahalle sakinlerinden Zeynep Şen, zırhlı araçlar yüzünden çocukların, yetişkinlerin ve hayvanların hayatının risk altında olduğunu ifade etti. Şen, “İster istemez çocuklar cadde ve sokaklarda oyunlar oynuyor. Fakat zırhlı araçlar geçtiği için endişe duyuyoruz. Zırhlı araçlardan bırakın çocukları, bizler de korkuyoruz” dedi. Zırhlı araçların sokaklarından geçtiğini her gördüklerinde çocuklarına seslenip, uyarmak zorunda kaldıklarını dile getiren Şen, yanı başındaki karakol yüzünden çocuklarının okula gitmeye korktuğunu da kaydetti.

Karakol kaldırılsın

Mahalle sakinlerinden Gülistan Hezer de tepkisini “Çocuklar akşama kadar bu sokaklarda koşuyor, oynuyor. Zırhlı araçların hızlı gitmesinden dolayı bu mahallede güvenliğimiz maalesef yok” sözleriyle dile getirdi. Hezer, bu soruna bir çözüm bulunması gerektiğini vurguladı.

Duyduğu kaygılardan dolayı ismini vermek istemeyen başka bir mahalle sakini ise zırhlı araç terörünün son bulması için karakolun kaldırılması gerektiğini belirterek, “Zırhlı araçların aşırı hız yapmasından kaynaklı bizler kendimizi çoğu zaman duvar kenarına atıyoruz. Yine çocuklarımız çok korkuyor. Zırhlı araçların hızı yüzünden kapımızın önünde dahi oturamıyoruz. Karakolun mahalleden kaldırılmasını ve zırhlı araçların da yavaş gitmesini istiyoruz” şeklinde konuştu.

13 yılda 20 çocuk

Kuzey Kürdistan kentlerinde her an her yerde karşılaşılan zırhlı araçlar, bugüne kadar 20’si çocuk en az 40 kişinin yaşamına mal oldu. Polis ya da jandarma olan faillerin, diğer suçlarda olduğu cezasızlıkla ödüllendirilmesi ise her an yeni yaşamların yitirilmesine davetiye çıkarıyor. Birçok dosya, vali, kaymakam ya da siyasilerin araya girmesiyle kapatılırken, ailelerin olayın üstüne gitmesi durumunda ise para cezalarıyla örtbas ediliyor. Sivil toplum örgütleri ve insan hakları örgütlerinin “şehir içinde zırhlı araçlar yasaklansın” çağrılarına yanıt verilmemesi, çocukları ya Mihraç gibi evlerinin önünde ya da Muhammed ve Furkan Yıldırım kardeşler gibi uyudukları evlerinde zırhlı araçların hedefi haline getiriyor. 

Basına yansıyan verilere göre; 2008’den bu yana zırhlı araçların karıştığı en az 92 olay meydana geldi. 52 kişinin yaralandığı olaylarda 20’si çocuk en az 40 kişi yaşamını yitirdi. Geçen ay da Bitlis’in Ahlat ilçesine bağlı Sanayi Mahallesi’nde Malazgirt’te düzenlenen ”Zafer Kutlamaları” adlı etkinlikten dönen ve içerisinde 3. Ordu Komutanı’nın olduğu 25 SH 249 plakalı aracın çarptığı 10 yaşındaki Eyüp Kırtay yaşamını yitirmişti.  ŞIRNAK