Edhem Barzani işgali kabullenmedi

  • KDP Yönetim Kurulu eski Üyesi Edhem Barzani, Türk devletinin işgal ettiği yerde hiçbir zaman yaşayamayacağını belirterek, Federe Kürdistan’dan çıktığını söyledi.

Güney Kürdistan’dan ayrılan Edhem Barzani, ”Devrimci Halk Hareketi çalışmalarım sürüyor ve kısa zamanda Kürdistan’a döneceğim” dedi.

Edhem Barzani, Federe Kürdistan Başkanlığı, Başbakanlık, Irak Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı, Federe Kürdistan ve Irak’taki tüm siyasi partiler, Birleşmiş Milletler (BM), BM Irak Misyonu, BM Güvenlik Konseyi, Avrupa Birliği üyeleri, Arap Birliği, Federe Bölgesi ve Irak’taki Sivil Toplum Kuruluşlarına, çevre örgütlerine ve uluslararası kuruluşlara hitaben bir mektup kaleme almıştı. Barzani, Türk devletinin Güney Kürdistan’ı peyderpey işgal ettiğini belirterek, Kıbrıs ve Hatay örneklerini gösterip işgalin kalıcılaşacağı tehlikesine dikkat çekmişti. Barzani, ”Tehlike çanlarını çalma vakti geldi ve hepimiz birlikte tereddütsüz bu çanı çalmalıyız. Çok ciddi ve önemle yaklaşmalıyız. Tüm uluslararası yollara başvurmalı, tavrımızı örgütlemeliyiz” demişti. Barzani üzerinde hem Türk devletinin hem de KDP’nin baskısı olduğu da biliniyor.

Bu açık mektubunun artından Güney Kürdistan’dan ayrıldığı bilgisi üzerine ANF’den Zerya Can’a konuşan Barzani, Türk devleti tarafından işgal edilen ve bölge hükümetinin de sessiz kaldığı yerde kalamayacağını söyledi. Edhem Barzani, ”Kürdistan’dan hiçbir zaman kaçmadım. En kısa zamanda Devrimci Halk Hareketi ile ülkeme döneceğim. Bu yönlü çalışma ve çabalarıma halk destek sunuyor. Hiçbir partiye güvenmiyorum, devrimci harekete sırtımı yaslıyorum. Dolayısıyla en kısa zamanda Kürdistan’a dönüş gerçekleştireceğim” dedi.

İşgale dikkat çekmişti

Barzani mektubunda şu ifadelere yer vermişti: “Hepinizin de bildiği gibi, geçtiğimiz süreçte genelde Kürdistan Bölgesi coğrafyası, özelde de sevgili Behdinan bölgesi, daha şiddetli ve yoğun bir ilhak dalgası altına girmiş, bir çok bölgede Türk ordusu 40 kilometre kadar içeriye doğru ilerlemiş, Kürdistan topraklarını zorlu koşullar ve yasa dışı askeri işgal altına almıştır.  

Kürtsüzleştiriyor

Sadece dağlar, kırsal alanlar ve jeoaskeri noktalar değil, köyler de boşaltılmış, onlarca vatandaş şehit edilmiştir. Bu bölgelerde insanlar kaçmak ve atalarının topraklarını bırakmak zorunda kalmışlardır.

Doğa açısından da Kürdistan’ın güzelim yerleri, ki buralar en geniş anlamıyla Kürdistani birer mirastır, insanlığın ortak mirası olarak da sayılırlar, askeri plan ve güvenlik gerekçesi ile sistematik ve planlı bir biçimde yok ediliyor, yakılıyor ve yasa dışı bir şekilde yağmalanıyor.” 

Kıbrıs ve Hatay örnekleri

İlgili tüm taraflara seslenen Edhem Barzani, Bağdat üzerinden gerek ikili diyaloglar yoluyla ve gerekse de BM ve insan haklarına, barışa değer veren ülkeler üzerinden askeri operasyonlara bir sınır konulması için Türkiye’ye baskı yapılmasını istemişti. “Geçmiş tecrübeler de gösteriyor ki Türkiye askeri olarak işgal ettiği bölgelerden hiçbir şekilde geri çekilmiyor” diyen Edhem Barzani, şöyle devam etmişti: “Buna en açık tarihi belgeler Kıbrıs adası ve İskenderun’dur. Yine İran sınırı yakınlarındaki Bradost bölgesinde bulunan Şekyo tepeler, Barzan, Amedi, Bamerni, Behdinan’daki tepelerin bir çoğu, Rojhilat sınırından Ninova ovasına kadar, aramızdaki tüm sınırlar da buna dahildir.

Tavrımızı örgütlemeliyiz

Tehlike çanlarını çalma vakti geldi ve hepimiz birlikte tereddütsüz bu çanı çalmalıyız. Çok ciddi ve önemle yaklaşmalıyız. Tüm uluslararası yollara başvurmalı, tavrımızı örgütlemeliyiz. Türk devletini; komşuluk, dindaşlık ve bu coğrafyanın birlikte yaşam geçmişi, Kürt ve Türk halkları ile bölgede yaşayan diğer halklar arasındaki barış, bölgenin ve Ortadoğu’nun huzuru için Kürdistan’ın egemenliğine, doğasına, yasal ve anayasal öz yönetim iradesine, bölgenin insani, siyasi ve idari prensiplerine saygı duymaya çağırmalıyız. Sorunlarını, çıkış noktası olan Türkiye ve Kuzey Kürdistan toplumu çerçevesinde çözmeye davet etmeliyiz ki çözüm de Kürt ve Türk uluslarının karşılıklı uzlaşmasından geçiyor.”  HEWLÊR

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.