Evinde iki saat işkence

• Türk polisi, dün Gever'de Bor Ailesi'nin evini bastı. Öldürmeye geldik' dediği Mustafa Bor'u evin bir odasına kilitleyerek iki saat boyunca işkence ettikten sonra gözaltına aldı.

Gever’de dün sabah gözaltına alınan Mustafa Bor’un evde bir odaya kilitlenerek iki saat boyunca polis şiddetine maruz kaldığını söyleyen anne Cevahir Bor, polislerin “Oğlunu öldürmeye geldik” dediğini aktardı. 

Colemêrg’in Gever (Yüksekova) ilçesinde dün sabah yapılan ev baskınlarında onlarca genç gözaltına alındı. Baskınlar sırasında evlerin camları ve kapılarını kıran Pdlis Özel Harekat (PÖH) elemanları, evlerde gözaltına alınacak kişilere saatlerce şiddet uyguladı. Polislerin silah dipçikleri, tekme ve yumruklarla vurdukları çok sayıda kişi daha sonra gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar, önce Yüksekova Devlet Hastanesi’ne, ardından da Yüksekova İlçe Emniyet Müdürlüğüne götürüldü. Gözaltına alınanlardan isimleri öğrenilenler şöyle:  Demhat Kurt, Diyar Şedal, Rahmi Terzioğlu, İsa Terzioğlu, Aras Yaşar, Diyar Şedal, Uğur Şedal ve Mustafa Bor.

Anne Cevahir Bor anlattı

Cevahir Bor, saat 04.00-05.00 arasında evine baskın yapıldığını, oğlu Mustafa Bor’un işkence edilerek gözaltına alındığını söyledi. Anne Bor, Türk polisinin direkt evin kapılarını ve camlarını kırarak içeri girdiğini belirterek, “Eve gelenler özel harekatçıydı ve yüzleri maskeliydi. Kürtçe ve Türkçe konuşmama rağmen onlar farklı bir dille sanırım Arapça konuşuyordu. Mustafa'yı bir odaya kilitlediler. 7 ve 16 yaşındaki çocukların elleri arkadan tutularak onlar da darp edilmeye başlandı” dedi.

İşkence sesleri geliyordu

“Polisler beni savurarak duvara vurdu” diyen anne Bor, yaşanan o anları şöyle aktardı: “Odaya kilitlenen oğluma yapılan işkencenin sesleri geliyordu. O duvardan o duvara vuruyorlardı. Silahların dipçikleriyle kafasını kırmışlardı ve yüzüne bir cisimle defalarca vurdular. Beni salonda tutuyorlardı, odaya girmeme izin vermiyorlardı. Saatlerce hepimize işkence ettiler, hakaretler yapıldı. Sabah 05.00’ten 07.00’ye kadar odaya kapatarak işkence yaptılar.”

Mahalleliler yardıma koştu

Oğluna işkence yapılan odanın duvarları, yastık, perde ve parkelerin kan içinde kaldığını söyleyen anne Bor, “Oğlumun ve benim çığlıklarımı duyan mahalleliler yardıma koştu ama kimsenin eve girmesine izin vermediler” diye konuştu. 

'Oğlunu öldüreceğiz' dediler

Daha sonra oğlunun zırhlı araca konulduğunu ve polis şiddetinin burada da devam ettiğini aktaran anne Cevahir Bor, şunları söyledi: “Hiçbir gerekçe göstermediler. Sadece bize, 'Mustafa’yı almaya geldik. Onu öldürmeye geldik, yok edeceğiz. Onu sağ bırakamayacağız' dediler. Oğlumun yüzü tanınmayacak hale gelmişti. Bir bardak su bile vermeme izin vermediler. İki tane maskeli polis odada oğluma işkence ederken, bir tane polis de salonda bana hakaretler ve tehditler yağdırarak, ‘Senin ellerini kelepçeler, ağzını yırtarım’ dedi.” 

Kur'an-ı da fırlattılar

Anne Bor, oğlu Rêber Bor’un da ellerinin arkadan bağlanarak, polis işkencesine maruz kaldığını aktardı. Anne Bor, şunları ekledi: “İşkenceyi sürdürmesinler diye iki defa Kur’an-ı Kerim’i önlerine götürdüm ama kutsal kitabı elimden alıp fırlattılar. Kur’an-ı Kerim’in bir yaprağı koptu. Kızım yerden alarak Kur’an-ı Kerim’in içine bıraktı.” MA/HAKKARİ