Faşiste ölüm tehdidi serbest

• Türk milliyetçileri, Almanya’daki solcu ve muhalifleri aleni olarak ölümle tehdit etmeye devam ediyor. Alman makamları ise tehditlere dair ya soruşturma açmıyor ya da takipsizlik kararı veriyor. Tehdit edilenlere göre, buna Türkiye’yle derin ilişkiler sebep oluyor. 

REWŞAN DENİZ 

Almanya’da geçtiğimiz yıl aralarında Kürt ve Alman siyasetçilerin bulunduğu en az 24 kişi Türk milliyetçileri tarafından ölümle tehdit edilmişti. Geçen yıl sosyal medyada “Jitem Turkey" hesabını kullanan Tayfun Karakol şimdi de ‘teknotell_kayserii’ hesabından muhaliflere ölüm tehditleri gönderiyor. Karakol’un tehdit ettiği isimler arasında Sol Parti Bremen Milletvekili Cindi Tuncel, Frankfurt Yabancılar Meclisi üyesi Sarya Ataç ve Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi araştırma görevlisi Kerem Schamberger de var. Alman makamları suç duyurularına rağmen Karakol hakkında herhangi bir soruşturma yürütmediği için bu Türk faşist tehditlerine halen devam ediyor. 

Ölüm seni bulacak!

Sol Parti Bremen Milletvekili Cindi Tuncel’e en son 17 Temmuz’da ‘teknotell_kayserii’ isimli instagram hesabı üzerinden bir tehdit mesajı gönderilerek “Şewbaş hewall ölüm seni bulacak” denildi. Geçen yıl da facebook, mail ve sms üzerinden çok sayıda tehdit mesajı aldığını söyleyen Tuncel, “Geçen yıl bu tehditleri çok önemsememiştim. 17 Temmuz’da beni tehdit eden kişinin instagram profiline bakınca Türk bayrağı ve bozkurt işareti gibi semboller gördüm. Tahminim bu kişi geçen yıl Sol Parti Milletvekili Gökay Akbulut’u tehdit edenle aynı kişi” dedi.

Soruşturma açılamazmış

Tehdit edildiği bilgisini ilk önce Sol parti yetkilileri ve diğer milletvekilleriyle paylaştığını söyleyen Tuncel, “Ardından Bremen polis merkezine ulaşarak durumu anlattım ve soruşturma açılmasını talep ettim. Polis teşkilatı, bu kişinin Türkiye’de olduğunu ve ancak Almanya’ya gelirse somut bir şey yapabileceğini söyledi” diyerek tehditlere dair herhangi soruşturma açılmadığını aktardı. 

Tuncel ‘aynen devam’ diyor

Tuncel, 11 yıldır Bremen meclisinde faşizm ve ırkçılık karşıtı çalışma yürüttüğünü vurgulayarak, “Tabi ki bu gerek Almanya gerekse Türkiye’de faşist kişi ve çevrelerini rahatsız ediyor. Tehdit mesajından sonra Hür Demokrat Parti (FDP), Sosyal Demokrat Partisi (SPD), Yeşiller Partisi gibi birçok kesimden dayanışma mesajı aldım” diyerek mücadelesine devam edeceğini söyledi.

Suç duyurusuna yanıt yok

Tayfun Karakol’un ölümle tehdit ettiği isimlerden Frankfurt Yabancılar Meclisi’nin genç üyesi Sarya Ataç da “Son iki yıldır onlarca tehdit aldım. Geçen yıl da bu kişinin kimliğini biz tespit etmiştik. Ancak yaptığım suç duyurusuna henüz bir cevap gelmiş değil” dedi. 

Ataç’ı görüntülü aradı

Ataç, kendisini tehdit eden kişinin kimliğini gizleme ihtiyacı duymadan, görüntülü arama yaptığını da söyleyerek, “Alman devletinden bir beklentimiz yok. Geçen yılki başvurularımız da sonuçsuz kaldı. Türk devleti ile aralarını bozmamak için bu kişiye karşı herhangi bir yaptırım uygulanmayacak” diye konuştu.

Bir acayip soruşturma teklifi

Geçen yıl Alman polisinin şahsi bilgilerinin paylaşılması şartıyla tehditlere ilişkin Türk makamlarıyla ortak bir soruşturma yapabileceklerini söylediğini anlatan Ataç, “Ancak, bizler 'zaten tehdit altındayız. Bilgilerimizin paylaşılması bizi daha çok tehdit edebilir diyerek' bunu kabul etmedik" dedi.

Alman devleti önemsemiyor

Tehditlerin hedefindeki isimlerden Münih Ludwig Maximilian Üniversitesi araştırma görevlisi Kerem Schamberger de 3 ay öncesine kadar tehdit mesajları aldığını söyledi. Tehditleri kaydetmediğini ve suç duyurusunda bulunmadığını söyleyen Schamberger, bunun nedenini ise şöyle açıkladı:  “Mahkemeye gitmedim çünkü bu faşistin kim olduğunu ve yerini biliyoruz. Ancak Almanya mahkemeleri soruşturma açıp, takipsizlik ile sonuçlandırıyor. Alman yargı sistemi solcu ve demokrat siyasetçiler olarak bizi önemsemiyor. Eğer bizi korursa Türkiye ile ilişkilerinin bozulmasından korkuyor. Tehditlerin bu kadar aleni olmasının bir nedeni de Türkiye ve Almanya arasındaki derin ilişkilerdir.”

Sessiz kalmayacağız

Bu tehditlere karşı sessiz kalmayacaklarını vurgulayan  Schamberger, “Bu durumu basına aktararak, kamuoyu oluşturacağız” diyerek, Türk milliyetçilerine dava açabilebilmesi için siyasi baskı oluşturmaya çalışacaklarını söyledi.