Güle güle Esther yoldaş!

Kadın Haberleri —

.

.

  • 96 yıllık ömrüne trajediler kadar sanatsal ve politik anlamda birçok başarı sığdıran Esther Bejarano, 10 Temmuz’da yaşama veda etti. Önceki gün binlerce kişi tarafından uğurlanan Esther için Kürdistanlı Birgül anne, “Güle Güle Bejarano yoldaş. Gittiğin yerde umarım çektiğin acıları tekrar yaşamazsın” diyerek uğurladı onu. 

M.ZAHİT EKİNCİ/HAMBURG

Esther Bejarano, 4 çocuklu öğretmen bir anne ve babanın son çocuğu olarak 1924’te Almanya’nın Saarlouis kentinde dünyaya gelir. Babasının teşvikiyle müziğe olan ilgisi küçük yaşlarda başlar ve piyano çalmayı öğrenir. 12 yaşındayken Almanya’da gelişen anti-semitik olaylara tanık olur. 1935’te Ulm'a taşınan Bejarano’nun büyük abisi ABD'ye, iki kız kardeşi de Filistin’e gidince Esther, ailesiyle ateşin içinde yapayalnız kalır. Bu dönem, Nasyonal Sosyalizm’in Yahudilere karşı başlattığı cadı avına tekabül eder. 9 Kasım 1938’de Yahudilere karşı tutuklanmalar başlayınca babası Zürih'e giderek oturum için başvuruda bulunur ancak “yam Yahudi" olmadığı gerekçesiyle başvurusu ret edilir. 

Taş ocaklarında çalıştırıldı

Okulunun kapanması üzerine Esther, hem ailesiyle hem de çevresiyle büyük sıkıntılar yaşar ve aile daha sonra Berlin'e taşınır. Savaşın başlamasıyla bir Yahudi olarak Ahrensdorf'da bir esir kampına kapatılır. Burada zorunlu çalışma kapsamında bir çiçekçi dükkânında çalıştırılır. Esther’in annesi, Kovno’nda Naziler tarafından birçok Yahudi vatandaşı ile birlikte çırılçıplak soyularak katledilir ve bir çukura gömülür. Kız kardeşi ise Aralık 1942’de Auschwitz’te katledilir. Bulunduğu kamp kapatılınca Esther, önce Berlin'de bulunan Grosse-Hamburger Strasse’deki kampa, 20 Nisan 1943 yılında da Auschwitz ölüm kampına yollanır. Auschwitz’te taş ocaklarında çalıştırılır. Burada  esir tutulan yaşlı Yahudilere müzik çalarak yaşama tutunmaya çalışır.

Kadınlar Orkestrası’nda çaldı

Müziğe olan tutkusu ve yeteneği keşfedilince kampta kurulan Auschwitz Kadınlar Orkestrası’na dahil edilen Esther’den akordiyon çalması istenir. Ancak Esther, o zamana kadar sadece piyano çalmıştı. Orkestra, günlük olarak kamp kapısından geçen çalışma ekiplerine çalıyordu. Buraya getirilen Yahudilerin çoğu bir daha buradan canlı çıkamaz. Esther, soydaşlarının ölümüne tanıklık ederek gözyaşları içerisinde akordiyon çalar.

‘Ölüm yürüyüşü’nden kurtuldu

Burada tifo hastalığına yakalanır. Daha sonra 20 Yahudi kadınla birlikte Ravensbrück toplama kampına yollanır, iki yıl burada zorunlu iş yasasıyla çalıştırılır. Bu zamana kadar Yahudi tutsaklara özgü yıldız sökülerek, bunun yerine siyasi mahkum muamelesi yapılarak kırmızı üçgen arma takılır.

Yahudilerin ölümüyle sonuçlanan ölüm yürüyüşü esnasında bir grup arkadaşı ile beraber Plau Am See bölgesine kaçmayı başarır. 31 Mayıs 1945’te Lübz'de ABD birlikleri tarafından kurtarılır. ABD’de bulunan kardeşinin adresine ulaşmaya çalışır, bulamayınca kız kardeşlerinin yaşadığı İsrail'e gitmeye karar verir. 

İsrail devletine karşı Filistin halkını destekledi

Esther Bejarano, İsrail'e gittikten sonra da mutluluğu bulamaz. Bir vahşetten kaçarken İsrail devletinin Filistin halkına karşı uyguladığı vahşete tanık olur. Ve bunu hiçbir zaman kabul etmez.

Her zaman Filistin halkının haklı mücadelesinin yanında olan Esther, Kürtler başta olmak üzere tüm mazlum halkların yoldaşı olur. İsrail’de evlenir ve iki çocuğu olur. 1960 yılında tekrar Almanya'ya gelerek Hamburga yerleşir. Esther, dönüşünü  şu cümlelerle ifade eder: “Eşim ve ben İsrail siyasetine dayanamadık. Bu bir felaketti."

İsrail'de iken zorunlu askerlik yasası çerçevesinde iki sefer askere alınan Esther, Sina Yarımadasında bir daha asla eline silah almayacağına dair kendisine söz verir. Hamburg'da birçok işte çalışır ama müzikle bağını hiç koparmaz. Siyasal bilinci geliştikçe anti-faşist yapılanmalar içerisinde yer alır. 1986 yılında Federal Almanya Cumhuriyeti Auschwitz Komitesi’ni kurar ve uzun yıllar bu komitede çalışır. 

Kürt mücadelesine ilgiliydi

Esther Bejarano, 96 yıllık ömrüne acılar ve trajediler kadar sanatsal ve politik anlamda birçok başarı da sığdırır. İlerleyen yaşına rağmen yapılan tüm demokratik eylemlerde en önde yer alır. Yaşadıklarını, okullardaki öğrencilerle paylaşır. Elinden geldiği kadar faşizmin kirli yüzünü teşhir eden Bejarano, aynı zamanda Kürt özgürlük mücadelesine yakından ilgi duyan bir isimdir. Auschwitz ölüm kampında kendisine faşistler tarafından “kırıntı" yakıştırması yapılan Esther, arkasında büyük bir mücadele mirası bıraktı. 

Binler uğurladı

10 Temmuz günü yaşama gözlerini yuman Esther Bejanaro için önceki gün cenaze töreni yapıldı. Her ulustan insanlar, bu koca yürekli kadına karşı son görevlerini yerine getirmek için saat 11.00’de Olsdorf'daki Yahudi mezarlığına geldi.

Mezarlıkta bulunan herkesin bir şekilde Esther ile bir anısı vardı. Gelenler arasında Kürdistanlılar da vardı.  Esther’in hayatı boyunca faşizme karşı mücadele ettiğini belirten Anja Flach, “Em te jibîr nakin (Seni unutmayacağız)” diyor. Kürdistanlı Birgül ise “Güle Güle Bejarano yoldaş. Gittiğin yerde umarım çektiğin acıları tekrar yaşamazsın” diyerek, saygısını ifade ediyor. 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.