İnfaz paketinde gaza basıldı

TBMM
- Kamuoyunda ‘İnfaz Paketi’ ya da ‘10. Yargı Paketi’ olarak tanımlanan ve Ceza İnfaz Kanunu’nda bazı değişiklikler öngören kanun teklifiyle ilgili DEM Parti ile görüşen AKP'nin, DEM Parti'nin önerilerini ve MHP'nin çizdiği geniş çerçeveyi ne kadar dikkate alacağı belirsizliğini koruyor.
AKP Meclis Grup Yönetimi, Meclis’in çalışma takviminin planlandığı bir bilgilendirme toplantısında muhalefet partilerinin grup başkanvekillerine infaz paketi hakkında sözlü olarak bilgi verdi. İnfaz düzenlemesinin bayram öncesinde yapılması konusunda siyasi partiler arasında büyük oranda fikir birliği sağlandı. T24'ten Ceren Bayar'ın haberine göre; kamuoyunda ve cezaevlerinde oluşan ‘infaz düzenlemesi yapılması’ beklentisi, bu fikir birliğinde etkili oldu. Tüm grup başkanvekilleri, bayram öncesinde yapılacak komisyon ve genel kurul çalışmalarına katkı sunmaya hazır olduklarını söyledi. Meclis Genel Kurulu’nun gündeminde Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) iptal ettiği kanun hükmünde kararnameleri içeren ve AYM’nin verdiği süre dolduğu için Haziran başına kadar yasalaşması gereken iki teklif bulunuyor. Ayrıca 3 Haziran’da da Meclis Başkanlığı seçiminin yapılması planlanıyor.
En geç önümüzdeki hafta
Toplantıda, sıkışık takvimde infaz düzenlemesinin yetişmesi için nasıl bir çalışma planı uygulanabileceğine dair değerlendirmeler de yapıldı. Buna göre; AKP’nin en geç önümüzdeki hafta ortasına kadar teklifi Meclis’e sunması gerekiyor. Teklif komisyonda görüşülürken eş zamanlı olarak da Genel Kurul’da diğer iki teklifin görüşmelerinin, gerekirse cuma günü ve hafta sonu da çalışılarak tamamlanması planlanıyor. Bayram tatilinden önceki iki mesai gününde de Meclis Başkanı seçiminin yapılması ve infaz teklifinin yasalaştırılması hedefleniyor.
İçeriğine dair uzlaşı arayışı
Bu planın hayata geçebilmesi için içerik konusunda da uzlaşı sağlanması ve infaz paketinin komisyon ve Genel Kurul aşamalarının tartışmasız ve hızlı ilerlemesi gerekiyor. Meclis’te bunun için de bir arka kapı diplomasisi yürütüldü. AKP Meclis Grubu, siyasi partiler arası uzlaşıyı sağlamak için grup başkanvekilleriyle birebir görüşmeler yaparak pakete dair önerilerini aldı. DEM Parti de geçtiğimiz hafta yaptığı siyasi parti ziyaretlerinde infaz düzenlemelerinde ortaklaşılması yönündeki görüşlerini iletmişti.
DEM Parti hepsini iletti
AKP Grup Başkanvekili Abdullah Güler ile görüşmeyi doğrulayan DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, pakete ilişkin görüş, öneri ve taleplerini ilettiklerini paylaştı. Gülistan Kılıç Koçyiğit, küresel salgın döneminde adli tutuklu ve hükümlülerin tahliye olmasının önünü açan düzenlemeden siyasi tutsakların istisna tutulduğunu anımsatarak, “Bu istisnanın kaldırılması gerektiğini ilettik. Aynı zamanda Anayasa Mahkemesi (AYM) ‘Örgüte üye olmamak ile beraber örgüt adına suç işlemek’ maddesinin hukuka aykırı bulmuştu. Bunun da düzenleme ile kaldırılmasını talep ettik. Ayrıca hasta tutsaklar için ceza üst sınırının ortadan kaldırılması bizim temel taleplerimizdi” dedi. Bu üç husus dışında da taleplerinin olduğunu aktaran Gülistan Kılıç Koçyiğit, “İnfazın bir bölü iki olması, eşitlenmesi, TMK 5’in kaldırılması (cezanın yarı oranında artırılmasını içeren madde), genel olarak İdari ve Gözlem Kurullarının yaptığı hukuksuzların ortadan kaldırılmasını talep ettik. Ayrıca başka taleplerimiz de oldu” dedi.
DEM Parti Anayasa Komisyonu Üyesi Riha Milletvekili Dilan Kunt Ayan da Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’nın ardından yapılan ilk yasal düzenleme olmasının önemini vurgulayarak, Adalet Bakanı'nın sürecin ruhu ve önemiyle uyuşmayan çelişkili ve talihsiz açıklamalarını, AİHM ve AYM kararlarının uygulanmamasını, 400 binden fazla kişinin tutulduğu cezaevi koşullarını eleştirdi. Kunt, özet olarak 10. Yargı Paketi ile ilgili şunları sıraladı:
* Siyasi mahpuslara yönelik ayrımcı infaz hükümler kaldırılmalı,
* TCK 220. Md ve TCK 314/3. Md’leri ilga edilmeli,
* Ağır hasta mahpusların tümü için tahliye yolu açılmalı,
* 31 Temmuz Covid Yasası’ndaki eşitsizlikler giderilmeli,
* İkincil mükerrerlerin koşullu salıverme hakkı tanınmalı,
* İnfaz adaleti için yapılması gereken yasal düzenlemeler bütünlüklü ve eşitlikçi şekilde hazırlanmalıdır.
MHP çerçeveyi geniş tutuyor
AKP Grup Başkanvekili Abdullah Güler'in DEM Parti ile görüşmesi öncesi infaz düzenlemesinin mimarı olarak bilinen MHP’li hukukçu kurmay Feti Yıldız’la bir araya gelmesi, taslak metin üzerinde değerlendirmelerde bulunması dikkat çekti. Serbestiyet'ten Hilal Köylü'nün haberine göre; AKP infaz düzenlemesinin çok geniş kapsamlı olması gerektiğine dönük beklentilerin karşılanmasının mümkün olmadığını savunurken, MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı infaz düzenlemesiyle ilgili çok daha net ve toplumdaki beklentiye uygun bir çerçeve çiziyor. Feti Yıldız, bu çerçeveyi şöyle özetledi: “TBMM öncelikle insan onurunu merkeze alan hâkim, savcı, avukat gibi uygulayıcıların yanında hükümlülerin de anlayabileceği karmaşık olmayan, sade, cezanın ıslah edici fonksiyonlarını gözeten, infaz eşitliğini ve adaletini sağlayacak, cezasızlık algısına sebep olmayacak, sık sık değiştirmeye ihtiyaç duyulmayacak bir infaz kanunu yapmalıdır.”
Feti Yıldız, TBMM’nin infaz düzenlemesinin ardından yeni anayasa çalışmalarının başlayacağının da işaretini verdi: “Yeni anayasa hukuki bir reformla birlikte Türkiye’nin geleceğini şekillendirecektir. Türkiye’nin milli kimliğini, coğrafi bütünlüğünü ve siyasi birliğini her yönüyle koruyacak güçlü bir yeni anayasa şarttır.”
CHP: Aza razı olmayız
CHP Meclis Grup Başkanvekili Murat Emir ise “Aza razı olmayız. Çok geniş kapsamlı bir demokratikleşme paketi isteriz” derken, iktidarın Meclis gündemine taşıyacağı infaz düzenlemesine mesafeli yaklaşacakları mesajı veriyor. Türk medyasına göre; CHP, infaz düzenlemesi konusunda iktidarla büyük müzakereyi İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu konusunda yapmak istiyor. İmamoğlu’nun tutuksuz yargılanması karşılığında 'terörsüz Türkiye’ye “evet” diyeceklerini anlatan CHP’li kurmaylara, iktidardan “Kişiye özel düzenleme olmaz. Düzenlemeler geneldir. Tutuksuz yargılama zaten esastır. Tutuklama bir zorunluluk olarak görülmüşse onu da yargı makamları bilir” yanıtı geliyor.
AKP kendi kendine tartışacak
AKP Grubunun siyasi partilerle yaptığı görüşmelerin sonuçlarını, Salı gününe kadar parti kurullarına aktarması, sonrasında da teklifi Meclis'e sunması bekleniyor.
İçeriğe dair yansıyanlar
30 maddeye yakın olması beklenen teklifin içeriğine dair yansıyanlarsa şöyle:
* Pandemi dönemindeki Covid tahliyelerinden 31 Temmuz 2023 öncesinde cezaevine giren ancak o dönem cezası kesinleşmeyen hükümlülerin de yararlanması,
* Şiddet bağı olmayan, yüksek ceza gerektirmeyen bazı 'terör' suçlarının da covid tahliyeleri kapsamına alınması,
* Hasta ve yaşlı tutuklu ve hükümlülerin tahliye edilmesi,
* İkinci kez aynı suçu işleyip cezaevine girenlerin şartlı salıverilmeden yararlanması,
* Anayasa Mahkemesi’nin iki kez iptal ettiği ‘Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleyen kişi, ayrıca iki yıl 6 aydan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır’ düzenlemesinin ilga edilmesi veya ceza süresinin düşürülmesi,
* Tutuklu çocukların cezanın cinsine ve yaş durumuna göre kapalı cezaevlerine değil ıslahevlerine gitmesi,
* Yol kesme, trafikte darp gibi suçlarda cezasızlık algısının ortadan kalkması için cezanın paraya çevrilmesi ya da ertelenmesinden vazgeçilmesi, 1/10 ya da ⅛ oranında ceza verilmesi ve gece ya da hafta sonu infaz uygulanması,
* Hamile olup tutuklu durumda olan kadınların, ceza süre şartı olmaksızın şartlı tahliyeden yararlanması. ANKARA
* * *
AKP'den anayasa çalıştayı
AKP Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığınca düzenlenen "yeni anayasa çalıştayları"nın dördüncüsü, Genel Başkan Yardımcısı Yazıcı başkanlığında alanında uzman akademisyenlerin katılımıyla dün AKP Genel Merkezi'nde gerçekleştirildi.
Çalıştaya ilişkin basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Hayati Yazıcı, Anayasa'nın ilk dört maddesiyle ilgili herhangi bir sorunlarının olmadığını tekrarlayarak, "Değiştirilemez, teklif dahi edilemez' denen kısımlar elbette ki mahfuz kalmak kaydıyla yeni bir anayasa yapma hedefimiz var" dedi.
Türkiye'de bütün siyasi partiler, STK'ler, meslek odaları, barolar birliği ve sendikaların da anayasa yapma konusunda çalışmalarının olduğunu hatırlatan Yazıcı, bu çerçevede her siyasi partinin programında yeni anayasa vaadinin bulunduğunu belirtti.
Yazıcı, bu çalıştayda "Yeni bir anayasada yasama ve yürütme organlarının şekillenmesi nasıl olmalı? Bunların görev ve yetkileri için düşünceler nelerdir? Bu temel iki organın birbirleriyle olan ilişkileri, birbirini dengeleme ve denetleme mekanizmaları nasıl gerçekleşmeli? Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin pratiğine ilişkin görüş ve önerileriniz neler?" sorularına hukuk, kamu yönetimi, siyaset bilimi, sosyoloji ve felsefe alanlarında uzman akademisyenlerle cevap arayacaklarını ifade etti.
Bundan sonra yargı konulu çalıştay yapmayı planladıklarının bilgisini veren Yazıcı, şunları kaydetti: "Siyasette deneyimi olan, çalışmalar yapmış kişilerin de katıldığı bir çalıştayla bu süreci tamamlayacağız. Böylece bu çalıştaylarımızla oluşacak birikimleri de esas almak suretiyle Meclis'te bir anayasa yapmanın gerektirdiği çoğunluğu sağlayabilirsek Türkiye Yüzyılı'nın anayasasını bu Meclis inşa eder diye düşünüyoruz. Çalıştaylarımızı birkaç ay içerisinde bitireceğiz. Bundan sonra bir veya iki çalıştay daha yapacağız. Anayasalar dogma değil. Dokunulmaz, vazgeçilmez değil. Nihayetinde bunları insan yapıyor. İnsanın ihtiyacına göre, zamanın şartlarına göre, uygulamada gözlemlediğiniz durumları dikkate almak suretiyle her zaman revize eder, rasyonaliteyle düzeltirsiniz."