İşini istemekten vazgeçmiyor

•  İhraç edildiği günden beri 5 kez tutuklanan, 5 yılda hakkında 80 dava açılan; her defasında şiddete maruz kalan ve Eylül’den beri de ev hapsinde olan Nursel Tanrıverdi, işini istemekten vazgeçmiyor.

Türkiye’de 15 Temmuz 2016’daki devlet içi çatışma sonrası ilan edilen Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile binlerce kamu görevlisi ihraç edildi. 17 yıl boyunca felsefe öğretmenliği yapan Nursel Tanrıverdi de ihraç edilen isimlerden. 

Tanrıverdi, ihraç edildiği 2017’den bu yana işine geri dönmek için Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda eylem yapıyor. Tanrıverdi, 5 yıla yaklaşan mücadelesinin ilk yıllarında haftanın üç günü meydanda oturma eylemi gerçekleştirerek, taleplerini haykırdı. Tanrıverdi, eyleminin sürekli polisler tarafından hedef alınması sonrası oturma eylemini haftada bir güne indirdi. 

9 ayda 5 tutuklama

Arkadaşlarıyla birlikte gerçekleştirdiği eylemlerde bildiri ve imzalarla taleplerini duyurmaya çalıştığını belirten Tanrıverdi, „Bakırköy’de stant açmıştık. Polisler buraya oturamazsınız, diyordu. Daha sonra sistematik saldırı ve gözaltı operasyonları başladı. Her gözaltında çıplak arama dayatması ve şiddete maruz kaldık“ dedi. Tanrıverdi, tüm baskılara rağmen arkadaşı Selvi Polat ile alanda mücadele etmeye devam ettiğine işaret ederek, „Meydana ‚200 metreden fazla yaklaşamazsınız’ dediler.  Alana sokmamak için her şeyi yaptılar. Yere oturduğumuz için gözaltına alınıyorduk. ’Yere oturamazsınız’ diyorlardı. Eylemimizin ilk  9 ayında 5 kez tutuklandık. Bizi bir hücreye sokup, haftada sadece bir saat havalandırma hakkı veriyorlardı” şeklinde konuştu. 

OHAL Komisyonu’na başvurduğunu ve 4 buçuk yıl sonra “ret” cevabı aldığını aktaran Tanrıverdi, kararın gerekçesinin ise kendisiyle paylaşılmadığını ifade etti. Tanrıverdi, “Sadece ‚kurum kanaatı‘ diye tebliğ edildi. İşe İade Mahkemesi’ne başvurduk. Memurların atılması için soruşturma ve ifade verilmesi gerekir. Savunma hakkı verilmeden memuru işten atmak hukuksuzluktur” dedi.

Bütün hakları alındı

İhraç edilenlerin maddi ve manevi olarak kötü etkilendiğine dikkati çeken Tanrıverdi, yaşadıkları zorlukları şöyle anlattı: „Çalışamıyoruz, sağlık hakkından yararlanamıyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı öğretmenlik yapmama izin vermiyor. KHK ile işten atıldığımızdan dolayı dershanede ve özel okullarda çalışamıyoruz. Mesleğimiz dışında işler yapmak zorunda kalıyoruz. KHK ile işten atıldığımız anlaşıldığı zaman işe almıyorlar.“

5 yılda 80 dava

5 yıllık süreçte birçok kez davalık olduğunu aktaran Tanrıverdi, şunları ifade etti: “Sendikanın bize verdiği bir aidat var. Onunla hayatımızı idame ettirmeye çalışıyoruz. Bu süreçte hakkımızda 80 dava açıldı. Hepsinden beraat ettik. Tutuklandığımız davalardan da beraat ettik. En son 22 Eylül’de 16 tane arkadaş, evimize bir operasyon yapılarak gözaltına alındık.”

Şimdi ev hapsinde

„Ev hapsi” şartıyla serbest bırakıldığını ve Eylül’deni beri bu şartın devam ettiğini söyleyen Tanrıverdi, “Bu, zulümdür. Gözaltılar nedeniyle omuzlarımda yırtıklar oluştuğu için sürekli hastaneye gidip fizik tedavi oluyorum. Darplardan kaynaklı belimde şu anda fıtık var. Hastaneye giderken bile beni takibe alıyorlar” diye konuştu. 

Tanrıverdi, anayasal hakları için direndiğini ve bunun suç olmadığını belirterek, haklarından vazgeçmeyeceğini söyledi. 

 İSTANBUL