İsrail, İran rejimini vurdu
Dünya Haberleri —

İsrail, İran saldırı
İran rejimi, Irak ile 1980'lerde yaşadığı savaştan sonraki en büyük saldırıyla yüz yüze kaldı.
- İsrail, İran’a yönelik olarak onlarca hedefi kapsayan geniş çaplı bir harekat başlattı; İran’ın nükleer tesisleri, üst düzey askeri komutanları ve bilim insanlarını hedef aldı.
- İsrail, bu adımı tek taraflı olarak attığını ve gerekçesinin Tahran’ın nükleer başlık üretmeye başlaması olduğunu belirtti. İki düşman devlet, topyekun bir savaşla karşı karşıya.
İsrail, İran'a 13 Haziran günü gece saatlerinde düzenlediği saldırılarda İran medyası ve açık kaynaklarda paylaşılanlara göre, başkent Tahran, Kirmanşah, Doğu Azerbaycan (Tebriz), Kum, Loristan ve Hemedan eyaletlerini hedef aldı. Tahran'da hedef alınan noktalar arasında İran Ordusu ve Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı bazı üst düzey komutanların ikametgahları da yer aldı. Saldırıda İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri ve İran Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Hüseyin Selami öldü. Tahran'a düzenlenen saldırılarda nükleer bilim insanları Muhammed Mehdi Tehrançi ile Feridun Abbasi de öldü. Başkent Tahran'da binaların da hedef alındığı saldırılarda onlarca İranlı hayatını kaybetti ve yaralandı. Askeri alanlar bombalandı. Hamedan'da bulunan ve ülkenin en önemli radar merkezlerinden biri olan Subaşı Radar Merkezi ve Irak sınırına yakın Kirmanşan'da askeri kışlalar ve radar sistemlerinin yanı sıra Hüsrevi Sınır Kapısı hedef alındı. Irak sınırındaki Loristan eyaletinde bir askeri tesis İsrail'in hedefi oldu. Doğu Azerbaycan eyaletinin merkez kenti Tebriz'de 5 nokta hedef alındı. İsfahan kentindeki Natanz Uranyum Zenginleştirme Tesisi de vuruldu.Tahran yönetimi, İsrail saldırılarının ABD’nin koordinasyonu ve izni olmadan gerçekleştirilemeyeceğini dolayısıyla saldırının tehlikeli etkileri ve sonuçlarından "ABD'nin sorumlu olduğunu" bildirdi. İsrail ordusu, İran'ın düzenlenen saldırıların ardından misilleme için İsrail'e 100'den fazla kamikaze insansız hava aracı (İHA) fırlattığını duyurdu.
İsrail, İran’a yönelik geniş çaplı saldırılar düzenlediğini duyurdu. Saldırılar, nükleer tesisler, balistik füze fabrikaları ve askeri komutanları hedef aldı. İsrail, bu operasyonun Tahran’ın atom silahı geliştirmesini engellemek için başlatılan uzun süreli bir harekâtın başlangıcı olduğunu belirtti. İran, sert bir yanıt vereceğini açıkladı; İsrail, İran’dan İsrail topraklarına doğru fırlatılan yaklaşık 100 İHA’yı engellemek için çalıştığını bildirdi. İsrail medyası, TSİ 11.00 civarında vatandaşlara güvenli alanlara yakın kalmaları yönündeki talimatın kaldırıldığını duyurdu. Bu, İHA’ların çoğunun veya tamamının etkisiz hale getirildiğini gösteriyor.
Yaklaşık 200 İsrail savaş uçağının katıldığı saldırılarda, İran’da 100’den fazla hedef vuruldu. Askeri sözcü Tuğgeneral Effie Defrin, çevrimiçi bir brifingde, İran Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanı, Devrim Muhafızları Komutanı ve İran Acil Durum Komutanlığı Komutanı’nın saldırılarda öldürüldüğünü doğruladıklarını söyledi. İran devlet medyası, 6 İranlı nükleer bilim insanının öldürüldüğünü bildirdi. Axios’un üst düzey bir İsrailli yetkiliye dayandırdığı haberine göre, İsrail’in Mossad istihbarat servisi, İran içinde bir dizi gizli sabotaj operasyonu düzenledi. Bu operasyonlar, İran’ın stratejik füze sahalarını ve hava savunma kabiliyetlerini hedef aldı. İran medyası ve görgü tanıkları, Natanz’daki ana uranyum zenginleştirme tesisinde patlamalar olduğunu bildirdi. İran’ın elit Devrim Muhafızları Ordusu, üst düzey komutanı Hüseyin Selami’nin öldürüldüğünü, devlet medyası ise Tahran’daki birim karargâhının vurulduğunu duyurdu. İran devlet medyası, Tahran’daki İsrail saldırılarında nükleer bilim insanları Feridun Abbasi ve Muhammed Mehdi Tehranchi’nin öldürüldüğünü, toplamda 6 nükleer bilim insanının hayatını kaybettiğini bildirdi. İran Ulusal Petrol Rafineri ve Dağıtım Şirketi, ülkenin petrol rafinerisi ve depolama tesislerinin zarar görmediğini öne sürdü.
Hava sahası boşaltıldı
Flightradar24 verilerine göre; İsrail saldırılarından sonra İsrail, İran, Irak ve Ürdün üzerindeki hava sahası uçuşlara kapandı; havayolları rotalarını değiştirdi veya uçuşları iptal etti. İsrail havayolları El Al, Israir ve Arkia, uçaklarını İsrail dışına çıkardığını, Tel Aviv’deki Ben Gurion Havalimanı’nın ise kapatıldığını duyurdu. Dubai merkezli Emirates, Irak, Ürdün, Lübnan ve İran’a olan uçuşlarını iptal etti; İran hava sahasını kapattı.
Yükselen Aslan Operasyonu
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, kaydedilmiş bir video mesajında, “İsrail tarihinin dönüm noktasında bir anındayız. Az önce, İran tehdidini geri püskürtmek için hedefe yönelik bir askeri operasyon olan Yükselen Aslan Operasyonu’nu başlattık. Bu tehdit ortadan kalkana kadar bu operasyon günler boyunca devam edecek” dedi. "İran’ın nükleer zenginleştirme programının kalbine vurduk. İran’ın nükleer silah üretim programının kalbine vurduk. Natanz’daki ana zenginleştirme tesisini hedef aldık. İran bombası üzerinde çalışan önde gelen nükleer bilim insanlarını hedef aldık. İran’ın balistik füze programının kalbine de darbe indirdik” diyen Netanyahu, İsraillilere uzun süre sığınaklarda kalabilecekleri uyarısında bulundu.
Nazi Almanyası'nı hatırlattı
Netanyahu, İran’ın yalnızca zenginleştirilmiş uranyum stoklamakla kalmadığını, nükleer silah üretimine yönelik somut adımlar attığını belirterek, “Son aylarda İran, bu zenginleştirilmiş uranyumu silaha dönüştürmeye yönelik daha önce hiç atmadığı adımlar attı. Eğer durdurulmazsa İran, çok kısa sürede nükleer silah üretebilir. Bu bir yıl olabilir, hatta aylar içinde olabilir" diye konuştu. Netanyahu, bu operasyonu "erken müdahale" olarak tanımlayarak, Batılı müttefiklerin 1930’larda Nazi Almanyası’na karşı yeterli önlem almamasını örnek gösterdi.
İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir de on binlerce askerin göreve çağrıldığını ve “tüm sınırlar boyunca hazır” olduklarını söyledi. “Başka hiçbir şeye benzemeyen tarihi bir kampanyanın içindeyiz. Bu, varoluşsal bir tehdidi önlemek için kritik bir operasyon” dedi. İsrail ordusu, İran’ın nükleer silah geliştirmede “geri dönüşü olmayan noktaya” yaklaştığını gösteren yeni istihbarat bilgilerine dayanarak harekete geçmek zorunda kaldığını söyledi. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), 200 savaş uçağının operasyona katıldığını, 330’dan fazla mühimmatın kullanıldığını ve saldırının “İran’ın nükleer programına yönelik önleyici, hassas ve koordineli bir saldırı” olduğunu tekrarladı.
Radyasyon seviyeleri
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA), yaklaşık 20 yıl aradan sonra Perşembe günü ilk kez İran’ı nükleer silahların yayılmasını önleme yükümlülüklerine uymamakla suçlamıştı. Buna karşılık İran, daha önce açıklanmamış bir zenginleştirme tesisi açacağını ve yüzde 60 oranında yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum üretimini hızlandıracağını duyurdu. Bu seviye, nükleer silahlarda kullanılan yüzde 90 seviyesine kolayca işlenebilir. UAEA, İsrail’in Natanz’taki uranyum zenginleştirme tesisini vurduğunu doğruladı ve radyasyon seviyelerini “yakından izlediğini” belirtti. UAEA Başkanı Rafael Grossi, “Ajans, İranlı yetkililerle radyasyon seviyeleri konusunda temas halinde. Ülkedeki müfettişlerimizle de iletişim halindeyiz” dedi. Natanz, Tahran’ın yaklaşık 220 kilometre güneydoğusunda bulunan İran’ın ana zenginleştirme tesisidir. İran’ın Merkez Platosu’nda yer alan tesisin bir kısmı, hava saldırılarına karşı korunmak için yeraltında inşa edilmiş ve uranyumu daha hızlı zenginleştirmek için birden fazla santrifüj kaskadı işletmektedir. UAEA, İran’ın güneybatısındaki Buşehr nükleer santralinin hedef alınmadığını belirtti. Bu tesis, İran’ın ilk nükleer enerji santralidir. İran Petrol Bakanlığı, önemli rafinerilerin ve yakıt depolarının etkilenmediğini ve ülke genelinde faaliyetlerin kesintisiz devam ettiğini açıkladı.
ABD'nin tavrı
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, İsrail’in saldırısına ABD’nin dahil olmadığını belirterek, “İsrail, İran’a yönelik tek taraflı bir saldırı gerçekleştirmiştir. ABD bu saldırının parçası değildir. Önceliğimiz, bölgedeki Amerikan güçlerini korumaktır. Açıkça söyleyeyim; İran, ABD çıkarlarını veya personelini hedef almamalı” dedi.
ABD Başkanı Donald Trump, Fox News’e verdiği röportajda, İran’ın nükleer silah sahibi olamayacağını ve ABD’nin müzakere masasına geri dönmeyi umduğunu söyledi. Trump, Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısı öncesi çeşitli açıklamalar yaptı. Saldırıdan önceden haberdar olmadığını, ancak İsrail’i daha önce uyarmış olduğunu belirten Trump, İran’ın misillemesi durumunda hem ABD’yi hem de İsrail’i savunacaklarını vurguladı.
Trump yine uyardı
ABD Başkanı Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı paylaşımda, hem uyardı hem de tehdit etti. “İran, bir zamanlar İran İmparatorluğu olarak bilinen şeyin kalıntılarını kurtarmak ve hiçbir şey kalmadan önce bir anlaşma yapmak zorunda" diyen Trump, İran’a daha önce defalarca anlaşma fırsatı sunduğunu ve “en sert sözlerle” anlaşma yapmaları gerektiğini ilettiğini belirtti. ABD’nin dünyadaki en güçlü ve ölümcül askeri teçhizata sahip olduğunu vurgulayan Trump, “İsrail’in elinde çok sayıda Amerikan yapımı silah var ve daha fazlası da yolda. Ve bunları nasıl kullanacaklarını çok iyi biliyorlar” dedi. İran’daki bazı “sertlik yanlısı isimlerin” cesur açıklamalar yaptığını, ancak “neler olacağını bilmediklerini” ifade eden Trump, şunları söyledi: “Hepsi artık ölü ve işler daha da kötüleşecek. Zaten büyük bir ölüm ve yıkım yaşandı. Ancak bu katliamı durdurmak için henüz zaman var. İran, hiçbir şey kalmadan önce bir anlaşma yapmalı. Artık ölüm olmasın, artık yıkım olmasın. Sadece yapın, çok geç olmadan. Tanrı hepinizin yardımcısı olsun!”
ABD yetkilileri, Tahran ile 6 dünya gücü arasında 2018’de başarısız olan nükleer anlaşmanın yerine yeni bir anlaşmanın, nükleer bomba geliştirme potansiyeli olarak görülen zenginleştirmeyi durdurma taahhüdünü içermesi gerektiğini defalarca belirtti. İran İslam Cumhuriyeti, nükleer enerjisini yalnızca sivil amaçlarla istediğini tekrarlayarak, Washington’ın zenginleştirmeyi durdurma talebini ulusal egemenliğine bir saldırı olarak reddetti. İran hükümeti, yaptığı açıklamada, İsrail’in “korkakça” saldırısının, Tahran’ın zenginleştirme, nükleer teknoloji ve füze gücünde ısrar etmesinin nedenini gösterdiğini belirtti.
ABD gerçekten yok mu?
ABD, İsrail’in askeri operasyonundan kendini uzak tutmaya çalışsa da bir İsrailli yetkili, kamu yayıncısı Kan’a, İsrail’in İran konusunda Washington ile koordine olduğunu söyledi. Haaretz gazetesi, ABD Hava Kuvvetleri’nin iki hafta önce Ürdün’e bir F-15 savaş uçağı filosu konuşlandırdığını, gerekirse İran İHA’ları ve seyir füzelerini durdurmak için hazırda beklediğini yazdı. Fox News ise, İsrail'in Demir Kubbe füze savunma sisteminin ABD tarafından yeniden mühimmatla desteklendiğini aktardı.
Demokrat Senatör Chris Murphy ise İsrail’in tek taraflı hareket etmesinin Trump yönetiminin küresel alandaki zayıflığının bir göstergesi olduğunu söyledi: “İsrail’in saldırısı, Trump yönetiminin İran’la müzakerelerini sabote etmeye yönelik. Bu hamle, ABD için yıkıcı sonuçlar doğurabilecek bölgesel bir savaşı tetikleyebilir.”
İsrail’in İran’a olası bir füze saldırısı karşısında ABD’nin desteğine ihtiyaç duyabileceği değerlendirilirken, Netanyahu, Trump’a İran’la mücadeledeki katkıları için teşekkür etti ve şunları söyledi: “Dünyanın en tehlikeli rejiminin, en tehlikeli silahlara sahip olmasına izin vermeyeceğiz. İran bu silahları terörist vekillerine verecek. Bu da nükleer terör kabusunu gerçeğe dönüştürür. İran’ın balistik füzelerinin menzili, bu kabusu Avrupa şehirlerine, ardından da Amerika’ya taşıyabilir.”
İran tehdide devam etti
İran’ın ruhani ilideri Ayetullah Ali Hamaney, yaptığı açıklamada İsrail’in İran’a karşı “alçakça ve kanlı” bir suç işlediğini ve bunun “acı bir kaderle” karşılaşacağını söyledi. İran devlet medyası, Devrim Muhafızları Komutanı General Hüseyin Selami, Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri ve Hatemu’l-Enbiya Müşterek Karargâhı Komutanı Tümgeneral Gulamali Reşid’in öldüğünü duyurdu. Ayrıca, nükleer bilim insanları Feridun Abbasi ve Muhammed Mehdi Tehranchi'nin de öldüğü bildirildi. Abbasi, 2011-2013 yılları arasında İran Atom Enerjisi Kurumu’nun başkanlığını yapmış, 2010’da Mossad tarafından düzenlendiği iddia edilen bir suikast girişiminden sağ kurtulmuştu. Tehranchi ise teorik fizik alanında uzmandı. Her iki bilim insanının da evlerinde hedef alındığı belirtildi. İran Dışişleri Bakanlığı ise ABD’yi, İsrail’in başlıca destekçisi olarak, “İsrail’in maceraperestliğinin” sonuçlarından sorumlu tuttu. Bakanlıktan yapılan açıklamada, “İsrail’in saldırısı, küresel güvenliği benzeri görülmemiş bir tehdit altına sokmaktadır” denildi ve uluslararası topluma saldırıyı kınama çağrısı yapıldı.
İkinci dalga saldırılar
Yerel kaynaklar, İsrail Savunma Kuvvetleri’nin (IDF) Cuma günü İran’ın Tebriz ve Şiraz şehirlerinde ikinci dalga hava saldırıları düzenlediğini bildirdi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, her iki şehirde de dumanların yükseldiği görüldü. Raporlar, vurulan hedefler arasında Tebriz Şahid Medeni Uluslararası Havalimanı ve Şiraz’daki bir füze üretim tesisinin olduğunu gösterdi.
Piyasalara etkisi
İsrail'in harekatı, Cuma günü Asya piyasalarında hisse senedi fiyatlarında keskin düşüşlere yol açtı; ABD vadeli işlemlerinde satışlar öncülük etti. Küresel ham petrol göstergesi Brent, TSİ 08.56’da yüzde 7,3 artarak 74,40 dolara yükseldi. Bu, Trump’ın geniş kapsamlı gümrük tarifeleri duyurusundan bu yana en yüksek seviye. HABER MERKEZİ
https://www.ozgurpolitika.com/haberi-iran-iki-secenekle-karsi-karsiya-201474
https://www.ozgurpolitika.com/haberi-qsd-nin-entegrasyonu-icin-calisiyor-201430