Jin û Kuçe
Kültür/Sanat Haberleri —

Bahar Mosleh
- Kadınların yaşam alanları ve mücadelesine, “Jin û Kuçe” adlı sergisi ile dikkat çeken Rojhilatlı ressam Bahar Mosleh, “Jina Amini ve kadın mücadelesi ilham kaynağım” dedi.
MEDİNE MAMEDOĞLU/AMED
8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı ile Kadın Kültür Sanat Edebiyat Derneği (KASED) iş birliğiyle düzenlenen sergi, Amed Sanat Galerisi’nde sanatseverlerle buluştu. Sîneli ressam Bahar Mosleh’in eserleri, kadın mücadelesini, çığlığını, direnişini ve cesaretini yansıtıyor. Mosleh’i, “Jina Amini ve kadın mücadelesinden aldığım ilhamla bu resimleri yaptım” dedi.
Parçalanmış kadın figürleri
Mosleh’in “Jin û Kuçe” adlı sergisi, İran’ın sosyo-politik yapısı içinde kadın kimliği ve direnişine odaklanan güçlü bir sanat çalışması. Sanatçı, eserlerinde baskıya dikkat çekmek için parçalanmış kadın figürlerini kullanırken, aynı zamanda meydan okuma ve içsel gücü de resmediyor. Renk paletiyle acı ve dönüşümü vurgulayan koyu morlar, morarmış pembeler ve kan kırmızıları; umut ve direnişi simgeleyen cesur sarılar ve ateşli turuncular bir tezat oluşturarak eserlerin duygusal yoğunluğunu artırıyor.
Feminist direniş sanatı
Bahar Mosleh, eserlerinde endüstriyel formlar, dikenli teller ve çarpıtılmış şehir manzaraları gibi mimari unsurları bir araya getirerek, bireysel kimlik ile toplumsal baskılar arasındaki etkileşimi ortaya koyuyor. Sanatçı, İran feminist direniş sanatı ile soyut dışavurumculuk akımından esinlendiğini belirtiyor. Kadınların özgürlük ve hak arayışlarını sanatı aracılığıyla görünür kılan Mosleh, sanatın değişim ve empati için güçlü bir araç olduğunu vurguluyor.
Kadınların sesi ve yüzü
Amed’deki Sümerpark Sanat Galerisi’nde açılan serginin ilk gününe çoğunluğu kadınlardan oluşan yüzlerce kişi katıldı. Kadınların ilgisinden mutluluk duyduğunu belirten Mosleh, eserleriyle kadınların sesi ve görünmeyen yüzü olmak istediğini ifade etti. Erkek egemen iktidarlar karşısında giderek büyüyen kadın mücadelesinin hem kadınlar hem de sanatsal açıdan umut verici olduğunu vurguladı.
Kadınların yaşadığı zorlukların ortak olduğunu belirten Mosleh, eserlerinin tüm dünya kadınlarına hitap ettiğini söyledi. Mosleh, “Kadınlar yaşamın her alanında ciddi zorluklar yaşıyor. Ben de bu sorunları ve kadınların mücadelesini tuvale yansıtmak istedim. Bu nedenle sergime ‘Kadın ve Sokak’ adını verdim. Kadınların erkek egemen sisteme karşı verdikleri mücadeleyi resimlerimde anlatmaya çalıştım. Sanatımla onların sesi ve yüzü olmak istedim” dedi.
Jina Amini’den ilham aldım
Kadınların yaşamda ve kamusal alanda görünmez kılınmak istendiğini belirten Mosleh, sanatıyla buna karşı durduğunu ifade etti. “Kadının bedeni, renk ve teknik anlamda deforme olmuş, ben de bunu göstermek istedim. Çıplak kadın resimleri ise cinsellik değil, tamamen bir itiraz biçimidir” diyen sanatçı, sanatın ruhu ve gücüyle kadınların sesi olmaya devam edeceğini söyledi.
“Bir Kürt kadını olarak bu mücadeleden esinlenerek eserlerimi ortaya koyuyorum. Fırça darbelerimi, kadınların çığlığına dönüştürüyorum” diyen Mosleh ekledi: “Jina Mahsa Amini ve onun mücadele ruhundan ilham alıyorum. Sanatımla ve sanatın ruhuyla kadınların sesi olmaya devam edeceğim.”