Laschet'in DİTİB sevdası

• Erdoğan rejimine bağlı kuruluşlarla girdiği yakın ilişkilerle tanınan NRW Eyaleti Başbakanı Armin Laschet’in, İslam derslerinin kitap ve müfredatına ilişkin kurulan komisyonda DİTİB’e yer vermesi tartışmalara neden oldu.

 

Almanya Başbakanı Angela Merkel’in partisi Hristiyan Demokratlar Birliği’nin (CDU) yeni başkanı Armin Laschet'in önümüzdeki dönem liderliğinin Kürtler aleyhinde işleyen bir süreç olacağı giderek belirginlik kazanıyor. Kürdistanlıların demokratik gösterilerini sürekli yasaklayan Laschet, eylemcilere saldıran polisin şiddetini ise meşrulaştırmakla tanınan bir isim.

Kürtlerin mücadelesini kriminalize eden Laschet, bugünlerde sert eleştirilerin odağında bulunuyor. Laschet’in başbakanlığını yaptığı Almanya'nın en kalabalık nüfusuna sahip Nordrhein-Westfalen (NRW) eyaletinde, Mayıs ayı içerisinde okullarda İslami derslerin denetimi ve gözetimi için bir komisyon kuruldu. Müfredatı düzenlemek, öğretim yetkisi vermek ve öğretim materyallerini onaylamak üzere kurulan komisyonun, AKP’nin denetiminde olan DİTİB’e (Diyanet İşleri Türk İslam Birliği) temsil edilmesi tartışmalara neden oldu.

DİTİB, 1984’te Ankara'da Diyanet İşleri çatısı altında kuruldu. ‘Bağımsız’ olduğunu iddia eden DİTİB, imamlarını ve din öğretmenlerini Türkiye’den getirtiyor. DİTİB’in Erdoğan rejimine bağlı olarak çalıştığı bir sır değil. Bünyesindeki yaklaşık 860 cami ile Almanya'daki en büyük 'Müslüman' kuruluş olan DİTİB'in kendi verilerine göre; 200 bin kadar üyesi bulunuyor.

DİTİB'e bağlı çok sayıda imam hakkında, geçtiğimiz yıllarda Türk devleti için casusluk faaliyeti yaptıkları gerekçesiyle soruşturma açılmıştı, ancak bu soruşturmalar kapatıldı.

Partisinden de tepki geldi

NRW’de din dersleri için belirlenen komisyona DİTİB'in dahil edilmesine, Laschet'in kendi partisi CDU’da da tepkilere neden oldu. Hamburg CDU bölge lideri Christoph Ploss, "DİTİB Erdoğan'ın Almanya'daki uzantısı ve açıkça söylüyorum, DİTİB ile iş birliği yapmayacağız" dedi.

 

Yıllardır destek veriyor

Türk devleti ve İslamcılarla yakın ilişkisi nedeniyle 'Türken-Armin' (Türk Armin) lakabı verilen Laschet, NRW’deki Türklerin oylarını alabilmek için DİTİB’e yıllardır destek veriyor. Laschet, uzun süredir Türk ırkçıların/ülkücülerin CDU’ya girmesine ön ayak olmakla da suçlanıyor. Laschet daha önce de Milli Görüş, DİTİB ve Müslüman Kardeşler’e yakın derneklerin temsilcileriyle yaptığı görüşmelerle de gündeme gelmişti. Milli Görüş’e yakın isimlerle görüşmelerine dair fotoğrafları sosyal medya hesabı üzerinden paylaşmaktan da sakınmamıştı. Ayrıca Laschet, daha önce Gülen Cemaatinin çıkardığı bir dergiye yazı da yazmıştı.

Müslüman Kardeşler’in eski başkanı Houaida Taraji ile görüşmesi basına yansımıştı. Laschet, aynı zamanda Müslüman Kardeşler’in yöneticilerinden Suriyeli İslamcı İssam El-Attar'ın çocukları Aiman ve Hadia’ya yakın ilişkisiyle biliniyor.

Anayasaya aykırı davranıyor

Laschet’in izlediği politikaya ilişkin daha önce gazetemize bir değerlendirme yapan tarihçi-yazar Nick Brauns, "Bu oyları Laschet, SPD’ye bırakmak istemiyor. Biliyorsunuz, Almanya’daki Türk sağcılarının partisi normalde SPD’dir. Türk ırkçıları fikir olarak CDU’ya daha yakın olsalar da hep SPD’ye oy verdiler" demişti. Brauns, Laschet'in CDU’yu bu kesimlere açarak SPD’ye giden oyların bir bölümünü partisine kanalize etme politikası yürüttüğünü ifade ederek, şunları kaydetmişti: "Laschet’in Kürtlerle görüşmüyor olması da böyle pragmatik sebebler nedeniyledir. Keza Kürtlerden alabileceği bir şey yok. Kürtler zaten ya Sol Parti’ye ya da Yeşiller’e oy veriyor.”

HABER MERKEZİ