Ne biz onun cumhuruyuz, ne de o bizim başkanımız

  •  Kürtlerin, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turunda da oy vermediği AKP Genel Başkanı Recep T. Erdoğan, Türk-Sünni çoğunluğun oyuyla yeniden Cumhurbaşkanı seçildi.

 

Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları 16 ilde Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik oy tercihi, 14 Mayıs’a göre aynen sürdu; Kürt halkı, bütün baskılara ve kirli propagandalara rağmen geri adım atmadı.

Cumhuriyet tarihinde ilk kez yaşanan Cumhurbaşkanı Seçimi ikinci turu için ülke genelinde 973 ilçe, bin 94 ilçe seçim kurulunda 191 binden fazla sandık kuruldu. Seçimde, Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan ile Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu yarıştı. Seçimlerin ikinci turunda ilk tura göre katılım daha düşük oldu. Katılım oranı yüzde 85,7 oldu. Resmi olmayan sonuçlara göre seçimi oyların yüzde 52,18’ini alan Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan kazandı. Böylece Erdoğan 3. kez Cumhurbaşkanı seçilmiş oldu. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu ise oyların yüzde 47,82’isini aldı. 

Resmi olmayan sonuçlara göre; Kılıçdaroğlu, üç büyükşehirde yarışı önde bitirdi. Kılıçdaroğlu, İstanbul’da yüzde 51,3, Ankara’da yüzde 50,3, İzmir’de ise yüzde 66,6 oranında oy aldı. Erdoğan ise İstanbul’da yüzde 48,7, Ankara’da yüzde 49,7, İzmir’de ise yüzde 33,4 oranında oy aldı. Kılıçdaroğlu yine Antalya, Adana, Mersin’de de yarışı önde götürdü.

Deprem bölgesi Erdoğan'da

Depremden etkilenen kentlerde ise Erdoğan ülke genelinde olduğu gibi yarışı önde bitirdi. Erdoğan, Adana ve Amed hariç 11 ilin 9’unda Kılıçdaroğlu’nu geride bıraktı. Erdoğan en çok oy oranına depremin merkezi Maraş’ta ulaştı. Erdoğan Maraş’ta yüzde 75, Adıyaman’da yüzde 69 oranında oy aldı. 

Kürtler, Erdoğan'a 'Hayır' dedi

Kürt sorununda inkar politikalarıyla savaş konseptini derinleştiren AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerinde bir kez daha Kürtlerden tokat yedi. 

2015’te devreye koyduğu savaş konseptini sürdürdüğü Federe Kurdistan'ın Zap, Metîna ve Avaşîn bölgelerinin sınırında bulunan Şirnex ve Colemêrg’te gereken cevabı aldı. Rakibi Kılıçdaroğlu, Şirnex’te yüzde 76,30; Colemêrg’te yüzde 72 oy aldı.

AKP iktidarının baskı politikalarının merkezi haline gelen Amed’de; Erdoğan yüzde 28,37 oy alırken, Kürtlerin destek verdiği Kılıçdaroğlu, yüzde 71,61 oy aldı. 

İktidara öfkenin ikinci turda da sürdüğü Mêrdîn’de, Erdoğan’ın 2018 seçimlerinde aldığı yüzde 34 oy oranı değişmedi. Êlîh’te de Erdoğan’ın oy oranı yüzde 32 bandında kaldı. Kılıçdaroğlu ise Mêrdîn’de 65,22, Êlîh’te yüzde 67,90 oy aldı.

AKP’nin savaş konseptinin yanı sıra özel savaş politikalarının en yoğun uygulandığı Dersîm’de, 2018 seçimlerinde yüzde 18,66 oy alan Erdoğan, 28 Mayıs seçimlerinde yüzde 17,19 oy alabildi.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun en yüksek oy aldığı kentlerden bazılarının oranları şöyle:

*  Dersim: 82.82

*  Şırnak: 76.37 

*  Hakkari: 72.52

*  Amed: 71.76 

*  Batman: 68.15

*  Iğdır: 67.26 

*  Mardin: 65.81

*  Ağrı: 64.9 

*  Van: 61.47

*  Muş: 58.81 

*  Ardahan: 57.68

*  Kars: 56.35 

*  Siirt: 55.75

*  Bitlis: 50.58

Yüzde 80'nin üzerinde

Kılıçdaroğlu'na yüzde 80'in üzerinde oy çıkan ilçeler:

*  Ovacık: 90,31

*  Varto: 89,22

*  Nazimiye: 88,95

*  Pülümür: 88,57

*  Hozat: 86,57

*  Mazgirt: 86,48

*  Lice: 85,40

*  Nusaybin: 83,73

*  Cizre: 83,68

*  Gever: 82.48

*  Bazîd: 82,20

*  Kocaköy: 81,92

*  Digor: 81,01

*  Özalp: 80,41

*  Silopi: 80,32

En çok oy aldıkları

Erdoğan ve Kılıçdaroğlu'nun en çok oy aldığı iller de belli oldu.  

Erdoğan’ın en çok oy aldığı iller:

*  Bayburt: 82.45

*  Gümüşhane: 78.54

*  Çankırı: 76.76

*  Yozgat: 76.36

*  Rize: Yüzde 75. 86

 Kılıçdaroğlu'nun en yüksek oy aldığı iller:

*  Dersim: Yüzde 82.81

*  Şırnak: Yüzde 76.29

*  Hakkari: Yüzde 72.09

*  Amed: Yüzde 71.61

* Kırklareli: Yüzde 68.42

Halk geri adım atmadı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Mithat Sancar ve Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Eşsözcüleri Çiğdem Kılıçgün Uçar ve İbrahim Akın, Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimlerine ilişkin basın toplantısı düzenledi. 

Eşit ve adil olmayan seçim sürecinde Erdoğan’ın devletin tüm imkanlarını kullandığına dikkat çeken Akın, “Aynı zamanda seçim dönemi boyunca Saray’ın propaganda aygıtı tarafından doğrudan fonlanan ve sosyal medyada trol orduları tarafından yürütülen manipülasyonlar; üretilen bilgi kirliliği ve montajlı videolar, seçimlerin adil olmadığını açıkça gösteren en çarpıcı örneklerden bazılarıdır” dedi.

Seçmenlere teşekkür

Akın, şöyle konuştu: “Bu seçimlerde aslolanın rejimi değiştirmek olduğunu başından beri dile getirdik ve savunduk. Otoriterlik veya demokrasi tercihi ile karşı karşıya bırakılan topluma gerçekçi vaatler sunarak demokrasiye açılacak kapının daha fazla aralanması için çaba harcadık.  Bu stratejimiz ve buna uygun olan mücadelemizle Erdoğan’ı ilk turda durdurduk. İkinci turda da aynı stratejimizi rejimi değiştirme hedefiyle sürdürdük. Sandık verileri de gösteriyor ki, seçmenlerimiz partimizin politikalarına ve hedeflerine kararlı bir şekilde sahip çıkmış, iradesini bu yönde güçlü bir biçimde ortaya koymuştur. Kürtlerin yoğun olarak yaşadıkları 16 bölge ilinde Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik oy tercihi 14 Mayıs’a göre aynen sürmüştür. Bütün baskılara ve kirli propagandalara rağmen halkımız geri adım atmamıştır. Değişim ve demokrasi tercihinde ısrar eden ve parti politikalarına uygun davranan Kürt halkına ve tüm seçmenlerimize en içten ve yürekten teşekkür ediyoruz, bu duruşlarını ve mücadelelerini selamlıyoruz. 

Eksikleri aşmak zorundayız

Seçim sonuçlarının temel sebeplerini sahici bir biçimde görmek ve eksikleri en doğru yöntemlerle aşmak zorundayız. Bu bizim halkımıza ve mücadele geleneğimize karşı sorumluluğumuzun bir gereğidir. Sıcağı sıcağına bir kez daha söyleyelim ki; Cumhur İttifakı özellikle 2015'ten bu yana devreye koyduğu toplumu kuşatma ve baskı kurma stratejisinde ısrar ederse Türkiye’nin yaşadığı ekonomik, sosyal ve siyasal boyutları da olan çoklu kriz büyük bir çöküşe kapı aralayacaktır.

Her alanda mücadele

Bizler bu politikalara ve uygulamalara karşı tüm gücümüzle toplumu ve haklarını savunmaya, her alanda mücadeleye devam edeceğiz. Her bir vekilimizle parlamento çatısı altında demokrasi, barış, adalet, eşitlik, özgürlük ilkelerini savunmayı, Demokratik Cumhuriyet mücadelemizi bir üst aşamaya taşımayı sürdüreceğiz. Sonuçlar açıkça göstermiştir ki; bu ülkedeki her iki kişiden birinin değişim talebi vardır. O nedenle Türkiye siyasetinin öncelikli görevi, tıkandığı açık olan, toplumun kutuplaşmasına yol açan ve demokrasi zeminini ortadan kaldıran mevcut sistemi değiştirmektir. Cumhuriyetin ikinci yüzyılına girerken, sivil ve demokratik bir anayasayı hep birlikte bu anlayışla yapmamız elzemdir.

Bu yoldan dönmeyeceğiz

Bizler buradayız. Hem Meclis’te hem de hayatın bütün alanlarında değişim için demokratik mücadelenin öncülüğünü sürdüreceğiz, demokratik siyaseti büyüteceğiz. Bu yoldan dönmeyeceğiz, toplumu esas alarak birlikte mücadele edeceğiz, birlikte kazanacağız.”  AMED

 

*****

İlk hedefi yine Kürtler

Kürtlerin oy vermediği Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan, Saray'ın önünde topladığı güruha seslenirken ilk hedefinin Kürtlere saldırı olduğunu söyledi; Kürtlere hakaret ettirdi.

Erdoğan, gelenek haline getirdiği "balkon konuşmasını" ilk kez Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda yaptı. 

Montaj olduğunu itiraf ettiği videoyu tekrar dile getiren Erdoğan, "Kandil'dekilerle, bir video çekimi ile onları arkaya alıp 'haydi' diyebilirsiniz ama bu millet yutmuyor" derken, kalabalık Kürtlere hakaret içeren sloganlar attı. 

Erdoğan, Edirne Cezaevi'nde rehin tutulan Kürt siyasetçi Selahattin Demirtaş'ı kastederek, "Ne diyordu? Selo'yu dışarı çıkarmak istiyorsanız oyu bana vereceksiniz diyordu. Benim sevgili milletim ne dedi? Milletim iyi biliyor... Diyarbakır'da 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan bu terörist Selo'dur. Hak ve hukukun egemen olduğu Türkiye'de sen 51 Kürt kardeşimizin ölümüne neden olan Selo'yu istediğin gibi dışarı çıkaramazsın. Bizim iktidarımızda böyle bir şeyin gerçekleşmesi mümkün değildir. Bizim iktidarımızda adalet, mülkün esasıdır! Bu değiştirilemez!" dediğinde ise kabalakıtan "Selo'ya idam" sloganları atıldı.

Saldırıları artacak

Erdoğan, Rojava ve Feder Kurdistan'daki saldırılarını da artıracaklarını şu sözlerle ifade etti: "Güneyimizdeki güvenlik tehditlerini, terör örgütleriyle yürüttüğümüz mücadeleyi artıracağız. Siyasi ve diplomatik kanalları daha etkin işleteceğiz. Bölgesel gelişmeleri doğru şekilde yönlendirerek, kısaca, çok yönlü çalışmalarla sınırlarımızdan bunları da uzak tutmaya devam edeceğiz."

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.