Sanki Agit’i tekrar katlettiler

•  Cizre’de sokağa çıkma yasakları sırasında katledilen yüzlerce kişiden biri olan 16 yaşındaki Agit Akıl’ın yakılmış ve parçalanmış elbiseleri, 6 yıl sonra annesine verildi. Anne Güler Akıl, “Sanki onu tekrar öldürdüler. Yüreğimi bir kez daha yaktılar” dedi.

Şırnak’ın Cizre ilçesinde 2015-2016 yıllarında ilan edilen sokağa çıkma yasaklarında katledilenlerden biri de 16 yaşındaki Agit Akıl’dı. Katledildikten aylar sonra bir cenaze, Akıl’ındır diye ailesine verildi. Ancak Akıl ailesi, verilen cenazenin çocuklarına ait olduğunu kabullenmiyor. Sokağa çıkma yasağının üzerinden 6 yıl geçtikten sonra 11 Ocak’ta Şehit Murat Akançay Polis Karakolu tarafından Akıl’ın annesi Güler Akıl (45) aranarak, “Gelin emanetlerinizi alın” denildi. Bunun üzerine soluğu karakolda alan anne Akıl’a, parçalanmış, yakılmış bir kazak, pantolon, kemer ile çocuğunun cebinden çıkan 52 lira 75 kuruş verildi. Anne Akıl, yaşananları asla kabul etmeyeceğini belirterek, adalet için çocuklarının elbiselerini Ankara’ya götüreceğini söyledi.

MA’dan Zeynep Durgut’a konuşan anne Akıl, sokağa çıkma yasaklarında katledilenlerin cenazelerinin birbirine karıştığını söyleyerek, “Cizre yasakları üzerinden 6 yıl geçti. Bu yasakta çocuklarımız katledildi ve cenazelerini karıştırdılar. Herkes birinin cenazesini alıyordu. Sadece benim oğlumun değil, yüzlerce kişinin cenazesi karıştırıldı. Her bir parmağın acısı aynıdır. Sadece oğlumun değil, katledilenlerin hepsinin acısı yüreğimde” dedi. 

Çocuklarımıza da böyle yaptılar

Akıl, 6 yıl aradan sonra 11 Ocak’ta polislerin kendisini aradığını ifade ederek, şöyle devam etti: “Cizre yasakları üzerinden tam 6 yıl iki ay  geçti. Dün Cizre Şehit Murat Akançay Polis Karakolu’ndan beni arayarak, ‘Burada emanetiniz var gelin alın’ dediler. Bana bu elbiseleri verdiler. Bu elbiseleri nasıl tanıyayım? Ömrümün yettiği kadar yaşatılan bu acıyı unutmayacağım. Bana verdikleri poşetin içinde parçalanmış pantolon, kemer, kazak ve 52 lira 75 kuruş vardı. Bu elbiselere ne yapmışlarsa çocuklarımıza da aynısı yaptılar. Çocuklarımızı da bu şekilde parçaladılar. Benim yaramı gene deştiler. Acım yeniden tazelendi. Elbiseleri aldığımdan beri ölü gibiyim. Canım çok yanıyor. Bu devletin ne olduğunu, kim olduğunu kimse bilmiyor.” 

Yüreğimi bir kez yaktılar

Akıl, yaşatılanları kabul etmeyeceğini ve Ankara’ya gideceğini söyleyerek, şöyle konuştu: “Aradan 6 yıl geçtikten sonra mı elbiseleri vermek aklınıza geliyor? Ne yapacağım bunları? Şu an oğlumun katledildiği gün gibi hissediyorum. Sanki onu tekrar öldürdüler. Yüreğimi bir kez daha yaktılar. Adalet için bu elbiseleri Ankara’ya götüreceğim. Bu Müslümanlık mı, insanlık mı? Kim bunu yapar? Oğlum katledilmeden 5 gün önce ehliyetini almıştı. Kimliği, ehliyeti ve parası cüzdanındaydı. Bu para 6 yıl boyunca nasıl bu şekilde kalıyor? Elbiseleri paramparça olmuşken, nasıl olur da parasına bir şey olmamış? Oğlum daha 16 yaşındaydı, sakalı bile daha çıkmamıştı. Bu elbiselerle çıktı ve bir daha geri dönmedi. Çocuklarımızı da aynı bu şekilde parçalayıp poşetlere koyup attılar.”  ŞIRNAK