• Saray-MİT organizasyonu ve finansmanıyla Almanya'da örgütlenen çeteler, Federal Hükümet’in kayıtsızlığı sayesinde başkent Berlin’de muhalif gazeteci Erk Acarer’in evine kadar girerek saldırdı, 'yazmayacaksın ulan' deyip ölüm tehditleri savurdu.

 

Türk iktidarının örgütlediği Almanya’daki çeteler, gazeteci Erk Acarer’e saldırdı. Acarer, soruşturma nedeniyle saldırganlar hakkında isim paylaşmadı fakat “10 bin dolar nerede sorusunun cevabı işte tam burada bir yerdedir” dedi. Devlet içi iktidar çatışmasından dolayı dışlandığı için itiraf ve ifşaatlarda bulunan  Sedat Peker, yayımladığı videolarda 4 yıl önce Almanya’daki “Almanyalı Osmanlılar” (Osmanen Germania) çetesine para yardımı yaptığı ve organize ettiği iddialarıyla gündeme gelen AKP’li Metin Külünk’le ilgili olarak, “Almanya’daki o dernekler var ya, onlara rica ederdi para yollar mısın, diye; el altından onlara para yollardım” demişti. 

Türk devletinin muhaliflere yönelik baskı ve şiddeti ülke sınırlarını aşarak Almanya’ya kadar uzandı. Türkiye’de yaşadığı baskılar nedeniyle Almanya’ya gelmek zorunda kalan gazeteci Erk Acarer, Berlin’deki evinde saldırıya uğradı. Saldırının ardından açıklama yapan Acarer, saldırganlar hakkında bir fikri olduğunu, ancak yürütülen soruşturma nedeniyle kamuoyu ile herhangi bir grup ismi paylaşamayacağını söyledi. Acarer,  “Ama 10 bin dolar nerede sorusunun cevabı işte tam burada bir yerdedir. Kamu malını çalan silah tüccarları hemen yanı başımızdadır” dedi.

Peker’in para aktardığı Külünk

Acarer’in “10 bin dolar nerede sorusunun cevabı” açıklaması, akıllara dışlanan devlet elemanı Sedat Peker’in “Rica ederdi para yollar mısın, diye; el altından onlara para yollardım. Öyle her ay göndermedim ama 10 bin dolardan fazlasını gönderdim” dediği Metin Külünk’ü getirdi. Almanya’da AKP rejimine bağlı olarak örgütlendirilen Osmanen Germania çetesinin finansörlerinden olan Külünk, Peker’in itiraflarında adı geçen ve Peker’den ayda 10 bin dolar aldığı söylenen bir isim.

Boks kulübü adı altında 2014’te kurulup örgütlenen Osmanen Germania çetesi karıştığı uyuşturucu, fuhuş, şiddet olayları ve suikast hazırlıkları yüzünden uzun bir süre Almanya’nın gündeminde kaldı. Erdoğan rejiminin Almanya’daki suç şebekesi konumunda olan Osmanen Germania çetesi Temmuz 2018’de İçişleri Bakanı Horst Seehofer tarafından yasaklanmasına rağmen faaliyetlerini başka isimlerle yürütmeye devam ediyor.

Almanya arka bahçeleri gibi

Metin Külünk’ün "Osmanen Germania"nın silahlaması için çetenin lider kadrosuna birçok kez para akışında bulunduğu, Aralık 2017’de basına yansıyan ses kayıtlarına da yansıdı. Buna göre; Erdoğan'a yakın isimlerden, çetenin bu paralarla Kürtlere ve muhaliflere karşı kullanılmak üzere silah satın aldığı tespit edilirken, çetenin liderlerinden Mehmet Bağcı ve Selçuk Şahin bu bağlantılar yüzünden 2018’de gözaltına alınarak tutuklandı. Şahin’e üç yıl dört ay hapis cezası verilirken, Bağcı ile diğer sanıklar ise tecilli hapis cezasına çarptırıldı.

Merkel hükümetinin payı var

Bir suç şebekesine dönüşen ve Peker’in itiraflarıyla bütün kirli ilişkileri bir kez daha deşifre olan Türk devlet çeteleri Almanya’da geniş bir örgütlenme, propaganda ve casusluk ağı kurarak adeta Almanya’yı arka bahçesine dönüştürmüş durumda. AKP’ye sonsuz desteğini sunan ve Erdoğan diktatörlüğünü doğrudan besleyen Federal Hükümet’in bu yapılara göz yumması ise çeteleri daha fazla cesaretlendiriyor.

Jelpke gündeme getirmişti

Peker’in Almanya’ya dönük itirafları ardından ANF’ye konuşan Sol Parti Milletvekili Ulla Jelpke, CDU-SDP iktidarı ve güvenlik birimlerinin harekete geçmesini gerektiğini belirtmiş, “Osmanen Germania dışındaki gruplar da mercek altına alınmalı” açıklaması yapmıştı. Jelpke, Türk rejimine bağlı çete faaliyetlerini birçok kez Federal Meclis’in gündemine taşımıştı.

Acarer: Hesap sormaya devam

Erdoğan rejimine bağlı çete grupları olduğu tahmin edilen kişilerin yumruklu ve bıçaklı saldırısına uğrayan gazeteci Erk Acarer, hastanedeki tedavisinin ardından şu açıklamayı yaptı: “Saldırganlardan biri ‘Yazmayacaksın ulan’ diye bağırıyordu. Olay sırasında tanıklar çok fazla arttığı için silah kullanamadılar. Bu İslamcı, faşist, AKP-MHP iktidarına karşı yazdığımız, söylediğimiz her şeyin doğru olduğunun bir ispatıdır, sağlamasıdır. Somut olarak da failler konusunda fikrim ve bilgim elbette var. Güvenlik güçleri ‘birkaç gün isim, grup verme işimiz zorlaşır, çember genişler’ dediler. Ama 10 bin dolar nerede sorusunun cevabı işte tam burada bir yerdedir. Kamu malını çalan silah tüccarları hemen yanı başımızdadır. Şunu söylemeliyim ki hiçbir şey anlayamamışlar. Zira biz kendimiz rahat edelim diye değil, çocuklarımız rahat etsin diye yola çıktık. Bu yüzden gazetecilik yapıyoruz. Bilin ki elimden geldiğince ne Berkin Elvan’ın ne Nihat Kazahan’ın ahını sahipsiz bırakmayacağım. Şimdi daha sert olma zamanıdır. Elinizden geleni ardınıza koymayın ama biliniz ki; hesabını sormaya devam edeceğiz. Bilin ki hesabı kapayan da biz olacağız.”

Saldırı Alman medyasında

Gazeteci Erk Acarer'in Berlin'deki evinde saldırıya uğraması Alman medyasında geniş yer buldu. Birçok gazete, dergi, radyo, televizyon ve internet sayfası, Acarer'in "Failleri biliyorum. Asla faşizme teslim olmayacağım“ açıklamasına yer verildi. Haberlerde Türkiye’de basına yönelik baskılarına dikkat çekildi ve Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Örgütü tarafından Erdoğan’ın ikinci kez “basın özgürlüğü düşmanları” listesine alındığı hatırlatıldı.

HABER MERKEZİ