Sözleşme sonrası en az bin kadın katledildi

Kadın Haberleri —

İstanbul Sözleşmesi

İstanbul Sözleşmesi

  • İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinin üzerinden geçen iki yılda 400'ü şüpheli en az bin kadın katledildi.

Kadınlar Birlikte Güçlü’den Özengül Ergün, vazgeçmediklerini ve mücadelelerinin devam ettiğini vurgulayarak, “İstanbul Sözleşmesi’ni kaldıran, haklarımıza, kazanımlarımıza saldıran, her gün kadın düşmanı söylemlerle erkekliği yeniden üreten, pekiştiren iktidar, yaygınlaşan erkek şiddetinin sorumlusudur. Elbette hesap soracağız" dedi. 

İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi”nin Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kararıyla yürürlükten kaldırılmasının üzerinden iki yıl geçti. “Kadınları her türlü şiddetten korumak ve kadınlara yönelik şiddet ve ev içi şiddeti önlemek, kovuşturmak, ortadan kaldırmak” amacıyla imzaya açılan sözleşmeyi, 11 Mayıs 2011'de ilk imzalayan ve 24 Kasım 2011'de parlamentosunda onaylayan ilk ülke Türkiye idi.

Aile yapısını bozuyormuş

Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şubat 2020'de Sözleşme'yi “gözden geçirilecek” açıklamasıyla gündeme getirdi. Aynı dönemde ve sonraki süreçte bazı tarikat ve cemaatler de "aile yapısını bozduğu", "eşcinselliğe yasal zemin hazırladığı" açıklamalarıyla Sözleşme’yi hedef aldı. Sözleşmenin hedef alındığı bir ortamda AKP Genel Başkanı ve Çumhurbaşkanı Erdoğan’ın 20 Mart 2021’de Resmi Gazete'de yayımladığı kararnameyle Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekildiği açıklandı. Türkiye’nin kararnamesiyle yapılan bildirimin ardından Avrupa Konseyi Genel Sekreterliği, bu kararın 1 Temmuz 2021’de yürürlüğe gireceğini duyurdu. Böylelikle Türkiye, 1 Temmuz 2021’de İstanbul Sözleşmesi’nden resmen çekilmiş oldu. AKP iktidarının kadınlara ve kazanımlarına dönük politikalarının bir parçası olan çekilme, kadına yönelik şiddeti daha da arttırdı.

Söylemleriyle de tevşik etti

Erdoğan ve AKP kurmaylarının söylemleri de sertleşti. “Kadına şiddet abartılıyor” diyen AKP’li isimlerin “Tecavüze uğrayan doğursun, gerekirse devlet bakar” söylemleri her geçen gün kadına dönük şiddetin ve kadın katliamlarının artmasına neden oldu.

AKP döneminde 8 bin cinayet

Meclis Kadın-Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu üyesi Candan Yüceer’in 8 Mart 2023 tarihli komisyon toplantısında açıkladığı rapora göre; AKP iktidarı boyunca 7 bin 990 kadın erkekler tarafından katledildi. Nitekim bu sayı, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinin ardından arttı. Sözleşmenin kaldırılmasının üzerinden geçen iki yılda kadın örgütleri ve haber ajanslarının verilerine göre; en az 600 kadın katledildi, en az 400 kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. 

JINNEWS’in şiddet çetelesi

JINNEWS’in şiddet çetelesine göre; iki yıllık süreçte 692 kadın katledildi, 408 kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Temmuz-Aralık 2021 verilerine göre; 199 kadın erkekler tarafından katledildi, 111 kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi.  2022'de 348 kadın katledildi, 206 kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Son olarak 2023'ün Ocak-Mayıs şiddet çetelesine göre; 145 kadın katledildi, 91 kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. 

KCDP verilerine göre

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun (KCDP) verilerine göre; sözleşmenin kaldırıldığı 1 Temmuz 2021 ile Mayıs 2023 ayına kadar olan süreçte, 608 kadın erkekler tarafından katledildi, 463 kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. 1 Temmuz ile Aralık 2021'e kadar olan sürede 148 kadın erkekler tarafından katledildi, 117 kadın ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. 2022 yılında ise 334 kadın katledildi, 245 kadın ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Bu sayı 2023 yılının ilk 5 ayında da artış gösterdi, 126 kadın erkekler tarafından katledildi, 101’i ise şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. 

Dijital Anıt’ın verileri

Şiddetten Ölen Kadınlar için Dijital Anıt’ın verilerine göre; sözleşmenin kaldırılmasından sonra geçen süreçte 610 kadın katledildi. 1 Temmuz ile Aralık 2021 arasında 85 kadın yaşamını yitirdi. Yine 2022'de 399 kadın, 2023’ün ilk 6 ayında ise 126 kadın katledildi.

Sözleşme Danıştay'da

Sözleşmenin feshedilmesi kararına karşı kadınlar, “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmiyoruz” diyerek sokaklara çıktı. Kadınlar,  alanlardaki eylem ve etkinliklerin yanı sıra çeşitli kampanyalarla sözleşmenin feshedilmesine karşı isyanlarını haykırırken, aynı zamanda Danıştay’a da “yürütmeyi durdurma” ve “kararın iptali” talebiyle dava açtı. Kadınların yanı sıra muhalefet partileri, barolar ve sivil toplum örgütleri de aynı taleple Danıştay’a dava açtı. 

Danıştay iktidarın yanında

Danıştay 10. Dairesi, açılan davalarda “yürütmenin durdurulması” istemlerini reddetti; kararın iptal istemiyle açılan davaları duruşmalı olarak gördü. Danıştay 10. Dairesi, görülen dört duruşmada tarafların ve Danıştay savcısının görüşlerini aldı, ardından Temmuz 2022’de kararını açıkladı. Erdoğan’ın kararını hukuka “uygun” bulan Danıştay, davayı reddetti. Bunun üzerine davacılar, kararı temyiz etti. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu'na taşınan dosyada temyiz itirazlarının reddine karar verildi. 

Mücadeleye devam

İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinin üzerinden geçen iki yılda yaşananları ve kadınların buna karşı mücadelesini MA'dan Esra Solin Dal'a değerlendiren Kadınlar Birlikte Güçlü’den Özengül Ergün, sözleşmeden vazgeçmediklerini belirterek, mücadelelerinin devam ettiğini vurguladı. Ergün, “İstanbul Sözleşmesi’ni kaldıran, haklarımıza, kazanımlarımıza saldıran, her gün kadın düşmanı söylemlerle erkekliği yeniden üreten, pekiştiren iktidar, yaygınlaşan erkek şiddetinin sorumlusudur. Sessiz kalan, görmezden gelen herkes yaşadıklarımızın sorumlusudur. Elbette hesap soracağız. Hesap verecekler, normalleştirdikleri erkek şiddeti için, LGBTİ+ların yaşam hakkına dönük saldırılar ve düşmanlaştırıcı politikalar için, akladıkları failler için, kaybettiğimiz kadınlar için hesap verecekler” dedi.

Ergün, İstanbul Sözleşmesi’nin ardından 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunu’nun da hedef alınmasının, erkek şiddetini arttıracağını vurgulayarak, şunları ekledi: “Bizler haklarımıza sahip çıkarak, sokakları da meydanları da duruşma salonlarını da terk etmeyeceğiz. Eşit ve özgür bir dünya isteğimizden, hayatlarımızdan vazgeçmeyeceğiz.”

İSTANBUL

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.