Sözünü tuttu, Miştenûr’da halaya durdu

Kadın Haberleri —

Newal Egîd Koçer

Newal Egîd Koçer

  • ‘İnsanlık için seferberlik’ çağrısına uyarak Botan dağlarından Kobanê’ye geçti, DAİŞ’e karşı 5 ay savaştı. Cepheden cepheye birlikte koştuğu 50 yoldaşından 47’si şehit düştü. Kendisi de gırtlağı ve başından yaralanan Newal Egîd Koçer, Miştenûr Tepesi’nde zafer halayı çekerken aslında halkına ve çocuklara verdiği sözü çoktan tutmuştu. 

Newal Egîd Koçer, “Kobanê ve insanlık için küresel seferberlik” çağrısına kulak vererek Botan dağlarından Kobanê’ye geçerek DAİŞ’e karşı 5 ay savaştı. 

Direnişin en ön saflarında yer alan Newal Egîd, 15 Eylül 2014 gecesi Kobanê’ye ulaştı. 5 aylık destansı direnişten sonra Miştenûr Tepesi hamlesinden sonraki gün yani 20 Ocak 2015’te gırtlağından ve başından ağır bir şekilde yaralandı. Üç ay boyunca yoğun bakımda kaldı, 25 Aralık 2015’te Kobanê’ye döndü. Newal Egîd Koçer, tarihi direnişte yer almasını ANF’den Nûjiyan Adar’a anlattı.

Bir halk katlediliyordu…

“Bir halk katlediliyordu, toprağı işgal ediliyor ve göçe zorlanıyordu” diyen Newal Egîd, vahşeti daha fazla izlemenin kendisine çok dokunduğunu söyledi. 

“Botan’dayken DAİŞ’in Kobanê’ye dönük saldırıları gerçekleştirdiğini duyuyordum, arkadaşlarla tartışıyorduk. DAİŞ vahşetini bilmek, izlemek, bir şeyler yapamamak dokunuyordu. Bir Kürt olarak özgür dağlara yönümü verdiğimde aileme, halkıma ve özellikle çocuklara bir söz vermiştim. Ne olursa olsun halklar için hakikat yolunda savaşacaktım. Sözümde durmam gerekiyordu. Kobanê’ye doğru yola koyuldum. Kolay bir yolculuk değildi. Kobanê’ye ulaşmadan şehit düşmek de vardı fakat yarım kalmaması gereken bir söz vermiştim. Gaz bombaları, ateşli silahlarla saldıran düşmanın arasından zor da olsa Kobanê’ye ulaşmıştım ama 50 kişilik grubumuz içerisinde iki yurtsever yaralandı. Şu an isimlerini hatırlamıyorum fakat tek bildiğim şey, tek bir mermi bile sıkmamışlardı. Yurtseverlik duygusuyla Kobanê direnişine katılmak, savunmak ve korumak için yola çıkmışlardı.”

Birlikte kaldığı 47 arkadaşı şehit düştü

15 Eylül günü saatler 02:00’yi gösterdiğinde Kobanê’ye varan Newal Egî, şöyle devam etti:

“Sadece bir gün dinlenmiştik. Aslında o da fazlaydı, çünkü yoğun çatışmalar yaşanıyordu. Kimin hangi cepheye gideceği belli olduktan sonra Qulbe (güney) tarafına geçtim. Daha yerime geçmeden Eylül 2014’te Kobanê’ye gelen amcamın oğlu Halit Kaçar’ın (Memyan Botan) şehit düştüğünü duydum. Epeydir görüşememiştik, Kobanê’de de görüşemedik. Dağlardan şehirlere inmem ne kadar tuhaf gelmiş olsa da görev gereği kısa bir sürede hem arkadaşlara hem de savaş tarzına alışmıştım. Başımdan darbe aldığım için savaşta neler oldu, neler yaşandı çok hatırlamıyorum; sadece bazı kesitler aklıma geliyor. O da birlikte kaldığımız arkadaşların sayesinde. Şu an birçok arkadaş yaşıyor ama hareketli taburlarda birlikte kaldığımız 50 arkadaştan 47’si şehit düştü.”

Zafer halayı

Miştenûr Tepesi özgürleştirildiğinde kocaman bir halka oluşturup şehitler adına uzun süre halay çektiler.

“Bir yandan buruk bir yandan mutluyduk. İki duyguyu birlikte yaşıyorduk. Miştenûr özgürleşmişti ama DAİŞ’in saldırıları devam ediyordu. Sabotaj, suikast ve sızma taktikleriyle saldırılar gerçekleştiriyorlardı. Miştenûr özgürleşti, doyasıya halayımızı çektik ve bir sonraki gün Miştenûr Tepesi’nin tam zirvesinde bir suikast sonucu gırtlağımdan yaralandım, kafamdan da darbe aldım. Yaralandım ama Miştenûr’un özgürleşmesine şahit oldum. 9 ay tedavi gördükten sonra 25 Aralık 2015’te tekrar Kobanê’ye ulaştım.

Kadınların fedai ruhu mesajı

Savaş ve direniş içerisinde Kürt kadını, YPJ kimliğiyle hem savaşı yönlendirerek hem de savaşa doğrudan katılarak dünya halkların dikkatini çekti. Kobanê direnişin, YPJ ve YPG’nin direnişinin kırılacağını düşünenlere heval Arîn Mîrkan ve Rêwan Kobanê, direnişe devam, teslimiyete hayır mesajını verdi. Fedai ve zafer ruhu mesajıydı. Kadınlar direnerek, savaşarak, örgütleyerek zafere ulaştı.”

İşgal tehdidi sürüyor

Newal Egîd, tüm dünyanın hayranlıkla izlediği Kobanê zaferinin insanlığı DAİŞ tehlikesinden kurtardığının altını çizerek, küresel seferberlik ilan edilmesi gerektiğini söyledi.

“Kuzey-Doğu Suriye toprakları özgürleştirilene kadar büyük bedeller verildi. Halklar katliamdan geçti, birçoğu katliamın eşiğinden döndü. Fiziki bir soykırımın önü alındı ama bölge halkı büyük acılar yaşadı, yaşamaya devam ediyor. Nasıl ki 1 Kasım Dünya Kobanê Günü ilan edildi, bölge halklarına arka çıkıldı, bugün de saldırılara karşı topyekûn karşı duruş sergilemek gerekiyor. İşgal tehdidi sonlanmadı, küresel düzeyde seferberlik ilan edilmeli.”QAMIŞLO

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.