Türkiye El Nusra cumhuriyeti!
Dosya Haberleri —

El Nusra, DAİŞ, Hüdapar
- Türkiye’deki El Nusra'nın faaliyetlerine dair dikkat çekici bir iddianameye ulaştık. Diyarbakır'da faaliyet gösteren Müstakim-Der üyelerinin El Nusra, DAİŞ ve HÜDA-PAR üçgeninde faaliyet yürüttüğü, Müstekim Der Başkanı Fırat Ok’un El Nusra, DAİŞ ve HÜDA-PAR elemanlarıyla irtibatı tespit edildi. Ancak hepsi bir bir serbest bırakıldı.
ERDOĞAN ALAYUMAT/İSTANBUL
Türkiye’de DAİŞ, El Nusra gibi paramiliter ve radikal dinci yapılara dönük operasyonlarda tutuklananlar bir bir serbest bırakılıyor. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı 2020 yılının ortalarında Müstakim-Der hakkında “El Nusra’ya eleman kazandırmak ve örgüt adına faaliyetlerde bulunmak” gerekçeleri ile soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında dernek başkanı Fırat Ok ve diğer dernek yöneticileri hakkında teknik ve fiziki takip kararı verildi. 2021 yılının Ocak ayına kadar devam eden soruşturma kapsamında, derneğin Diyarbakır’da bulunan merkezine ve temsilciliğine operasyon yapıldı. Dernek binası ve dernek yöneticilerinin evlerinde yapılan aramalarda çok sayıda El Nusra ve DAİŞ ile ilgili bulunan örgütsel dokümana el konuldu.
Gizlilik kararı getirildi
Operasyonda dernek başkanı Fırat Ok, derneğin kurucu ve yöneticileri Celal Filizay, Hasan Yılmaz, Hasan Hüseyin Akyıldırım, Mahsum Karaköse, Muhammed Hüseyin Kutlu, Neytullah Tarhan, Nurullah Avcı, Recep Avdak, Veysi Demirören, Ahmet Güneş, Ali Ataş, Muhammed Sinen ve Şehmus Yaman gözaltına alındı. Gözaltına alınan 13 kişi serbest bırakılırken yurt dışı yasağı verildi. Veysi Demirören “Örgüt üyesi olmak” gerekçesi ile tutuklandı ve soruşturması hakkında gizlilik kararı alındı.
Yapılan operasyonda gözaltına alınanlar hakkında “Örgüt üyesi olmak” gerekçesi ile dava açıldı. Suçlamaya dayanak gösterilen gerekçeler ise; Heyet Tahrir Şam (HTŞ) diğer adıyla El Nusra’ya eleman kazandırmak, örgüt faaliyetlerinde bulunmak, ateşli silah bulundurmak, yasa dışı yollarla Suriye’ye geçiş yapmak, El Nusra’ya eleman kazandırmak.
3 kişiye takipsizlik verildi
Aynı gerekçelerle suçlanan ve Ankara Gar Katliamı'na karışan Ahmet Güneş, Ali Ataş, Muhammed Sinen’in dosyaları ayrılarak henüz iddianame hazırlanmadan savcılık aşamasında takipsizlikle sonuçlandı.
Evraklar dosyada yok
Dava aşamasında iddianame daha hazırlanmadan yapılan tutukluluk incelemesinde Veysi Demirören tahliye edilirken, verilen tahliye kararının evrakları ise dosyada yok. Soruşturmaya getirilen gizlilik kararı 2022 yılında kaldırılırken soruşturmanın iddianamesi ise Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlandı ve Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. Ağır Ceza Mahkemesi ise iddianameyi 5 Ocak 2023’te kabul ederek 17 Mayıs’ta davanın ilk duruşmasını gördü. Duruşmada bir sonuç çıkmazken mahkeme duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Gizli ve açık tanık ifadeleri
Soruşturma kapsamında MN157 adlı gizli tanık ve DAİŞ üyesi olduğu gerekçesi ile tutuklanan İlhan Akkoyun adlı açık tanığın ifadeleri de iddianamede yer aldı. Müstakin Der’in Başkanı Fırat Ok'un hem gizli hem de açık tanıkların verdiği ifadeye göre dernek üzerinden El Nusra’ya para temini ve eleman kazandırmak için faaliyet yürüttüğü, Ok’un uluslararası para transferi yapan şirketler üzerinden Suriye’de El Nusra güdümünde faaliyet yürüten Hurras Ad isimli dini gruba para gönderdiği ve Suriye’ye defalarca girip çıktığı belirtiliyor. Gizli tanığın bu beyanlarının ardından yapılan HTS incelemelerinde Ok’un Antakya’nın Reyhanlı ilçesine sayısız kez gittiği tespit edildi.
Çocuklar derneğin hedefinde
İddianamede, İdlip’te bulunan El Nusra kamplarına A.Ç adlı bir kadının götürüldüğü, bu kadını götüren Hüseyin Boğa adlı kişiyle olay öncesi ve sonrasında Fırat Ok’un 130 kez irtibat kurduğu yapılan teknik takiple tespit edildi.
Ayrıca derneğe yapılan baskında dernekte yaşları 18’in altında olan A.B, M.B.Ç, B.A, A.Y.Y, M.O ve M.O adlı çocukların dernekte kaldığı belirtiliyor. Açık tanık İlhan Akkoyun’un Fırat Ok hakkında verdiği ifadede Ok’un dernekte okul çağına gelmiş ancak aileleri tarafından okula gönderilmeyen çocuklara dini eğitim verdiği beyanında bulundu.
Akkoyun, derneğin yöneticisi olan Celal Filizay ile ilgili verdiği ifadede Filizay’ın Suriye’ye gönderilecek kişilere aracılık yaptığını söylüyor. Akkoyun’un Filizay'la ilgili ifadesi İddianamede şu şekilde yer alıyor: “Derneğin özellikle Suriye’de faaliyet gösteren El Nusra terör örgütüne eleman temin ettiği, bu derneğin haftanın belirli günlerinde yaptıkları toplantılarda katılımcılara Suriye ülkesinin güzelliğinden ve cihat bölgesi olduğundan bahsettiği, amaçladıkları kıvama geldiklerini düşündükleri kişileri daha önceden çalıştıkları kaçakçılar ve sınır illerindeki örgüt mensupları aracılığıyla örgüte kattıkları, genel olarak Hatay ili sınır bölgeleri üzerinden eleman geçişi yaptıklarını beyan edilmiştir.”