Uğurlar olsun Mamoste Milazım

Yurt Dışı Haberleri —

Mülazim Köker (Mamoste Milazım) cenaze merasimi

Mülazim Köker (Mamoste Milazım) cenaze merasimi

  • Ömrü mücadeleyle geçmiş, bir şehit ve tutsak babası, Kürt Enstitüsü’nün emektarlarından Mamoste Milazım hayatını kaybetti. Hayat arkadaşı onu uğurlarken şöyle dedi: "Mamoste özgürleşmiş Kurdistan’a gidemedi fakat şimdi gidecek. Göndereceğiz, kendi topraklarında rahat uyusun.”

HAKAN TÜRKMEN/BERLİN

Almanya’nın başkenti Berlin’de 81 yaşında hayatını kaybeden Milazim Köker (Mamoste Milazım) memleketi Muş’un Malazgirt ilçesinde toprağa verildi.

Malazgirt’te 1943 yılında dünyaya gelen Mamoste Milazım, 1980 yılında Malazgirt’te öğretmenlik yaptığı dönemde görevinden atıldı. Gözaltına alınan ve işkenceler gören Mamoste Milazım tutuklanarak cezaevine atıldı. Gördüğü işkence, gözaltı ve tutuklamalardan sonra 6 yıl kaçak olarak yaşadığı İstanbul’dan Avrupa’ya zorunlu olarak göç etmek zorunda kaldı. 1998 yılından bu yana Berlin’de yaşayan Mamoste Milazım, Kürt Enstitüsü’nde yıllarca Kürt dili üzerine çalışmalarda bulundu.

Kürt Enstitüsü emektarı

Almanya Kürt Enstitüsü emektarı olan Milazim Köker, 13 Ocak’ta Berlin’de yaşamını yitirdi. 15 Ocak’ta Demokratik Kürt Toplum Merkezi’nde bir araya gelen ailesi ve dostları, Mamoste Milazım’ı yapılan tören ardından memleketi Malazgirt’e uğurladı. Cenaze töreninde Almanya Kürt Enstitüsü adına konuşan Cemal Xînsor, Mamoste Milazım’i şu sözlerle anlattı: "Yıllarca birlikte Enstitü çalışması yürüttüğümüz Mamoste Milazım’ı tanımanın sevincini her zaman yaşadım. Aydın, entelektüel, bilgin ve savaşçıydı. Çalışma yürüttüğümüz yıllarda ne zaman bir burukluğumuz olsa derdi ki; bu yol uzun soluklu bir yoldur. Elbette ki hatalarımız olacak, elbette ki yanlışlarımız olacak. Yıllarca sürgün hayatı yaşadı lakin hiçbir zaman bunun kırgınlığını yaşamadı. Her zaman arkadaşları için coşkulu, mücadeleciydi. Elbette ki bugün derin üzüntü içerisindeyiz fakat bir yandan da böyle bir arkadaşı tanımanın mutluluğunu, birlikte çalışmanın sevincini de yaşıyorum."

 

 

Komünist Mamoste olarak biliniyordu

Nav-Berlin (Özgür Kurdistanlılar Meclisi) Eşbaşkanı Hüseyin Yılmaz da Mamoste Milazım’in bir oğlunun şehit olduğunu hatırlatarak şunları belirtti: ''Şahsen yakın bir tarihte tanışmış olsak bile onu gıyaben tanıyordum. Muş’ta ve Serhad bölgesinde Komünist Mamoste olarak biliniyordu. Vicdan sahibi, ahlaklı ve şerefliydi. Sadece vicdan sahibi değil hem şehit babası hem de tutuklu babasıydı. Mücadelesini bıraktığı yerden sürdürmeye devam edeceğiz."

Hayat arkadaşı onu anlattı

Mücadele ve hayat arkadaşı Dayê Köker de cenaze töreninde konuştu. "Mamoste’nin Kurdistan için büyük emekleri oldu" diyerek başladığı konuşmasına şöyle devam etti: "50’den fazla kez gözaltına alındı, işkence gördü fakat hiçbir zaman bahsetmedi. Her zaman Kurdistan’dan bahsederdi, suyundan, toprağından. Düşman yine bir ev baskınında Mamoste’yi götürmek için geldiğinde 'evini yakacağız' dedi. 'Yakın' dedim. Çünkü; şehitlerden, halktan, Kurdistan’dan önemli değil. Bu gün yaksanız da taş benimdir. Kurdistan özgürleştiğinde gelir, özgür topraklarımızda tekrar evimizi yaparız. Ne olursa olsun, şehitlerimizin, toprağımızın ve Önderliğimizin yanında olmalıyız. Emek vermeliyiz, mücadele etmeliyiz. Mamoste özgürleşmiş Kurdistan’a gidemedi fakat şimdi gidecek. Göndereceğiz, kendi topraklarında rahat uyusun."

 

 

Yolları Almanya’da kesişti

Törene katılan dostları da Mamoste Milazım’ı gazetemize anlattı. Mamoste Milazım ile 1969 yılında öğretmenlik yaptığı Varto’da tanıştığını belirten Kazım Baba (78), "O dönemden bu güne kadar tanışıyor, mücadele yürütüyoruz. O dönemde mücadele yürütenler azınlıktaydı. Mamoste Milazım çok sadık, mücadeleciydi" dedi. "Mamoste ile yolumuz sürgünde yani Berlin’de yine kesişti" diyen Baba şöyle devam etti: "Birlikte, arkadaşlarımızla Kürt Enstitüsü kurma girişimlerimiz oldu. Birlikte direndik, mücadele yürüttük ve diplomasi yürüttük. Mamoste yurtseverdi, sadıktı ve hiçbir zaman arkadaşlarının kalbini kırmazdı. Her zaman özgür topraklarda yaşamayı, özgür bir şekilde yaşamayı, özgür halk olarak yaşamayı umut ediyordu. Her zaman bu hasret ile yaşadı."

 

 

Bizler için psikiyatri doktoru gibiydi

Mele Mustafa Tuzak ise ilk olarak 1993 yılında Mamoste Milazım’ın şehit oğlu Özgür Köker (Doğan) ile tanışmış. "Bulunduğum köye geldi ve birlikte epey yol yürüdük. O gece askerlerin köyü abluka altına almasıyla birlikte Doğan köyden ayrıldı ve bir süre sonra bir arkadaşıyla birlikte şehit olduğu haberini aldık. O dönemden bugüne Mamoste Milazım ile tanışırız" diyerek, iletişiminin devam ettiğini söyledi. "Mamoste bizler için psikiyatri doktoru gibiydi" diyen Mele Tuzak, "Mesela özgürlük savaşçılarından bahsedince hepsini kendi oğlu olarak görüyordu, çünkü oğlu da özgürlük savaşçısıydı. Mamoste Milazım çok fazla işkence gördü, bunlardan biri de ülke hasretiydi. Sürgünde ülkesizlik işkencesi de görüyordu. Lakin bizler uğurluyoruz, özgür olmasa bile toprakları ana toprağının göğsüne gidiyor. Ana toprağı da göğsünü açarak Mamosteyi kabul ediyor" dedi.

 

 

Kürt halkı için her şeyiz

Kürt Enstitüsü emektarlarından Cemal Xîsor (61) ise, Mamoste Milazım için şunları söyledi: ''Mamoste ile tanışmamızdan önce oğlu şehit Doğan’ın ismini çok duymuştum. Muş/Varto’da çok konuşulurdu, anlatılırdı. Akabinde enstitü çalışmalarımızda tanıştık ve birlikte dil ve kültürel anlamda mücadelemize devam ettik. Enstitü yönetiminde yer aldığımız süreçte her yönlü çalışıyorduk. Örneğin bir keresinde dedim ki, ‘biz Enstitü yöneticisi miyiz yoksa enstitü temizlikçisi mi?’ Tabii Mamoste kahkahalar içinde, 'Biz Kürt halkı için her şeyiz' dedi. Kürt dili araştırmaları da yapardık, işimiz olmadığında kolları sıvardık temizlik de yapardık, Eğitmenlik, öğretmenlik yani Mamoste olmak; bilmek, kendinde biriktirmek değildir. Topluma ne verdiğin ve ne kadar verdiğindir. Birinci derecede topluma rehber olmak, yön göstermektir. Biz küçükken köye hikaye anlatıcıları gelirdi, saatlerce anlattıkları hikayeler sonrası köydeki bütün çocuklar hikayelerdeki kahramanlar olurdu. Savaşçı, direnişçi, mücadeleci olurdu. Ne olursa olsun, sonuç ne olursa olsun kendi topraklarını korumak babında direnmeli, savaşmalı, mücadele yürütmeliyiz. Mamostelik bunu gerektiriyor, Mamoste Milazım’dan aldığımız da, gördüğümüz de bu oldu.’’

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.