Yakıyor ve yasaklıyor

.

.

  • Son 5 aydır yangınların sık sık çıkartıldığı köylere yurttaşların giriş ve çıkışı izne bağlı. Sabah erken saatlerde girilebilen köylerden 17.00’de çıkma zorunluluğu bulunuyor.

 

Şırnak'a bağlı Derşew, Basret, Meydîn, Qerneh, Deşta Lala, Cifanê, Spîvyan köylerinin kırsalında 5 aydır çıkarılan orman yangınları aralıklarla sürüyor. Bir köyde sönen yangın, bir diğerinde başlıyor. Yurttaşların yangınlara müdahale etmesi ise “güvenlik” gerekçesiyle engelleniyor. Yüz binlerce ağaç küle döndü. "Geçici özel güvenlik bölgesi” ilan edildiğinden dolayı köylere giriş ve çıkışlar hem süreli hem de Şırnak Valiliği’nin iznine tabi. 

Köylerine gitmek isteyen yurttaşların asıl “izin çilesi” ise Valiliğe başvurduktan sonra başlıyor. Köylüler, “izin” başvurusunun 20 gün bekletildikten sonra onaylandığını belirterek, yangına müdahale etmek istediklerinde ya da bağ bahçelerine bakmak istediklerinde günlerce izin çıkmasını beklediklerini söyledi.

25 yıl önce yıkılıp boşaltılan merkeze bağlı Qerneh köyünden olan Piroze Deniz, şunları söyledi: “Köyümüz 1995’te boşaltıldı. Köy yıkıldıktan sonra ilk durağımız Adana, sonra Mersin oldu fakat oralarda kalamadık. Köyümüze dönemedik ama Cizre’ye döndük ve hala Cizre'de oturuyoruz. Bütün zorluklara, baskılara rağmen biz toprağımızı terk etmedik. Bu yıl orman yangınlarının çıkmasıyla birlikte köye gitmek için Valiliğe dilekçe verdik. 30 yıl aradan sonra ilk defa köye gitmenin heyecanını yaşıyorduk. Köye gitmek için izin alma zorunluluğu var. Bu izin de süreli. Oralı olup olmamanız önemli değil. Sabah giderseniz en geç akşam saat 17.00’de köyden çıkmanız lazım. Köyün girişinde kurulan arama noktasında zaten saatlerce bekletiliyoruz. Köye gittiğimizde karşılaştığımız manzara oldukça ürkütücüydü. Bize 90'lı yılları tekrar tekrar yaşattı. Bütün ağaçlarımız yakılmış. Bağ bahçelerimiz kül olmuş. Kalan ağaçlar da susuzluktan kurumuştu. Gidip yangına müdahale etmek istedik ama izin verilmedi."

Ormanlarının bilinçli bir şekilde yakıldığına dikkati çeken Deniz, “Müdahale etmek isteyenleri de engelliyor. Cudi'yi, Gabar'ı, Besta'nın hepsini yaktılar. Bunu yapanların ne hukuku, ne vicdanı, ne de adaleti var. Toprağımız, ağaçlarımız, geçim kaynaklarımız yakılıyor" dedi.

Merkeze bağlı Meydîn (Seslice) köyü de 1990’larda devlet tarafından boşaltılan bir diğer köy. Köylüler Süleyman Yüce, izin uygulamasına tepki göstererek şunları söyledi: “Köyümüz 90'lar da boşaltıldı. O yıllardan beridir köye girişler hep yasaklandı. Süreklileşen yasaklar bir türlü son bulmadı. Bu 30 yıla yakındır köyümüze gidemiyoruz. Bu yıl onlarca kez başvuruda bulunduk ama bize izin vermeleri bazen bir ayı bulabiliyor. Kendi köylerimize gidemiyoruz. İzin verildiğinde ise onların istediği saatte gitmemiz ve dönmemiz gerekiyor.”  ŞIRNAK

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.