Yüzleşmek ve hesaplaşmak gerekiyor

Nejla Demirci

Nejla Demirci

  • Kürt sorunu ile bağlantılı olarak 40 yıldır devam eden savaşa dikkat çeken yönetmen Nejla Demirci, “Kürt sorunu artık kangrenleşmiş durumda. Toplumun tüm kesimlerine yansıyan bir çürümenin yanı sıra toplum bir şiddet sarmalının içine girmiş durumda. Neredeyse her şeyin suç sayıldığı bir ortamda yaşıyoruz” dedi.
  • “Hiçbir yerde güvende değiliz, güvende olmanın ön koşulu kesinlikle barıştır” diyen Demirci, şunları ifade etti: “Bu ülkenin gerçekleriyle yeniden yüzleşmek ve hesaplaşmak gerekiyor. Bu sorunun çözümündeki aktörler kimse onlarla görüşülebilir. Kürt halkı, Abdullah Öcalan’ı bu sürecin bir aktörü olarak görüyor. Bu, Kürt halkının bir gerçekliğidir.”

Türk cezaevlerindeki PKK ve PAJK’lı tutsakların, “Abdullah Öcalan’a Özgürlük, Kürt Sorununa Çözüm” kampanyası kapsamında 27 Kasım’da başlattığı açlık grevi, 45. gününde. Adalet Nöbeti de devam ederken 7 Ocak’ta Amed ve İstanbul’da "Barışa Ses Olalım" deklarasyonunu paylaşan aydınlar da neden tecridin kalkması ve barışın sağlanması gerektiğini anlatıyor.

Diyarbakır 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde tutulan ve açlık grevinde olan Devrim Acar, ailesi aracılığıyla mesaj gönderdi. İmralı’da uygulanan tecridin, Kürt varlığını inkar anlamına da belirten Acar, hukuksuz ve ahlaksız tecrit uygulamasının son bulması ve Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünün koşullarının sağlanması için eylemlerini sürdüreceklerini söyledi. Acar, “Bu politikalar sadece İmralı’da değil, tüm alanlara dayatılıyor. Tecrit sessizleştirmedir, sessiz kalmak ölüm demektir. Ölüm karşısında yaşam ve özgürlüğün sesini yükseltelim, birlikte zafere gidelim” dedi.

Tutsak yakınları öncülüğünde Amed, Wan, Adana, Mersin, İstanbul, İzmir ve Mardin’de tutulan Adalet Nöbeti de yeni katılım ve yoğun ziyaretlerle devam ediyor.

 

 

Wan’da Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (TUHAY-DER) ve tutsak yakınlarının başlattığı Adalet Nöbeti 37. gününde. Tutsak yakınlarından Hasan Pala, vicdan sahibi olan herkesi tecride karşı ses çıkarmaya çağırdı. 

Tutsak yakınları tarafından Amed’in Bağlar ilçesinde DEM Parti binasında başlatılan Adalet Nöbeti 38. gününe girdi. Yoğun ziyaretin olduğu nöbete katılanlar, “Tecrit insanlık suçudur” yazılı önlük giydi. Nöbette, stran, zılgıt ve sloganlar eksik olmadı.

Adana'da Akdeniz Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AATUHAY-DER) tarafından başlatılan Adalet Nöbeti ile Mersin'de Çukurova TUAY-DER tarafından başlatılan Adalet Nöbeti de 38. gününde. Tutsak annesi Zeliha Kaya, “Tecrit kırılsın istiyoruz. Cezaevindeki tutuklular özgürleşsin. Kimse ölmesin, barış istiyoruz” dedi. 

Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER) öncülüğünde tutsak yakınları tarafından başlatılan Adalet Nöbeti, DEM Parti Esenler ilçe binasında 29. gününde sürüyor.

Mêrdîn’deki Adalet Nöbeti 4. gününde. DBP İl binasında sürdürülen eylemi, Mêrdîn Baro Başkanı İsmail Elik ile beraberindeki heyetin yanı sıra KESK, İHD ve TMMOB Mêrdîn İl Koordinasyon Kurulu üyeleri ziyaret etti. Adalet Nöbeti’ndeki Türkan Durç, “Önderlik bu tecritten çıkmadığı sürece ne cezaevleri özgür olabilir ne de Kürt milleti özgür olabilir. Bizim isteğimiz de budur. Bizler Kürt halkının varlığını savunuyoruz. Bunun için mücadele ediyoruz. Kürt halkı yok diyenlere karşı direndik, direniyoruz. Her savaşın ardından barış olmak zorunda. Her yerde olduğu gibi Kürtlerle de barış olmak zorunda. Bu nedenle biz barış istiyoruz” dedi.

 

 

Devlet, Öcalan ile görüşsün

Sanatçı, yazar ve aydınların da aralarında olduğu 564 isim, 7 Ocak’ta Amed ve İstanbul’da "Barışa Ses Olalım" deklarasyonunu paylaştı. Metinde kalıcı barışın sağlanması gerektiğine vurgu yapılarak, bunun için İmralı tecridinin son bulması ve diyalog kanallarının açılması istendi. İmzacılar arasında yer alan müzisyen Kadir Çat, İmralı’da Kürt halkı ve iradesine tecrit uygulandığını söyledi. Bunun bireysel bir tecrit olarak ele alınamayacağının altını çizen Çat, tecridin yansımalarının Kürt dili, yaşamı, sanatı üzerinden de görüldüğünü belirtti. Açlık grevlerine de dikkat çeken Çat, “Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı cezaevlerindeki bu sesi duysunlar. Tutsakların taleplerini kabul etsinler” dedi. 

 

 

Hak ve hukuk istiyoruz

İmzacılardan şair Emin Aksoy, imha ve inkar politikalarını reddettiklerini belirterek, şunları söyledi: “Barış için Sayın Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılmalı, görüşmeler yapılmalıdır. Sadece Sayın Öcalan değil, diğer tutsaklar üzerinde olan tecrit de kaldırılmalıdır. Biz hukuki olmayan bir talepte bulunmuyoruz; hak ve hukukta olanın uygulanmasını istiyoruz. Bu çerçevede bütün aydın, yazar, siyasi öncülere çağrıda bulunuyoruz; bu talebe ses versinler. Bu topraklarda artık kalıcı barış sağlansın, insani bir düzen oluşturulsun.”

 

 

Barış yolu da var

İmzacılardan Kürt PEN Eşbaşkanı Ömer Fidan, bu çağrılarıyla barışın önünü açmaya çalıştıklarını ifade etti. Kalıcı ve onurlu bir barış için çözüm ve diyalog yolunun açılmasını istediklerini belirten Fidan, "100 yıllık Türkiye Cumhuriyeti varlığını Kürtlerin asimilasyon ve yok oluşu üzerinde südürmek istiyor. Bizler de başka bir yolun olduğunu, barış yolunun bulunduğunu söylüyoruz. Uluslararası hukuk, insan hakları çerçevesinde bütün bu savaşların ve anlaşmazlıkların sonlandırılarak, diyalog ve müzakerelerle bir barış gerçekleştirelim" şeklinde konuştu. Barış ile savaşın aynı anda olamayacağını kaydeden Fidan, kalıcı bir barış için öncelikle savaşın durması ve bunun için de barış seslerinin yükselmesi gerektiğini ifade etti. Fidan, milyonlarca Kürt'ün "Abdullah Öcalan irademizdir, bu müzakereyi yürütsün" dediğine işaret ederek, “Devlet savaşın sonlanması ve birliktelik için muhataplarla görüşerek, barış sürecini başlatmalıdır" çağrısında bulundu. 

 

 

Barışa ihtiyacımız var

İstanbul’daki çağrıcılar arasında yer alan belgesel ve sinema yönetmeni Nejla Demirci ise Kürt sorununun çözümsüzlüğünün barışın önündeki en büyük engel olduğunu hatırlattı. Demirci, “İçinde bulunduğumuz bu karanlık süreci aşmak için ihtiyacımız olan tek şey barıştır. Barış sadece Kürtlerin, talep edeceği ve ihtiyaç duyduğu bir şey değil. Barış meselesi bütün Türkiye halklarının talep etmesi gereken bir meseledir. Herkesin ‘ben barış istiyorum, barış için çağrı yapıyorum’ deme cesaretini göstermesi lazım. Çünkü barış, bütün halklar için gerekli. Şu anda Türkiye’de bütün sanat camiasının üstünde bir değnek var. Bu değnekle mücadele etmek için barışa çok çok ihtiyacımız var” dedi.

Sorun kangrenleşti

Kürt sorunu ile bağlantılı olarak 40 yıldır devam eden bir savaş olduğuna dikkat çeken Demirci, “Kürt sorunu artık kangrenleşmiş durumda. Toplumun tüm kesimlerine yansıyan bir çürümenin yanı sıra toplum bir şiddet sarmalının içine girmiş durumda. Her gün kadınlar katlediliyor. Sinemanın ya da sanatın anayasal hakkı elinden alınıyor. Yani şu anda hangi yoldan gideceğiz, nasıl ilerleyeceğiz? Bunu karıştırır hale geldik. Neredeyse her şeyin suç sayıldığı bir ortamda yaşıyoruz. Herkesin korku içinde yaşadığı bir ülke olabilir mi?” diye sordu. 

İstemekten vazgeçmeyeceğiz

“Hiçbir yerde güvende değiliz, güvende olmanın ön koşulu kesinlikle barıştır” diyen Demirci, sözlerine şöyle devam etti: “Biz bunu istemekten vazgeçmeyeceğiz. Bunun için de önce toplumsal diyalog yolunun açılması gerekiyor ve hepimizin bunda sorumluluğu var. Barışı sağlamak için kim gerekiyorsa onunla görüşülmeli. Bu ülkenin gerçekleriyle yeniden yüzleşmek ve hesaplaşmak gerekiyor. Bu sorunun çözümündeki aktörler kimse onlarla görüşülebilir. Eğer Kürt halkı, Abdullah Öcalan’ı bu sürecin bir aktörü olarak görüyorsa görüşülebilir. Bu Kürt halkının bir gerçekliğidir.”

Kötülük de bulaşıcıdır

Meslektaşı Çayan Demirel’in Bakur belgeselini yaptığı için aldığı cezayı hatırlatan Demirel, “Şimdi bu toplumsal atmosfere baktığımız zaman, her şey birbirinin parçası. Yani bir kötülük varsa o kötülük her yere bulaşıyor, bir sorun varsa her şeyi etkiliyor. Barışacak o kadar çok şeyimiz var ki, sadece Kürt meselesinde değil, bu ülkede barışacak çok şeyimiz var. Barış istemekten vazgeçmediğim için buradayım ve barış talep ediyorum” diye konuştu. AMED

 

paylaş

   

Yeni Özgür Politika

© Copyright 2024 Yeni Özgür Politika | Tüm Hakları Saklıdır.