3 bin 800 yıl önce 30 yaşına gelmeden ölmek
Toplum/Yaşam Haberleri —
- Rusya’nın Nepluyevsky adlı bölgesinde yapılan araştırmaya göre 3 bin 800 yıl önce çobanlık yapan bir ailenin zorlu yaşamı gün yüzüne çıkarıldı. Ailenin bütün fertleri 15 yıl içinde öldüğü tespit edilirken, gömülenlerin yüzde 39'u öldüklerinde beş yaşın altındaymış ve yüzde 57'si ise 15 yaşından önce ölmüş.
SERAP GÜNEŞ
Rusya'nın Ural Dağları'ndaki bir mezarda yapılan genetik analiz, erkekler klanda kalırken kadınların başka gruplara katıldığını gösteriyor.
Tarih öncesine dair değişmez görünen şeylerden biri, erkekler aile evinde kalırken kadınların başka ailelere katılmak üzere evden ayrılmış olmaları. Birkaç hafta önce, Fransa'da bir mezardan çıkarılan yüze yakın üyesiyle en büyük Neolitik aile ağacı yayınlanmıştı. İncelenen iki klanda kadınlar aile grubunun dışından geliyordu. Şimdi ise Avrupa kıtasının en doğusunda, altı erkek kardeş, bunların yedi eşi, çocukları ve torunlarından oluşan bir çoban ailesinin gen haritası çıkarıldı. Bu kardeşlerin eşleri de topluluğun dışından geliyordu. Ancak bu toplu mezarda bir muamma var: Küçük kız çocukları dışında erkeklerle genetik olarak akraba olan hiçbir kadın yok.
El Pais’in haberine göre antropologların patrilokalite olarak adlandırdığı bu durum, -diğer büyük maymunlarda da gözlemlenen- bir insan geleneği: erkek çocukların aile grubu içinde kalıp diğer gruplardan kadınlarla evlenmesi, kız çocukların ise evi terk etmesi. Bu da tıpkı alternatifi olan matrilokalite (anayerlilik) gibi, akraba evliliğinden ve bunun istenmeyen genetik sonuçlarından kaçınmaya yönelik bir mekanizma. İnsanlık tarihinin başlangıcında bu geleneğin ne kadar yaygın olduğu bilinmiyor, ancak bilimin, özellikle de genetiğin, soy ağacını yeniden yapılandırmayı mümkün kıldığı birkaç yerde, en yaygın gelenek bu gibi görünüyor. En son örnek, Avrupa ile Asya arasındaki doğal sınır olan güney Urallar'dan (dağ silsilesi) gelmektedir.
3 bin 800 yıl önce
Günümüz Rusya'sında Nepluyevsky adlı bir yerde Alman ve Rus paleoantropologlar, bir veya daha fazla insanın doğal veya yapay bir höyüğün altına gömüldüğü bir mezar höyüğü olan, kurgan olarak bilinen bir yerde kazı yaptılar. Bu tür mezarlar dünyanın bu bölgesindeki birçok kültür arasında yaygın bir uygulamaydı ve Kral Midas'ın babasının mezarı gibi ünlü olanları da var. Ancak Nepluyevsky'de olduğu gibi bir çoban ailesinin son istirahat yeri de olabiliyorlar. Elde ettikleri sonuçları PNAS adlı bilimsel dergide yayınlayan bilim insanları, 44 kişinin kalıntılarını gün yüzüne çıkardı. Toprakta, bir ya da daha fazla cesedin yaklaşık 3.800 yıl boyunca yattığı sürekli yarıklar bulundu. Ailenin gen haritası üzerinde yapılan çalışmalar sayesinde, bu çoban ailesinin nasıl bir aile olduğunu öğrenmek mümkün oldu.
Kadınların hepsi göçmen
Aile üç kuşaktan oluşuyordu. Bilim insanları sadece 33 kişinin gen haritasını çıkarabilmiş olsalar da, boşlukları doldurarak geri kalanların soy ağacındaki konumlarını tespit edebildiler. En tepede, altı yetişkin erkek kardeş tespit ettiler, ancak kurucu ebeveynlerden hiçbir iz bulamadılar. Geri kalanların çoğu çocuk. Burada gömülü yetişkin kadınların hepsi göçmen. Genlerine göre, Nepluyevsky'den binlerce mil uzaktan gelmişler, Orta Asya'dan gelmiş olanlar bile var. Hepsinin erkek kardeşlerden birinden en az bir çocuğu olmuş. Yani, mezardaki kadınlar erkek kardeşlerden birinin ya eşi ya da kızı, ancak hiçbiri onların kız kardeşi değil. Bu, genç kadınların gruptan ayrılarak diğer gruplardan erkeklerle eşleştiği patrilokal (babayerli) bir aile olduğuna işaret ediyor. Bu açıklamanın sorunu, bu ortak mezarın gizemlerinden birini çözmüyor oluşu: mezarda yetişkin kadınların ve küçük kız çocuklarının (5 yaş altı) naaşı var, ancak 5 ila 20 yaş arası hiç yok.
Hiç genç kadın yok
Araştırmanın yürütücüleri mezarda neden hiç genç kadın bulunmadığından emin değil. Mainz'daki Johannes Gutenberg Üniversitesi'nde araştırmacı ve araştırmanın da baş yazarı olan Jens Blöcher, Nepluyevsky'de gözlemlenen örüntünün muhtemelen erkekler ve kadınlar için farklı defin uygulamalarının bir sonucu olduğuna inanıyor: "Bölgedeki başka bir kurgana gömülmüş olmaları oldukça olası" diyor. "Genç kadınların yokluğunun, evliliklerin genç yaşta ayarlandığı ekstrem bir kadın egzogamisi biçiminden kaynaklandığı ihtimalini de göz önünde bulundurduk." Ancak bunun pek de olası bir senaryo olmadığını da ekliyor: "Çünkü bu, o yaş grubundan akraba olmayan kızların varlığını gerektirir." Eğer genç kızlar evlendiriliyor idiyse, mezar yerinde bu altı erkek kardeşle genetik olarak akraba olmayan ve dışarıdan [klandaki diğer erkeklerle] evlenmek için gelmiş genç kızların bulunması gerekirdi.
Ailenin sağlık durumu kötü
Gömülerin bu çobanlarla ilgili ortaya koyduğu en çarpıcı hususlardan bir diğeri de hayatlarının çok zor geçmiş olması ihtimali. Gömülenlerin %39'u öldüklerinde beş yaşın altındaymış ve %57'si ise 15 yaşından önce ölmüş. Yüksek bebek ölüm oranı eski toplumlar için tipik bir şey ama bu kadar da yüksek değil. Blöcher, "bölgedeki diğer gömülerle karşılaştırıldığında bile bu rakamların normal kabul edilemeyeceğini" söylüyor.
Daha önceki kuşaklar için de hayat daha iyi değilmiş. Rusya Bilimler Akademisi Tarih ve Arkeoloji Enstitüsü'nden ve kazıların direktörü Svetlana Sharapova, 3.800 yıl önce "güney Trans-Ural nüfusunun hayvancılık ve metalürji bildiğini ve esas olarak süt ve et ürünleriyle geçindiğini" hatırlatıyor. Ancak bu çobanlar söz konusu olduğunda, "ailenin sağlık durumu çok kötü olmalı. Kadınların ortalama yaşam süresi 28 yıl, erkeklerin ise 36 yılmış" diye ekliyor.
Genetik, kardeşler arasındaki eşitsizliğin ince ama açık bir işaretini tespit etmeyi de mümkün kılıyor. Evin 55 yaşında ölen en büyük çocuğunun (en büyük abinin) iki farklı kadından sekiz çocuğu olmuş. Yine Johannes Gutenberg'den ve makalenin kıdemli yazarı olan Joachim Burger, "burada büyük erkek kardeş ile diğer kardeşler arasında gördüğümüz gibi, pastoral toplumlar genellikle bir dereceye kadar eşitsizlik gösterir ve ağırlıklı olarak babasoylu ve patrilokaldir" diye hatırlatıyor. Burger, bunun bir norm olup olmadığına gelince, "tarih öncesi orta ve batı Avrupa için var olan az sayıda çalışmaya bakıldığında, eşitsizliğe dair net bir işaret olmadığını, ancak patrilokalite ve kadın egzogamisine dair güçlü işaretler olduğunu" ekliyor.
Hepsi 15 yıl içinde ölmüş
Çözülemeyen gizemlerden bir diğeri de bu mezarın kısa geçmişi. Hepsi bir anda ölmüş değil. Aslında, hiçbir şiddet ya da hastalık izi yok. Ancak gömülenlerin hepsi en fazla 15 yıllık bir süre içinde gömülmüş. Yani orayı terk etmişler ve buna bir şey sebep olmuş olmalı. Nepluyevski'de altı kardeş ve bunların yedi eşinin gömülü olduğu kurganın yanı sıra 37 mezar höyüğü daha bulunuyor. Başka bir kurgan daha kazıldı, ancak sadece çobanlık yapan ailenin bulunduğu kurganın geçmişi gen haritası yoluyla ortaya çıkarıldı.